Kendi deyimiyle bir komutanın “onuruyla- gururuyla oynadı” o da istifa etti. Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanlığı’na kadar yükselmiş Amiral Cihat Yaycı, Ordudan ayrıldı. Üç gündür yazılar yazıldı. Analizler yapıldı. Haberler yayınlandı.

Boşa koy!

Dolmuyor.

Doluya koy!

Almıyor.

İsminden, kitaplarından, yaptıklarından, vatanseverliğinden, emperyalizme karşı duruşundan, Türkiye’nin hakkı olan Akdeniz’de petrol ve doğal gaz yataklarının korunması yolunu açan Libya anlaşmasının imzalanmasından dolayı bizzat Cumhurbaşkanı’nın kendisi Amiral Cihat Yaycı için “yol gösterici- rehber olucu- aydınlatıcı” anlamına gelen sıfatlar kullanmıştı.

Aynı Cumhurbaşkanı!

Komutanı kızağa çekiyor.

Hem gururlandırıyor.

Hem gururu ile oynuyor.

Ne oldu?

Ne oluyor?

★★★

Ordunun iç olayı; “ast ile üstün çatışması” ise ordu kendi içinde kendi kurallarıyla, kendi kurumlarıyla çözer. Ast ile üst çatışırsa; çoğunlukla ast gider üst kalır. Doğrudur: Bize, gazete yazarına, bir laf düşmez.  Ancak Amiral Cihat Yaycı’nın “onuru ve gururu ile oynanması” torpido teli ihalesi ile başlıyor.

İhale demek para.

Para demek vergi.

Vergiyi veren halk.

Ankara’da “torpido teli üreten” orta büyüklükte bir fabrikası olan iş adamının, komuta kademelerindeki komutanlarla dostluk ilişkileri olduğu yazılıyor. Bu iş adamının fabrikası Donanma Komutanlığı’nın “1.5 milyon TL torpido teli ihalesini” kazanmış. Torpido telinin kabul testlerinde sorun çıkmış. Teftiş Kurulu inceleme başlatmış. Tel kalitesiz. İş adamı “yerli ve milli firmamıza zorluk çıkarıyorlar. Malımızı kabul etmiyorlar” diye araya yüksek komutanlar (üstler) ve siyasetçileri sokmuş. Sonuçta Yaycı Amiral, defolu torpido telinin orduya satışını durdurduğu için aktif görevinden pasif göreve kaydırılıyor.

Olan buysa!

Amiral korunmalıydı.

Tersi oldu.

Hakkında soruşturma başlatıldığı için Ağustos ayında “terfi alması”nın önüne geçildiği için istifa etti.

★★★

Üç gündür yazılıyor:

Amiral istifa edince:

FETÖ’cüler sevindi.

Yunanlılar sevindi.

ABD sevindi.

İsrail sevindi.

Hulusi Akar sevindi.

Torpido teli satan sevindi.

Amiralin Genelkurmay emrine atanarak pasif göreve alınması için imzayı ise Cumhurbaşkanı attı.

Boşa koy!

Dolmuyor.

Doluya koy!

Almıyor.

Bu arada Amiral Cihat Yaycı, Cumhurbaşkanı’nın çok yakını eski AKP Milletvekili Mehmet Metiner’e telefonda “İstifam asla Cumhurbaşkanı’na tepki değildir. Ona olan sadakatim ömrüm boyunca devam edecektir. Bana asılsız iddialarla kumpas kuranların gerçek yüzleri ortaya çıkacaktır” dediği de yazıldı. Amiral bu haberi yalanlamadı.

Gerçekten!

Boşa koy!

Doluya koy!

Ne doluyor.

Ne alıyor.

Libya Antlaşması ekseninde asker ve sivil kanatlar birbiri ile mi çatışıyor?