İlk yardım ekipleri ve acil servisteki doktorlar 6 saat boyunca uğraştı ancak sadece soyadının Zhang olduğu bilinen genç kadın tüm çabalara rağmen kurtarılamadı. South China Morning Post adlı gazetede çıkan bu haber, Çin'le ilgili herkesin bildiği ve tahmin ettiği acı gerçeği yeniden gözler önüne serdi.
NEDİR BU '996'?
Ülkenin ve dünyanın en büyük e-ticaret firmalarından birinde çalışan genç kadın altı ay önce çalışmaya başlamıştı ancak genç bedeni Çin'deki dehşet verici çalışma düzenine katlanamadı. Bu sistem 996 olarak biliniyor. Peki nedir bu 996?
Dünyanın en büyük ihracatçısı konumunda olan Çin, üretimde ucuz iş gücünün de merkezi konumunda. 1.5 milyarı aşkın nüfus önemli bir kesimi fabrikalarda ve üretim tesislerinde gece gündüz demeden çalışıyor. Aslında büyük oranda bu sayede evimizde, günlük yaşamımızda kullandığımız hemen hemen her şeyin en azından küçük bir parçası da olsa Made In China damgalı.
Bu çılgın üretim sisteminin tökezlememesini ve Çin'in dünyanın dört bir yanının ihtiyacını karşılamasını sağlayan düzende insanlar sabah 9'dan akşam 9'a haftanın 6 günü büyük oranda karın tokluğuna çalışıyorlar. "996" da sabah 9, akşam 9 ve haftada 6 günü temsil ediyor.
Olağanüstü stres ve yorgunluk yaratan bu düzende fazla mesailer de yaşanıyor. Dünya çapında aktivistlerin ve işçilerin büyük tepkisini çeken rejim, Alibaba'nın kurucusu Jack Ma ve JD.com'un kurucusu Richard Liu Qiangdon da dahil olmak pek çok Çinli iş insanı tarafından övgüyle karşılanıyor.
[custom_content title="'KAROSHI' GERÇEĞİ" desc="Karoshi, Japonca sözcük anlamı 'fazla çalışma ölümü' olan mesleki nedenlerle ani ölüm durumunun yaygınlaşmış ismidir. En büyük tıbbi nedenleri stres ve açlığa bağlı kalp krizi ve inmedir. Uzak Doğu'da yaygın olan bu olguya Güney Kore'de gwarosa, Çin'de ise guolaosi denmektedir.">
Adeta tırnaklarıyla kazıyarak dünyanın en zengin insanlarından biri haline gelen Jack Ma, Nisan 2019'da verdiği bir demeçte genç bir işçi olduğu günlerde fazla mesai yapmanın ve haftada 72 saat çalışmış olmanın kendisi için "büyük bir nimet" olduğunu söylemişti.
