İYİ Parti lideri Meral Akşener, Muğla’nın Çökertme, Bozalan ve Türkevleri mahallelerinde de inceleme ziyareti gerçekleştirdi. Ören'de yanan ormanlık alanda da incelemelerde bulunan Akşener, vatandaşların sorunlarını ve taleplerini dinledi.

Çökertme'deki köylü kadınlar yangına müdahale edilmediğini savunarak, yaşananları şöyle anlattı:

“DAĞLARIMIZ GÖZ GÖRE GÖRE YANDI”

* Şimdiye kadar biz devletin desteğiyle (var) olmadık. Malımızı, çocuklarımızı, hepsini kendi çabamızla büyüttük. Keşke şu yangına müdahale olsaydı da buralara yardım gelmeseydi, daha mağdur bölgelere gitseydi. Ama biz şu anda kekikten, zeytinden, maldan, her şeyden mağduruz.

* Yangınımıza müdahale olmadı. Hiçbir müdahale olmadı. Vidanjörler bekliyor, ‘sıkın suları’ diyoruz, ‘emir gelmedi’ diyorlar. Bu emir nereden gelecek?

* Bizim dağlarımız göz göre göre yandı. Bile bile söndürülmedi bizim buranın yangını. Köyümüzde yanan evleri biz kendi müdahalemizle söndürdük. Biz söndürmeseydik, evlerimiz de yanacaktı.

* Üstüne üstlük bize diyorlar ki, ‘çıkın, evinizi terk edin.’ Bizim malımız burada, canımız burada, evimiz burada. 40-45 sene emek vermişiz, nasıl evlerimizi terk edip gideriz?



“YANGIN NEDEN SÖNMEDİ?”

* Biz bir şey değil ama gelecek çocuklarımızın hayatı bitti… Çökertme 50 yıl geri kaldı… Biz ateşin (yangının) sönmemesine kızıyoruz. O ateş (yangın) neden sönmedi? Biz cehennem ateşinden çıktık… Kendi çabamızla kurtardık bu köyü.

* Biz şimdiden sonra selden korkuyoruz. Yangının önlemini almadılar, devletimiz hiç değilse sel felaketinin önlemini alsınlar önceden. Ateşten kaçtık ama selden kaçamayız. Görüyoruz Karadeniz’i, içimiz parçalanıyor. Biz de onları yaşamayalım, torunlarımız, çocuklarımız onları yaşamasın.

“ORMANLARIMIZI, ZEYTİN AĞAÇLARIMIZI GERİ İSTİYORUZ”

Bozalan'daki bir başka köylü ise ormanlarını ve geçim kaynakları olan zeytin ağaçlarını geri istediklerini belirterek, "Biz bina istemiyoruz, biz ormanlarımızı istiyoruz. Hayatta bina dikilmesini istemiyoruz. Ormanlarımızı, zeytin ağaçlarımızı geri istiyoruz. Bizim ormanlarımızı geri getirsinler” dedi.

"DAHA ERKEN TEDBİR ALINABİLİRDİ"

Türkevleri'ndeki bir köylü de yangına müdahale konusunda şikayette bulunarak "Burada yangın söndürmeyle ilgili hiçbir mücadele olmadı. Çok yoldan denedik, söyledik, 'şuraya, buraya müdahale edin' dedik. Tamam, 4-5 aydan beri yağmur yağmıyor, ortalık çok kuru ama bununla ilgili daha önceden bir tedbir alınabilirdi" ifadelerini kullandı.



“YANGIN ADI ALTINDA 105 AĞACIMIZ KESİLDİ”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de yaklaşık bir buçuk aydır Akbelen ormanlarında nöbet tutan köylüleri ve çevrecileri de ziyaret etti, “Akbelen Ormanını Vermeyeceğiz” yazılı pankartın önünde oradakilerle birlikte fotoğraf çektirdi, elinde döviz taşıdı.

Nöbetteki köylü bir kadın, şu sözlerle direnişlerinin amacını anlattı:

“Biz şu anda toprağımızın derdinde değiliz. Çünkü bu orman giderse biz o toprakta hiçbir şey yetiştiremeyeceğiz. İkizköylüler bunu biliyor. Çünkü yağmur yağmıyor, yağmayacak bundan sonra, ormanlar gidiyor. Yandı, kül oldu her taraf, kalan yerler de kesiliyor. Yağmursuz, topraksız bir ülke nedir… 105 ağacımız en son kesildi ve bu görmüş olduğunuz yerler yanarken… Yangın adı altında kullanılarak 105 ağacımız kurban edildi.”

“O SESİ ÇIKARMASANIZ…”

Akşener ise, “Burada da doğa, çevre, orman, toprak, su gibi konularda kadınlar, özellikle de köylü kadınlar organize oldu. Allah bin kere razı olsun. Dikkat çektiğiniz için buraya el sürülememiş. O sesi çıkarmasanız, bu orman çoktan gitmişti” sözleriyle köylülere ve çevrecilere destek verdi.