Giresun Dereli’de yan yana,  iç içe yapılmış 5 katlı modern apartmanlar yarılarına kadar suya gömüldüler. Blokların ortasından geçirilmiş ana cadde, yağmur suyunun yamaçlardan söküp getirdiği kocaman kaya parçaları, taşlar, ağaç gövdeleri ile dere yatağına dönüştü. Zaten orası kent büyümeden önce cadde değil, dere yatağıydı.

Beklenmedik yağış.

Bilim dışı kentleşme.

Tedbirsizlik.

Ranta teslim olma.

İçi kof siyaset.

Sonuç:

Dere yatağının intikamı!

Her mevsim altın ışıklı Giresun’un kasabalarında dün aşırı yağıştan 6 kişi hayatını yitirdi, 10 kişi kayıp!

Üzülmeyecek miyiz?

Sormayacak mıyız?

Sorgulamayacak mıyız?

Giresun, vatanımızın bir parçasıysa üzüntüsü bizim de üzüntümüz, sevinci bizim de sevincimiz... İnsan, insanın acısını alır, insan, insanın coşkusunu paylaşır. Bundan daha doğal duygu ne olabilir...

★★★

Doğalgaz rezervi bulundu.

Vatanımızın deniz yatağında doğalgaz rezervi, enerjide (petrol- doğalgaz- kömürde) dışa bağımlı olmaktan bizi tam olarak kurtarmasa bile işçinin, memurun, çiftçinin, emeklinin, esnafın, tüm halkın ve hatta dış borcu dış borçla kapatarak ve elde fabrika, liman, banka ne varsa satarak gününü gün etmeyi seçmiş olsa bile iktidar partisini, Cumhurbaşkanı’nı rahatlatacaksa  biz buna niçin sevinmeyelim?

Keşke!

Gaz bulunmasaydı.

Niye?

Çünkü Tayyip Erdoğan ve damadı “doğalgazı bulduk, zengin ülke olduk, Türkiye kutup yıldızı olacak, bütün dünya bu kutup yıldızının etrafında eksen oluşturup dönecek...” diye propaganda yapacaklar, yapıyorlar ve böylece eriyip bitmekte olan oylarını yeniden artıracaklar.

Sebebi bu mu?

Tayyip Erdoğan iktidardan gitsin de varsın Türkiye doğalgaz yatağı bulmasın mı diyoruz? Böyle düşünürsek Fesli Kadir’den ne farkımız kalır! Fesli Kadir ile yeni Fesli Kadirler, “Keşke Yunan kazansaydı...” demişlerdi ve hâlâ diyorlar.

★★★

Biz fesli Kadir olamayız.

Doğalgaz rezervi bulundu diye “halay çekip, göbek atarak” sevincimizi dışa vurmuyorsak; halkı ve vatanımızı “muhtemel bir hayal kırıklığından” korumak içindir.

Çabuk sevinen.

Çabuk üzülür.

Hayal kuran!

Düş kırıklığı yaratır.

Şimdi Cumhurbaşkanı’nın ve Hazine Bakanı’nın 38 TV kanalından, gemi üstü görüntüleri de göklere çıkarıp, üç gün önceden “müjde vereceğim” diyerek siyasi propaganda makinası çalıştırmasının gazına gelip 6 ay 1 yıl sonra “içi boş çıktı-fos çıktı” dememek için soruyoruz, sorguluyoruz, anlamaya çalışıyoruz.

Sevinme özürlü değiliz.

Biz Fesli Kadir olamayız.

Biz vatanın “tam bağımsızlığından” yanayız. Ama “müjde vereceğim...” diyerek ve daha önce “sekiz defa verilmiş müjdeyi” yenileyerek; gerçekte doğalgaz rezervi bulmuş olmayı değil, “doğalgaz rezervini sopa haline getirip muhalefetin başına indirmenin” tiyatro oyununda kalem (medya) aleti olmamak için biz “yoğurdu üfleyerek” yemekteyiz.

18 yıldır aynı tiyatro!

Övünmeye hızlı (gazlı) olanların tiyatrosunda figüran olmamak için “sormak, sorgulamak, anlamak” peşindeyiz.

★★★

Bulunan rezervi ekonomik büyümemize ve dış açığın kapatılmasına nasıl dönüştüreceğiz?

100 soru var.

Cevap bekliyor.

Biz “sevinme özürlü- mırın kırın eden” değiliz.  “Övünmeye-kabarmaya hızlı ve bol gazlı” olan sizler artık halkı gaza getiremiyorsunuz.

Geçti, bitti o günler.

Çok yalan dinledi halk.

Sofrasında ekmeği küçüldü.

Ekmeğin büyümesini istiyor.

100 soruya cevap bekliyor.