Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal ekonomistlerle düzenlenen toplantıda bir konuşma yaptı.

Başkan Ağbal, "Merkez Bankası olarak kalıcı fiyat istikrarını sağlamak en önemli ve vazgeçilmez görevimiz. Attığımız ve atacağımız adımlarla bu amaca hizmet edecek para politikası çerçevemizi kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz. " dedi.

Sıkı para politikasının ve finansal koşullardaki sıkılaşmanın, talep kanalı üzerinden daha ılımlı bir ekonomik aktivite düzeyine yönelim sağlayacağını ileten Ağbal, şunları söyledi:

Öngörülebilirlik ve sıkı duruş, enflasyonun düşüş eğilimine girmesine, ülke risk priminin düşmesine, TL tasarrufların özendirilmesine, ters para ikamesinin başlamasına, rezervlerin artış eğilimine ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesine katkı yapacaktır.

[old_news_related_template title="TCMB Başkanı Ağbal'dan rezerv ve faiz açıklaması" desc="Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal ekonomi gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu. Ağbal swap ile değil döviz alım ihaleleri yaparak rezervleri artıracaklarını belirtti. Faiz indirimi ile ilgili ise bu yıl uzun bir süre gündeme alınmasının mümkün olmadığını ifade etti." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/02/05/iecrop/depophotos_15545355_16_9_1612509532.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2021/ekonomi/tcmb-baskani-agbaldan-rezerv-ve-faiz-aciklamasi-6244764/"]

SIKI DURUŞ KORUNACAK


Tüm kararlar fiyat istikrarı önceliği ile alınacaktır. Fiyat istikrarı, finansal ve makroekonomik istikrarın temelidir.

2023 yılına kadar para politikasını sıkı bir duruşla, başka bir deyişle, güçlü dezenflasyonist etki yapacak derecede bir para politikası seti ile yüzde 5 hedefini elde edene kadar koruyacağız.

Sermaye girişlerinin istikrarlı ve güçlü bir hale gelmesi, yurt içi yerleşiklerin dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi ile birlikte döviz alım ihaleleri yoluyla rezervlerimizi artıracağız. Şartlar oluştuğunda, buna yönelik planımızı da açık ve şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşacağız.

Dezenflasyon ve fiyat istikrarı sürecine tüm paydaşların katılımının, eş güdümün ve bütünsel bir yaklaşımın gerekli olduğunu düşünmekteyiz.