Deniz Kuvvetleri’nden Genelkurmay emrine alınan Tümamiral Yaycı’nın komploya uğramaması için dosyasının Cumhurbaşkanlığı’nca incelenmesini isteyen meslektaşları “Bu durum FETÖ’cüleri cesaretlendirir” görüşünde.

Geliştirdiği “FETÖMETRE” uygulamasıyla, Deniz Kuvvetleri Komutanlğı’nda Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile ilişkili ve iltisaklı askerlerin belirlenmesinde etkili olan, yazdığı kitap nedeniyle Yunan basınında ölümle tehdit edilen Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Tümamiral Cihat Yaycı’nın, adının bir ihale dosyasına karıştırılıp görevden alınması yankı yarattı. Bazı askeri yetkililer “Yaycı’nın komplolara feda edilmemesi için dosyasının Cumhurbaşkanlığı hukukçularınca incelenmesinde, bu komplonun arkasındaki kişilerin ortaya çıkartılmasında gereklilik olduğunu” belirtti.

ALINMADAN ÖNCE

Askeri kaynaklar, SÖZCÜ’ye şunları söyledi: ‘Halen özel korumalı statüde olan Yaycı, deniz hak ve menfaatlerimizin korunması için 10 yıldır makale ve kitap yazıyor. Yazdığı bu makalelerin ürünlerinden biri de Cumhurbaşkanımızın kararlılığı ve iradesiyle Libya ile ‘Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası’nın imzalanmasıdır. Komutanımız hakkında FETÖ’cüler tarafından 2008-2013 arasında kurgulanan kumpasları aratmayan çok çeşitli itibar suikastleri yapılmaya çalışılmış ancak başarılı olamamışlardır. Fakat yeni bir kumpas kurulmuş, devletimizin ve hükümetimizin itibarını zedeleyici hukuki mesnetten yoksun bir dosya savcılığa gönderilmiştir.”

FESAT KARIŞTIRMA

Gölcük’te Donanma Komutanlığı’nda bir torpido güdüm teli ihalesi (maliyeti 1,5 milyon TL)  neticesinde ihaleyi alan firma tarafından ürün hazırlanarak muayeneye getirilmiştir. Bu esnada güdüm telinin üzerindeki waxın (cilanın) yığıldığı, güdüm telinin maksimum menzile kadar sağlamadığı ve firmanın getirdiği A kablosunun koptuğu, geminin A kablosunun kullanılmak durumunda kaldığı gerekçeleri ile torpido uzmanı bir mühendis yüzbaşı teslime muhalefet etti. Ancak bu yüzbaşıya muhalefet şerhini kaldırması için baskı yapıldığı iddiası Yaycı’ya iletildi. Bundan sonraki süreç Yaycı’nın ifadesine göre raporda şöyle yer aldı: “Yaycı, ‘muayene komisyonu üyelerine kimse baskıda bulunmayacak. Her şey şartname esaslarına göre kontrol edilecek, kamu zararına müsaade edilmeyecek, şartname yerine getirilmeden ödeme yapılmayacak, eksiklik varsa Donanma Komutanı’na, bana ve kuvvet komutanına arz edilecek. Deniz Kuvvetleri Komutanı direktifine göre işlem yapılacaktır” dedi.

ÖDEME YAPILDI

Yaycı son sayfaya el yazısıyla “Komutanım, muayene sürecinde çelişkili hususlar olmuştur. Wax birikmesi, A kablosunun kopması gibi. Değerlendirmenize arz ederim” yazdı. Komutan da “Bu seferlik ödeme yapılsın, eksiklikler giderilsin, bir sonraki sözleşmede bu hususlar dikkate alınsın” emrini verdi ve para ödendi. Geçen yılın son aylarında yaşanan gelişmeden sonra bu yılın 3-4 Nisan tarihlerinde sosyal medyada Yaycı’nın görevden alınacağı belirtildi. Bu hesapların FETÖ’cülere ait olduğu öne sürüldü. Bu paylaşımlardan 10 gün sonra Milli Savunma Bakanlığı tarafından savcılığa Yaycı’nın aralarında bulunduğu bazı şüpheliler hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Gelişmeleri yakından bilen bir askeri yetkili, şunları anlattı:

“ÇETE REİSİ”

“Yaycı’nın, savcılığa sevk edildiği dosyanın konusu güdüm telinin muayenesi. İhaleyi almış ve parası ödenmiş firma muayene sürecinden şikâyetçi oluyor ve kendisine zorluk çıkartıldığını söylüyor. MSB Teftiş Kurulu soruşturma açıyor. Sürece dahil olmamasına, her işlemin Deniz Kuvvetleri Komutanı onayıyla yapılmış olmasına rağmen Yaycı soruşturmaya dahil ediliyor. Yaycı üstelik çete reisi ve Gölcük’teki Torpido Test İstasyon Komutanlığı’nda görevli 3 astsubay ve 2 subay da çete üyeleri olarak ihaleye fesat karıştırmaktan savcılığa MSB onayı ile sevk ediliyor.

CESARETLENDİRİR

Peki amiralimize isnat edilen suç ne? ‘Niye muayeneden doğrudan geçirtmedin de bu emirleri verdin, niye İstihbarat Başkanı’nın söylediklerini ve ihbar mektuplarını dikkate aldın, ihaleye fesat karıştırdın.’ Ortada suç da, zarar gören de ve suç isnat edilecek kişi de yok. FETÖ’nün, Yunanistan’ın hedefi haline gelen Yaycı’nın, ortada isnat edilecek suç olmadığı halde hakkında ‘ihaleye fesat karıştırmaktan’ soruşturma açılması, FETÖ’cüleri cesaretlendirir.”


Yunanistan’da manşete çıktı


Tümamiral Yaycı, Libya ile Türkiye arasındaki deniz yetki alanları sınırlandırılması anlaşmasının mimarı olarak biliniyordu. Yaycı, Doğu Akdeniz’deki dengeleri değiştiren bu anlaşma nedeniyle Yunanistan’ın hedefindeydi. Ethnos gazetesi, Yaycı’nın görevden alınmasını “Erdoğan, Libya Anlaşması’nın mimarını Genelkurmay Başkanlığı emrine aldı” manşetiyle verdi. Şimdiye kadar Türk donanmasında görev yapan tümamiralin Genelkurmay Başkanlığı’ndaki pozisyonunun henüz ilan edilmediği belirtilen haberde, Yaycı’nın Yüksek Askeri Şura öncesinde ve pandeminin ortasında Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile atanmasına dikkat çekildi.



Haberde, Yaycı’nın Libya’daki başarısının ardından tüm gözleri üzerine çevirdiği yazıldı ve “bu durumun Hulusi Akar’ın hoşuna gitmediği” öne sürüldü. Liberal.gr adlı internet sitesindeyse Yaycı’nın ataması “Mavi Vatan’ın ilham kaynağı G.Kurmay Başkanlığı’nda” başlığıyla haberleştirdi. Pandeminin ortasında yapılan atamanın şaşırttığı vurgulandı.