İstanbul Valisi TV ekranlarında canlı yayınla “ikram paketlerini” dün beden dilini de mükemmel kullanarak anlattı.

5 maske.

1 şişe kolonya.

1 mektup.

İkram paketleri, polis ve jandarmamız yardımıyla İstanbul’da 65 yaş üstü hane halkına elden teslim edilecek.

İşte hizmet!

İşte devlet!

İşte vali!

Paket içinde yer alan mektubunda Cumhurbaşkanı ise “tüm tedbirlerin alındığını” anlatıyor ve “Müsterih olunuz hiçbir virüs, hiçbir salgın Türkiye’den güçlü değildir” diyor.

İşte Türkiye bu!

Yine de bir an durun!

Kendinize bir sorun.

Eğer İstanbul Büyükşehir Belediye seçimini Ekrem İmamoğlu, iki kez kazanmamış ve korona salgını gelince de “muhtaca- yoksula- işini yitirene yardım için bağış kampanyası” açmayı Cumhurbaşkanı’ndan ve hükümetten önce düşünüp açıklamamış olsaydı valinin Cumhurbaşkanı mektubu desteğinde “maskeli-kolonyalı ikram paketini” görebilir miydik?

★★★

Yaşasın iyilikte yarış.

Virüs bir şerdi.

Şerden hayır doğdu.

Fırsat çıktı.

Cumhurbaşkanı ön aldı, ikram paketi ile 65 yaş üstü de kolonyasına, maskesine kavuştu. Vali de maskeleri ve kolonyaları üreterek bağışlayan firmaların tanıtımını TV’de etki gücü çok yüksek reklamları geçecek şekilde başarıyla yaptı.

Doğasında vardır.

Yaşadık, gördük.

Politikacılar, ikram ve yardım paketleri ile başarılarını duyururken gerçekleri de gizlerler.

Önceki gün yaşadık.

Cumhurbaşkanı “maske satışı yasak, ücretsiz verilecek” dedi. Ancak PTT’nin sitesi çöktü, dağıtım aksadı, vatandaş maske bekler duruma geldi.

★★★

Şer virüsten!

İyilik çıkarma sürüyor..

Muhalefet partisinden Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş, birikimi olmadığı için ve salgın başlayınca işsiz de kaldıklarından zor duruma düşen 17 bin 492 kişiye “nakit destek kartı” dağıtınca İktidar partisinden Maliye Bakanı Hakan Albayrak da “2 milyon 300 bin haneye daha biner lira nakit desteği sunacak” ikinci paketi açıkladı.

İkram kolileri.

Kolonyalı mektuplar.

Yardım paketleri.

Başarılar!

Vali ile TV’de.

Az sonra!

Gizlenen gerçek şu ki; bu dönemde devlet ve onun şehirlerdeki eli olan belediyeler “aç kalan- açıkta kalan- ilaçsız kalan- doktorsuz kalan” hiçbir kimseyi ortada bırakamazlar.

Virüs fırsatçılığı ucuz iş!

Ben sonuca bakarım:

Aç kalan.

Açıkta kalan.

İlaçsız kalan.

Kesinlikle olmamalı.

Yolun henüz başındayız.