Global İlişkiler Forumu (GİF), “Otomasyon, İş Gücü Piyasalarının Evrimi, Sosyal İstikrarın Sürdürülebilirliği”  Aralık 2019 raporunu açıkladı.

Özelllikle her 4 gençten birinin işsiz olduğu Türkiye’de; durum saptaması yapmak ve çözüm yollarını tartışmaya açmak açısından kıymetli bir rapor...

Raporun tanıtım panelinde, Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, ODTÜ İktisat Profesörü Erol Taymaz, McKinsey Türkiye Direktörü Can Kendi ve Linktera Yönetici Ortağı Taşkın Aksoy sunum yaptılar.

★★★

Çalışmalarını daha çok “yuvarlak masa” toplantıları ile sürdüren GİF’in bu raporu; kamuoyuna açıkladığı ikinci rapor olması açısından da dikkat çekiyor.

İlki Ankara’da tanıtımı yapılan “21. Yüzyılda Dünya Ticaret Sistemi ve Türkiye” raporuydu.

Dijitalleşme ve otomasyonun yaygınlaşmasıyla “demografik fırsat eşitliği penceresinin” kapandığına işaret ediyor. Malum önceki yıllarda altı çizilen “jeolojik fırsatlar” riske dönüştü...

Genç nüfus yapımızı işsizler ordusu ve ucuz işgücü deposuna dönüştürmemek için kolları acilen sıvamak gerekiyor.

★★★

Genç nüfus, tek başına ekonomik büyümenin garantisi değil!

Gelişmiş ülkeler otomasyona, gelişmekte olan ülkelerden önce geçerek üretimde maliyet avantajını yakalayabiliyor.

Türkiye’nin de içinde yer aldığı 4 kategoride otomasyonun etkileri ele alınıyor:

Yaşlanan ve zengin ülkeler: Almanya Japonya.

Genç nüfusu nispeten daha fazla ve zengin ülkeler: ABD ve İngiltere.

Yaşlanan ama yeterince zenginleşememiş: Doğu Avrupa.

Nispeten genç ve yeterince zengin olmayan ülkeler: Hindistan, Türkiye.

Önümüzdeki 10 yıl içinde en fazla; temel dijital beceriler ve ileri düzeyde IT ve programlama becerilerine ihtiyaç duyulacak.

Türkiye’de 25-34 yaş arasında bu beceriler oldukça düşük bir seviyede.

Son 10 yılda sadece düşük vasıflı işler artmış! Orta seviyedeki işlere ek olarak yüksek vasıflı işler de azalmış.

Bu iki olgu birleştiğinde Türkiye’deki “genç nüfus” uluslararası rekabet gücünü aşağıya çekme riski  içeriyor.

★★★

McKinsey’nin önümüzdeki günlerde açıklayacağı araştırmaya göre; 2030’a kadar tamamıyla kaybolacak olan işlerin oranı globalde yüzde 6, Türkiye’de ise yüzde 2. Ancak  yapılacak işlerin yüzde 60’ının ortalama yüzde 30’u otomatize olacak.

Mesleklerin gerektireceği becerilerde yüzde 41 oranında bir değişim bekleniyor.

7.6 milyon iş otomatize olurken, üretilen değer doğru kullanılırsa 9.4 milyon yeni iş doğacak.

TÜRKİYE’NİN “YUVARLAK MASASI”

Ülkede tek tartışma platformunun TV ekranlarına  atanan “konuşmacılardan” ibaret olduğu yanılgasına düşmemeliyiz.

Yaklaşık 10 yılı geride bırakan GİFGRD (Global İlişkiler Forumu-Global RelationsForum); siyasetten silahlı kuvvetlere, akademiden iş dünyasına kadar ülkeyi uluslararası alanda temsil eden 40 kişi ile kurulmuştu.

Bağımsız bir fikir üretme platformu iddiası taşıyor.

GİF Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Karakullukçu’nun “özgeçmişini” yazmaya bu sütun yetmez.

Massachusetts Institute of Technology’de (MIT) elektrik mühendisliği ve ekonomi dallarında çift anadal lisans eğitimi (BS) aldı.

London School of Economics’te (LSE) finans alanında yüksek lisans derecesini ve Columbia Üniversitesi’nde hukuk eğitimini tamamladı.

GİF Politika Grupları Direktörü ve söz konusu raporun Çalışma Komitesi Direktörü Burcu Baran Türem, İstanbul Teknik Üniversitesi, Petrol & Doğalgaz Mühendisliği ve İşletme Mühendisliği bölümlerinde çift anadal yapmış...

2008’de de Imperial College London’da metal ve enerji finansı alanında yüksek lisansını tamamlamış.

Rahmi Koç’un Şeref Başkanı olduğu yönetim kurulunda şu isimler yer alıyor: Cem Kozlu, Hanzade Doğan Boyner, Canan Ediboğlu, Ertuğrul Apakan, Hikmet Çetin, İlter Turan, Muhsin Mengütürk, Ömer Dinçkök, Ahmet Üzümcü, Ahmer Acar, Murat Özyeğin, Yaşar Yakış ve Zeynep Bodur Okyay.