R.B. işlediği bazı suçlar nedeniyle toplam 41 yıl hapse mahkum edildi. 2005 yılından itibaren birçok cezaevinde yattı.

2014 yılında Silivri Devlet Hastanesi'nde antisosyal kişilik bozukluğu olduğu ve intihar düşüncesinin bulunduğu rapor edildi. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde farklı tarihlerde reçeteler yazıldı. Silivri Cezaevi'nde 5 Kasım 2014'te fazla sayıda ilaç kullanarak intihar girişiminde bulundu.

2015'te Bakırköy'de kendisine veya başkalarına zarar verebilecek nitelikte davranışları olabileceği ve yakın gözetim altında bulundurulması ve ilaçlarının kontrollü bir biçimde kendisine verilmesi gerektiği rapor edildi.

Edirne Cezaevi'nde kalırken birçok kez psikoloğa götürüldü. 2015 yılı Eylül tarihli psikolog raporunda, evet yanıtı verdiği sorularla;  hiçbir neden yokken kendini huzursuz, tedirgin, endişeli hissettiği, diğer insanların duymadığı sesler, fısıltılar, konuşmalar duyduğu, on beş yaşından önce hayvanlara ve insanlara zarar verdiği, yangın çıkardığı kaydedildi. İntihar planının olup olmadığı sorusuna ise hayır cevabı verdi.

Ancak sadece 12 gün sonra yine fazla sayıda ilaç kullanarak intihar girişiminde bulundu.

R.B.'ye zaman zaman disiplin cezaları verildi. En son Tekirdağ Cezaevi'nde üç gün hücre cezası aldı.

"O MÜDÜR BURAYA GELECEK" 

10 Kasım 2015'te Sincan Cezaevi'ne sevk edildi. Ertesi gün aynı bahçeyi paylaştığı arkadaşıyla butona basarak gardiyanları çağırdı. Müdürü görmek istediklerini söylediler. Dilekçe vermeleri gerektiği söylenince kontrolden çıktılar: "O müdür beş dakika içinde buraya gelecek, yoksa bu cezaevinin altını üstüne getiririz. Kim olduğumuzu size göstereceğiz. Biz adamı iki dakikada yeriz" diyerek bağırdılar, odayı dağıtmaya başladılar, kafalarını duvara vurdular.

R.B. bir gün sonra yine intihara teşebbüs etti. Tedavisinin ardından 13 Kasım Cuma günü verdiği dilekçede geldiği günden beri dövüldüğünü ve hakarete uğradığını işkenceye maruz kaldığını, ölüm orucuna başladığını ve öldüğü takdirde sorumlunun idare olduğunu iddia etti.

R.B.'nin babası da aynı gün Başsavcılığa verdiği dilekçede oğluyla yaptığı telefon görüşmesinde; oğlunun, müdür ve gardiyanlar tarafından üç kez çok kötü bir şekilde dövüldüğünü, "Seni burada idam edeceğiz" denilerek tehdit edildiğini söyledi.

Ertesi gün saat 01.50 sıralarında yan odada kalan Y.O. acil çağrı butonuna basarak gardiyanları çağırdı. Yan taraftan su ve müzik sesi geldiğini söyledi. R.B'nin odasının kapısındaki mazgal açıldı, cevap vermedi. Banyo kapısının kapalı olduğu görülünce odaya girildi ve R.B.'nin kendisini astığı görüldü. R.B. ölmüştü.



"ÇOCUĞUMUZ İÇİN GEREKLİ TEDBİRLER ALINMADI, EZİYET EDİLDİ" 

R.B.'nin anne ve babası çocuklarının ölümünün ardından Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu.

Anne ve babanın dilekçesinde, geçmişinde birden fazla intihar girişimi bulunan çocuklarının yaşamının korunması için gerekli tedbirlerin alınmaması sebebiyle intihar etmesi ve bu olay hakkında yürütülen ceza soruşturmasının etkisizliği nedeniyle yaşam hakkının, vefatından bir süre önce çocuklarının gardiyanlar tarafından yaralanması ve söz konusu olay sonrasında etkisiz bir şekilde yürütülen ceza soruşturması sonunda açılan kamu davasında sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle eziyet yasağının ihlal edildiği iddia edildi.

OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ

Anayasa Mahkemesi şu kararları verdi:

  • Yaşam hakkının maddi ve usul boyutlarının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR olduğuna,

  • Eziyet yasağının maddi ve usul boyutlarının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR olduğuna,

  • Anayasa'nın 17. maddesinin ücüncü fıkrasında güvence altına alınan eziyet yasağının maddi ve usul boyutlarının İHLAL EDİLDİĞİNE,

  • Kararın birer örneğinin yaşam hakkı ile eziyet yasağına ilişkin ihlallerin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden soruşturma yapılmak üzere Başsavcılığa, yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemeye gönderilmesine,

  • Yaşam hakkının usul boyutunun ihlali nedeniyle anneye net 55 bin TL , eziyet yasağının maddi ve usul boyutlarının ihlali nedeniyle anne ve babaya müştereken 50 bin TL manevi tazminat ödenmesine,


OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

[old_news_related_template title="Anayasa Mahkemesi, AİHM'e direnen mahkemeyi haksız buldu" desc="Anayasa Mahkemesi, AİHM kararına rağmen yeniden yargılama yapmamakta direnen mahkemeyi oybirliğiyle haksız buldu. Yüksek Mahkeme, 'Hakim önünde doğrulanmayan, avukat olmadan alınan kolluk beyanlarının mahkumiyete esas alınmaması gerekir' vurgusu yaptı. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/06/10/iecrop/anayasa-kopya_16_9_1623300986.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/anayasa-mahkemesi-aihme-direnen-mahkemeyi-haksiz-buldu-6478240/"]

[old_news_related_template title="Anayasa Mahkemesi cezaevindeki anneyi haklı buldu" desc="Anayasa Mahkemesi, cezaevinde bulunan annenin, telefonla görüşme gününün öğrenim gören üç çocuğuyla görüşmeyi sağlayacak şekilde belirlenmesi talebini haklı buldu. Yaklaşık üç yıl bu hakkı engellenen anneye 6 bin lira tazminat ödenmesine karar verdi. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/05/27/iecrop/poyraz-ali_16_9_1622094434.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/anayasa-mahkemesi-cezaevindeki-anneyi-hakli-buldu-6453004/"]

[old_news_related_template title="Anayasa Mahkemesi alkolden ehliyetine el konulan sürücüyü haklı buldu" desc="Avukat Selim Demir, yılbaşı gecesi trafik kontrolünde 1.27 promil alkollü çıktı. İtiraz etti. 14 dakika sonra ikinci kez üflediğinde sonuç 0.42'ye düştü. Yasal limit 0.50'ydi. 47 dakika sonra alınan kan örneğinde ise alkol 0.22 promil çıktı. Ancak mahkeme, 'İki test arasındaki 14 dakikada sürekli su içti, sakız çiğnedi' diyerek ilk sonuca göre karar verdi. Anayasa Mahkemesi sürücüyü haklı buldu. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/06/17/iecrop/aaa_16_9_1623907555.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/anayasa-mahkemesi-alkolden-ehliyetine-el-konulan-surucuyu-hakli-buldu-6490837/"]