Süper Lig’in ilk kadın kulüp başkanı Berna Gözbaşı’nın cesur çıkışı rastlantı değildi...

Gözbaşı’nın kameralar önünde sarfettiği “Ayağına 5 kere top değmemiş futbolcu için milyon Euro’lar havada uçuşuyor...” sözü unutulmuyor!

Kulüpler Birliği ve Göztepe Spor Kulübü Başkanı Mehmet Sepil yönetiminin başarısı da rastlantı değildi.

Gözbaşı da Sepil gibi küresel ekonominin dinamikleri içinde şirketlerini kurup, yönetmiş iş insanı...

Geleneksel Kayseri “dükalığında” Sepil kadar şanslı olur mu göreceğiz...

Sponsorluktan formaya, yayınlardan oyuncu bonservislerine kadar; gelir potansiyeli yüksek olan futbol endüstrisi aklını arıyor...

Gözbaşı Aralık 2019’da, Hes Kablo Kayserispor Başkanlığı’na seçildiğinde kulübün 330 milyon TL borcu vardı...

Transfer tahtası kapalıydı... Takım küme düşmek üzereydi, dağılmıştı.

Önceki Başkan, Kayseri Belediye Başkanı Genel Sekreter Yardımcısı Hamdi Elcuman, 3 ayda istifa etmişti.

Aranan kan belediyede tükenmişti!

★★★

Kulübün siyaset-yerel yönetim inisiyatifinden bir iş insanının eline teslim edilmesi böyle bir sürecin sonucunda gerçekleşti...

Gözbaşı’nın 2006 yılında Kayseri’de kurduğu yatak fabrikasında 900 kişi çalışıyor. Üretiminin yüzde 50’sinden fazlasını ihraç ediyor.

Aynı zamanda da Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk-Afrika İş Konseyi Koordinatör Başkanı.

Gözbaşı kendi cebinden 30 milyon TL’yi kulübe koyup, takıma hayat öpücüğü verdi.

Bazı kişilerin lisans çıkarmamak için uğraş verdiğini iddia ederek, kurduğu “Kayserili hainler” cümlesinin arkası gelecek mi?

Bunu bilemem ama Douglao’ya 1 milyon 310 bin Euro (yaklaşık 8.5 milyon TL) ödeme yaparak transfer tahtasını açtırmayı başardı.

Gözbaşı’nın ilk hamlesi, takımdan ayrılan bir Duglao parasına 9 yeni oyuncu transfer etmek oldu.

★★★

Kulüplerden ayrılırken bonservis taksitlerini alamayan futbolcular Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği’ne (FIFA) başvuruyor.

FIFA’da transfer tahtası kapanan kulüp sayısı 11’e kadar çıkmıştı.

Trabzonspor, Bursaspor, Antalyaspor, Ankaragücü bu kötü gidişata verilen örneklerin başında geliyordu.

Aralarından en şanslısı Trabzonspor çıktı! 1 milyar 200 milyon borcu, Ekim 2019 itibarıyla 828 milyon 916 bin TL’ye düştü...

Gözbaşı’nın futbol dünyası ile tanışıklığı DEİK Türkiye-Portekiz İş Konseyi Başkanlığı ile çakışıyor.

FC Porto’nun yönetim modelini örnek alıyor.

Oyuncu transfer harcamalarını azaltmak için, “scout” denilen “yetenek avcılığı” ekibini kurdu.

Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe gibi büyük kulüplerin yanı sıra Göztepe Spor da “scout ekibini” kuran kulüplerden...

Böylelikle futbol kulüplerinin alt yapısında yetişen 15-16 yaşındaki futbolcuları izleyip takıma kazandırılabilecekler. Geçen hafta Konyaspor ile oynanan maçta Kayserispor’un ilk 11’inin tümü yabancı oyunculardı.

Konyaspor’da da durum çok farklı değil; sahaya çıkan takımda 4 Türk ismine rastlayabildim. Kayserili ve Konyalı taraftar; adını bile söylemekte güçlük çekeceği futbolcuları izledi!

★★★

Ne futbol izleyicisinin, ne de takımların tatmin olduğu; “sportmenliğin” tartışıldığı şu futbol dünyası bir arınmalı! Niye böyle diyorum? Açıkca söyleyeyim...

Yabancı futbolcu transferleri yapan menajerler, parayı buharlaştırmada aparat işlevi görüyor.

Türkiye’de 400’ün üzerinde yabancı futbolcu olduğu ileri sürülüyor.

Buralara ödenen dolarlar/Euro’lar cari açıktır.

Siyaset-mafya ilişkisi de bu havuzdan besleniyor.

İsim isim herkes kim olduklarını biliyor.

Dosyalar rafları almıyor!

Fenerbahçe ve Trabzonspor’u tartışan spor çevrelerine kulak vermeli!

Yalnızca spor çevrelerine mi diye sorduğunuzu duyar gibi oluyorum.

Haklısınız!