“Dostum Trump”, “Dostum Putin” derken ikisiyle de papaz olduk.

Sağlıklı bir dış politika yürüttüğümüzü söyleyebilir miyiz?

“Devletler arasında dostluk yoktur, sadece çıkar ilişkileri, çıkar birliği vardır” sözünün doğruluğu bir kez daha ortaya çıktı.

Amerika güvenilmez bir müttefik. Bu doğru... Peki, Rusya güvenilir mi? Hayır, o da aynı hamurdan yapılmış!

İki ülke de çıkarlarına dokunmadığınız sürece dosttur. Bir çıkar çatışması başladığı zaman düşman olurlar... Hem de en gaddar, en acımasız biçimde...

★★★

Suriye güçlerinin İdlib’de  8 askerimizi şehit etmesinin gerçek sorumlusu Rusya’dır, Putin’dir!

Çünkü Esad güçleri, Putin izin vermezse tuvalete bile gidemez!

Peki, Putin neden bu düşmanlığı yaptı?

Türkiye’nin Libya’daki faaliyetleri onu rahatsız etti, çıkarlarına aykırı gördü ve bu şekilde bizi uyarmak istedi. Belki Kanal İstanbul’a taktı kafasına! Çılgın projeyi Rusya’nın çıkarlarına aykırı görmüş olabilir.

★★★

Ayrıca Kırım konusu da var.

Malûm, Rusya Kırım’ı Ukrayna’dan zorla kopartarak ilhak edip, egemenliği altına alınca Cumhurbaşkanı Erdoğan:

“Türkiye olarak Kırım’ın yasa dışı ilhakını tanımıyoruz” demişti.

Erdoğan bu sözlerini birkaç gün önce Ukrayna’yı ziyaretinde de tekrarladı:

“Türkiye olarak Kırım’ın yasa dışı ilhakını tanımadığımızın altını bir kez daha çizdiğimizi söylemek istiyoruz.”

Bu sözler Putin’i kızdırırken Trump’ı memnun etti. ABD Dışişleri Sözcüsü Morgan Ortagus, Suriye’de 8 Türk askerinin şehit olduğu hain saldırıdan sonra:

“Bu tür eylemler karşısında NATO müttefikimiz Türkiye’nin yanında duruyoruz ve hayatını kaybedenler için Türk Hükümeti’ne taziyelerimizi gönderiyoruz. Türkiye’nin meşru savunma eylemlerini tamamıyla destekliyoruz” diye açıklama yaptı.

Erdoğan’ın, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski ile yaptığı görüşmede:

Ukrayna’nın egemenliğine ve Kırım dahil, topraklarının bütünlüğüne desteğimiz sürecektir” demesi, Kırım işgalcisi Rusya’yı daha da rahatsız etti.

★★★

Özellikle dış politika bir satranç oyunu gibidir. Her hamlenin uzun uzun düşünülerek, çok dikkatli yapılması gerekir.

“Hesapsız yenilen hurmalar, gün gelir seni tırmalar!” misali, dış siyasette yaptığımız hatalar sonucu bugün Suriye bataklığına gömülmüş durumdayız. Bu dipsiz kuyudan çıkmamız çok zor görünüyor. Ya bedeli?

O bedeli siz, biz, hepimiz ödüyoruz! Bakalım daha ne zamlar, ne vergiler göreceğiz?

Suriye’deki askeri masraflara dayanmak ve 5 milyonu aşkın Suriyeli sığınmacıya bakmak kolay mı?

Konfüçyüs’ün 2500 yıl önce verdiği ders!


Kanada’da uçak mühendisliği araştırma görevlisi olarak çalıştığını belirten okurum Ali Bayramoğlu, “Keşke Türkiye’mde güzel işler olsa, ülke huzura, rahata ve mutluluğa kavuşsa ne kadar mutlu olurduk” diye yazdığı mektubunun sonunda, Bilge Konfüçyüs’ten şu sözleri eklemiş:

★★★

“Dil bozulursa ülkenin kültürü bozulur,

Kültür bozulursa aile bozulur,

Aile bozulura ahlâk bozulur,

Ahlâk bozulursa hukuk ve siyaset bozulur,

Hukuk ve siyaset bozulursa,

Devlet çöker, ülke yıkılıp yok olur!”

★★★

Ünlü Çin bilgesi Konfüçyüs’ün günümüzden yaklaşık 2500 yıl önce söylediği bu sözlerden ders almayan irili-ufaklı 400 devlet yıkıldı.

Tarih böyle söylüyor ama tarih bilgisi zayıf olan uluslar çöküyor.

Dileriz ülkemizin yöneticileri bu sözlerden ders alır.

GÜNÜN SÖZÜ


Güvenlik ve huzur içinde olan uluslara  boyunduruk vurulamaz