SÖZCÜ TV Genel Yayın Yönetmeni Erdoğan Aktaş’ın canlı yayın konuğu olan gazeteci İsmail Saymaz, yaşanan son gelişmeleri İkizdere’den bildirdi. Köylülerin sorunlarını dinleyen Saymaz, onlara mikrofon uzattı.

“ÇOK ISTIRAP ÇEKTİRDİLER BİZE”

Gözaltı sırasında biber gazına maruz kalan Ayşe Teyze (Ayşe Baş), yaşadıklarını şöyle aktardı:

“O gün çok ıstırap çektirdiler bize. Bizi sürüklediler, bize işkence yaptılar. Biber gazı geldi, anlamadım; ‘gözlerim, ağzım’ diyene kadar yol bulamadım. Herkes yerlerde yatıyordu. (Yanında oturan kişi) Eltim çığlık atıyordu…”

“Bunları istemiyoruz. Onlar buradan gitsin” ifadelerini kullanan Ayşe teyze, “Bizim burada peteğimiz var, bahçelerimiz var, çaylarımız var. Kimseye bir zararımız yok, kimse de bize bir zarar vermesin. Müteahhit sesimi duy! Benim param sana helal olmaz. Allah seni görsün” dedi.

“DOĞAMIZA, YABAN HAYATIMIZA, İNSANIMIZA AŞIRI DERECEDE ZARAR VERİYOR”

İkizdere Dernekler Federasyonu Başkan Yardımcısı Musa Yılmaz ise, taş ocağına neden karşı olduklarını şu sözlerle anlattı:

“Burada taş ocağı olmasını istemiyoruz. İkizdere’nin hiçbir tarafında taş ocağı istemiyoruz. İkizdere dünya mirasıdır. Taş ocakları doğamıza, tabiatımıza, yaban hayatımıza, insanımıza aşırı derecede zarar vermektedir. Biz bu zararın önlenmesini istiyoruz ve önleyeceğimize de inanıyoruz. Liman inşaatının yapılıp yapılmaması bu yöre halkının kararı değildir; bu devletin kararıdır. Devletin, liman inşaatını yapabilmek için bir sürü alternatifleri vardır. Artık teknolojik bir dünyada yaşıyoruz. Dünyanın çeşitli yerlerinde yapılan liman inşaatlarında kesinlikle taş kullanılmamaktadır, beton bloklar kullanılmaktadır. ‘Neden taş?’ diye düşündüğümüz zaman, biz, İşkencedere Vadisi’nin altında taştan ziyade başka planların, başka düşüncelerin olduğu kanaatine varıyoruz. Maden arayışları gibi düşünüyoruz veya farklı bir şey; İkizdere’de granitin çok olduğu söyleniyor. Daha değerli bir şeyler aradıklarını düşünüyoruz.”

“DÜNYADA KORUNMASI GEREKEN 254 VADİDEN 53’ÜNCÜ SIRADA”

İkizdere Vadisi’nin bozulmasını istemediğini vurgulayan Yılmaz, “İkizdere dünya mirasıdır ve UNESCO tarafından, korunması gereken 254 vadiden 53’üncü sıradaki bir vadidir. Yanımızda hemen dere vardır. Bu derede ‘mayıs suyu’ dediğimiz su, bugün bulunan suyun en az 5 katı büyüklüğünde olması gerekirken sularımızı kuruttular. Halbuki bu doğa, bu sudan besleniyor. Biz burada taş ocaklarına da karşıyız, HES’lere de karşıyız. Vadimizin endemik yapısının, bitki örtüsünün yok edilmesine karşıyız ve karşı duracağız. Bu mücadeleyi sonuna kadar, canımız pahasına da olsa devam ettireceğiz ve kazanacağımıza yürekten inanıyorum” şeklinde konuştu.

“BENDEN MARJİNALİ YOK BURADA, BEN DE MİLLETVEKİLİYİM…”

CHP Samsun Milletvekili Kemal Zeybek ise oradaki köylülerin doğa ile iç içe yaşadıklarını ve bu yapıyı bozmanın doğru olmadığını vurgulayarak, “Bu vadide farklı şeylerin tasarlandığı gözleniyor. Buradaki bu taş ocağı açılmadan, başka yerlerden o limanın taşı temin edilemez mi? Edilebilir. Özellikle buranın yapısını gördüğümüz zaman olay değişebiliyor. Onun içindir ki biz burada doğanın bozulmasını istemiyoruz. Sayın Bakan haberlere çıkmışlar, diyorlar ki, ‘marjinal gruplar burada’… Benden marjinal birisi yok burada. Ben de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin milletvekiliyim. Ben de marjinalsem, nasıl oluyor marjinallik… Ben halkımızı da çok kararlılık içinde gördüm burada. Buna izin vermeyecekler. Biz de halkımızın yanında yer aldık, bu eylemi destekliyoruz” açıklamasında bulundu.

[old_news_related_template title="Taş ocağı kurulursa koca dağ yok olacak" desc="Rize İkizdere’deki İşkencedere Vadisi’ne yapılmak istenen taş ocağına karşı 74 gündür mücadele eden köylüler kararlı: Bu dağlar, ağaçlar bizim. Kesinlikle pes etmeyeceğiz..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/05/08/iecrop/11ikizdere1_16_9_1620432034.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/tas-ocagi-kurulursa-koca-dag-yok-olacak-6419757/"]