Akıl körelince kalbin sesi duyulmaz.

Ülkemizde öyle tatsız günler yaşanıyor ki, aklımızla göremez, kalbimizle duyamaz olduk!

Bu hengâme içinde çok kişi kalbini dinleyip koruyucu önlemler alacak zaman bulamıyor.

Kalp, sağlıklı bir vücudun motorudur. Ona çok iyi bakmalıyız. Çünkü o durunca hayat duruyor, yaşam bir anda sönüp gidiyor!

★★★

44 yıldır halkımızın kalp sağlığına hizmet eden ve insanlarımıza sağlıklı yaşam sanatını öğreten önemli bir kuruluşumuz var:

Türk Kalp Vakfı.

Türkiye’de kalp-damar sağlığı ile ilgili olarak halkı bilinçlendirmenin öncülüğünü yapan vakıf, ülke genelinde ve uluslararası alanda çalışmalarını sürdürüyor.

★★★

Bir meslek büyüğümüz olan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti önceki başkanı merhum Nezih Demirkent’in kurucu üyeler arasında yer aldığı Türk Kalp Vakfı, Av. Çetin Yıldırımakın’ın başkanlığı döneminde büyüdü, güçlendi, halka hizmet kalitesini arttırdı.

Şimdiki Başkan Kenan Güven aynı başarıyı devam ettiriyor ve vakıf gelişmesini sürdürüyor.

Kalp ve damar hastalıkları büyük oranda tedavi edilebiliyor. Yeter ki, erken tanı konulabilsin.

★★★

Ölüm nedenlerinde dünyada birinci sırayı kalp-damar hastalıkları oluşturuyor ve her yıl 17 milyon kişi kalpten ölüyor!

Türkiye’de de durum aynı... Ölümlerde birinci sırayı kalp ve damar hastalıkları oluşturuyor. İkinci sırada kanser var.

Ülkemizde tüm ölümlerin 10’da 4’ü kalp ve damar hastalıklarına bağlı olarak gelişiyor.

Bu nedenle kalbimizi korumak ve zamanında koruyucu önlemleri almak zorundayız.

İşte, Türk Kalp Vakfı bunlara hizmet ediyor. Başkan Kenan Güven “Halkımıza hasta olmadan önlem almasını tavsiye ediyorum. Türk Kalp Vakfı bunun için var” diyor.

Evet, Türk Kalp Vakfı hayat kurtarıyor.

İLAÇTA BİLGİ KİRLİLİĞİ!


Ülkemizde ilaç konusunda müthiş bir bilgi kirliliği var.

Televizyonlarda, özellikle “Statin grubu” diye adlandırılan kolesterol düşürücü ilaçların kullanılmamasını öneren profesör unvanlı kişiler (ilgi toplamak uğruna) halkın sağlığı ile oynuyorlar.

Evet, gerekmedikçe ilaç kullanılmamalıdır. Ama gerekiyorsa ilaçtan kaçmak ölüm riskini arttırır!

Kolesterol vücudun yapı taşlarını oluşturur, hayatî önemdedir. Kolesterolsüz yaşam olmaz. Fakat, iyi huylu kolesterolün (HDL) az olması, kötü huylu kolesterolün yüksekliği, damarların tıkanmasında ana risk faktörlerinden biridir.

Kolesterol düşürücü ilaçlardan korkmamak gerekiyor.

Ünlü kalp cerrahı Prof. Dr. Bingür Sönmez bu konuda bakınız ne diyor?

“Yüksek kolesterolün verdiği zarar, öyle sanıldığı gibi aylar içinde değil, yıllar içinde oluşur. Yani çokbilmiş birisi çıkıp ‘Benim kan kolesterolüm 300 ve ben hiç bir ilaç kullanmıyorum, bakın hiçbir şeyim yok.’ diyorsa ona söylenecek sadece tek cümle var: ‘Bekle ve gör”

TEBESSÜM

Shakespeare’den...


* İnsanların çoğu sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye lâyık görmediği için...

* Düşünmekten korkuyor, sorumluluk getireceği için...

* Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için...

* Duygularını ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktuğu için...

* Yaşlanmaktan korkuyor, gençliğinin kıymetini bilmediği için...

* Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi bir şey veremediği için...

* Ve ölmekten korkuyor aslında yaşamayı bilmediği için!

GÜNÜN SÖZÜ


Sağlığı olanın umudu, umutları olanın da her şeyi var demektir.