Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Bahçeli, yeni anayasa düzenlenmesine ilişkin yazılı açıklamada bulundu.

Bahçeli, şunları söyledi:

* Harem-i Şerif'in statüsünü hedef alan, Müslümanların haremi ismetine kasteden İsrail'in uluslararası hukuka aykırı eylem ve politikaları, sabırları, sınırları ve sinirleri aşacak boyuttadır. İsrail'i kınıyor, katlettiği masumlara Allah'tan rahmet, yaralılara geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

* Arap Ligi başta olmak üzere, Avrupa Birliği'nden (AB) ABD'ye kadar birçok ülke ve çevreden cılız kınama mesajlarından başka müessir ve müdahaleci hiçbir tepki de görülmemiştir. Bu kapsamda uluslararası kamuoyunun trajik gelişmeler karşısındaki tutumu ve suskunluğu kaygı verici niteliktedir.

* Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin acil toplanma kararı yeni bir oyalama sürecini başlatmamalıdır. İslam İşbirliği Teşkilatı'yla Arap Ligi'nin somut ve caydırıcı adımlar atması, Filistin'in kanayan yarasını pansuman tedavilerle geçiştirmekten uzak durması yegane öncelik olmalıdır.

* İsrail yaptıklarının bedelini ödemelidir. Uluslararası Ceza Mahkemesi zulmün hesabını İsrail devletinden sormak mecburiyetindedir.

'MESCİD-İ AKSA İNANCIMIZIN İFFETİ, KIBLEMİZİN İLKİDİR'

Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:

* İsrail hükümeti mukaddesatımıza ve Müslümanların ibadet haklarına saldıracak kadar barbardır, vandaldır, vahşidir. Mescid-i Aksa'ya yapılan saygısızlık kesif ve kategorik bir düşmanlıktır. İsrail'in bu şeytani politikaları dinler ve medeniyetler arasındaki uyum ve denge arayışlarına hem darbe hem de yeni cepheleşmelerin davetçisidir.

* Kudüs demek İslam'ın onuru demektir. Kudüs demek üç semavi dinin barış ve kardeşlik içinde yaşadığı kutsal belde demektir. Müslümanların Kudüs'ten tasfiye, tahliye ve tecrit edilmesi Orta Doğu'nun, hatta tüm dünyanın koronadan daha şiddetli bir yıkıma sürüklemesine yol açacaktır.

* Kudüs, siyasi ve Siyonist hesaplara kurban edilemeyecektir. Olayların önü alınmazsa dünya, sonu ve sonucu dehşetle pekişmiş yeni bir girdabın içine savrulacaktır. Mescid-i Aksa inancımızın iffeti, kıblemizin ilkidir. Türk milleti hafızasında yıllardır hasretle ve hüzünle taşıdığı Kudüs'ün teslimine göz yummayacak, bu rezalete seyirci kalmayacaktır.

Bahçeli, “Türkiye, Cumhuriyet’in 100’üncü yıldönümünü çatısının Başkanlık Sistemi’nin ana ilkelerince örüldüğü, milli ve manevi değerlerden ilhamını alan, yalnızca bize özgü yeni bir anayasa marifetince kutlayıp karşılayacaktır. Bu hedef Cumhur İttifakı’nın milletine sözü, gelecek nesillere karşı görevidir. Krizsever CHP ile uydusu İP’in yanlıştan dönerek Türkiye’nin güçlenmesine, Türk milletinin varlık ve birliğine destek vermesi samimi tavsiyemdir. Demokratik ve sivil nitelikli bir anayasa hazırlayıp Türkiye’yi ayak bağlarından kurtarmak, bu suretle önümüzdeki yüzyıla Türk milletinin mührünü vurmak en temel gündem konusudur. Yürürlükteki darbe anayasasıyla bu hedefe ulaşılamayacağı ortadadır” ifadelerine yer verdi.

YALNIZCA ERDOĞAN'A SUNULDU

Siyasetin er meydanı olduğunu dile getiren MHP Genel Başkanı Bahçeli, şunları kaydetti:

* Milliyetçi Hareket Partisi ‘Cumhuriyet’in 100. Yılında 100 Maddelik Yeni Anayasa’ önerisiyle duruşunu, tasavvurundaki devlet ve toplum ufkunu ana hatlarıyla ve özet halinde milletimizle paylaşmıştır. Üstlendiğimiz tarihi sorumluluk ahlakının gereği bihakkın yerine getirilmiştir.

* Milliyetçi Hareket Partisi’nin milletimizin artan beklentilerine duyarsız ve ilgisiz kalması düşünülemeyecektir. Aylardır üzerinde çalışılan anayasa önerimizin muhtevasını bilmeden, bazılarının anayasa allamesi kesilmesi, sonra da kerameti kendinden menkul bir anlayışla kusur aramaya koyulmaları kara mizahtır.

* 100 maddelik anayasa önerimiz bugüne kadar yalnızca Sayın Cumhurbaşkanımızın bilgi ve takdirine sunulmuştur. Bunun dışında metni ne eline alan, ne gören, ne de okuyan olmuştur.

* Kaldı ki değerli ve saygın anayasa çalışmamızın bütününe nüfuz etmeden karalamak, kötü göstermek art niyetliliktir. Siyaset er meydanıdır. Varsa bir çalışması bulunan, varsa bir hazırlığı olan çıkıp milletimize açıklamalıdır.

KÖŞE YAZARLARINA SERT TEPKİ

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yazılı açıklamasına şu şekilde devam etti:

* Daha bir sayfasını okumadıkları anayasa öneri metnimizi önyargılarla tenkit etmek, toptancı mantıkla reddetmek, hayal mahsulü isnatlarda bulunmak Türkiye’nin dağılan, çözülen, marjinalleşen, perişanlık yaşayan çapsız muhalefet anlayışının belgeli vesikasıdır.

* CHP Genel Başkanı, ‘amaç gündem değiştirmektir’ diyerek hiç kimseyi şaşırtmamıştır. İP’in ahlaken sorunlu ve ayıplı yorumu ise siyasi iflasın tam bir ilamıdır. Saadet Partisi Genel Başkanı’nın ‘millet karnını doyurma derdinde, ne anayasası’ ifadesi de gaflettir.

* CHP, İP, SP heves ve heyecanla HDP/PKK’yla kurdukları masada kaleme aldıkları anayasa taslağı mutfakta mı hazırlanmıştır? Anayasa’nın ilk dört maddesine neşter vururlarken pilava kaşık mı sallamışlardır?

* Bazı köşe yazarları kalemlerini zillet mürekkebine batırıp yalana teşrifatçılık yapmışlardır. Siyasi ve ideolojik taassupların enkazı altında kalmak bu tiplerin ortak özelliğidir. Ciddiyetsizlerde cibilliyet yoktur. Bilmemek ayıp değildir. Fakat bilmeden biliyormuş gibi davranmak tarihi yanlıştır.

"TÜRKİYE'DE MAFYA DÜZENİ DEĞİL, MİLLETİN EGEMENLİĞİ HAKİMDİR"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yazılı açıklamada bulunarak gündemdeki 'mafyalaşmış siyaset' tartışmalarına değindi. Bahçeli, "CHP ile İP, HDP tarafından tutsak alınmıştır. Bu tablo Türk siyaseti ve demokrasi adına utanç verici bir durumdur. CHP ile İP’in mafyalaşmış siyasetten bahsetmesi hezeyandır" diyerek şöyle devam etti:

* CHP’nin uyuşturucu baronlarıyla nasıl içli dışlı olduğunu biraz hafıza tazelemesi yapanlar hemen göreceklerdir. Asıl mafya, asıl kanun kaçağı, asıl millet düşmanı terör örgütleriyle elele verenlerin bu kapsamda ne konuşmaya yüzleri ne de insan çıkacak halleri vardır.

* Cumhur İttifakı’nı mafya ile ananlar bozuk maya ve mizaçlarına boyun eğmişlerdir. Türkiye’de çetelerin hükmü bitmiştir. Hukukun üstünlüğü varken mafyanın varlığı düşünülemeyecektir.

* Türkiye’de mafya düzeni değil, milletin egemenliği hakimdir. Bilhassa terörle mücadelenin kahramanca ve üstün başarıyla yürütüldüğü, şehit ve gazilerimizin eşsiz fedakârlıklarıyla milli güvenliğimizin emniyete alındığı bir süreçte, teröristlerin korkulu rüyası değerli komutanlarımızın manşetlerle lekelenmeye çalışılması düşmanca bir tertiptir.

* Askeri operasyonların azimle icrasından korkan işbirlikçilerin Türk Silahlı Kuvvetlerimizin şerefli komutanlarına ve emniyet güçlerimize iftira atması aşağılık bir komplodur. PKK’ya diyet ödeyen kimliksizlerin, cezaevindeki FETÖ’cüleri garip ve masum gören köksüzlerin neye ve hangi şirret hesaplara hizmet ettikleri bellidir. Bu hesap Türk milletinin engin iradesine çarpıp dağılacaktır.

* Kötü emel sahipleri de mutlaka hesap verecektir. Bundan kaçış ve kurtuluş yoktur. Türkiye, Cumhuriyet’in 100’üncü yıldönümünü çatısının Başkanlık Sistemi’nin ana ilkelerince örüldüğü, milli ve manevi değerlerden ilhamını alan, yalnızca bize özgü yeni bir anayasa marifetince kutlayıp karşılayacaktır.

* Bu hedef Cumhur İttifakı’nın milletine sözü, gelecek nesillere karşı görevidir. Krizsever CHP ile uydusu İP’in yanlıştan dönerek Türkiye’nin güçlenmesine, Türk milletinin varlık ve birliğine destek vermesi samimi tavsiyemdir.

* Demokratik ve sivil nitelikli bir anayasa hazırlayıp Türkiye’yi ayak bağlarından kurtarmak, bu suretle önümüzdeki yüzyıla Türk milletinin mührünü vurmak en temel gündem konusudur. Yürürlükteki darbe anayasasıyla bu hedefe ulaşılamayacağı ortadadır.

"KİM NE SÖYLERSE SÖYLESİN..."

Bahçeli, “Kim ne söylerse söylesin, Cumhuriyet’in 100’üncü yıl dönümü yeni bir anayasayla geleceğin yüz yıllarına cumhurun muazzam varlığıyla taşınacaktır. Süreç herkesin maskesini düşürecek, akla kara belli olacak, kim dürüst kim değil ortaya çıkacaktır. Bir yanda PKK’yla anayasa yapanlarla diğer yanda milletle anayasa yapanlar inşallah netleşecektir” ifadelerini kullandı.

'SEÇİMLER 2023'TE YAPILACAK'

Bahçeli, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

* Cumhur İttifakı'nın ortak ve sarsılmaz kararı açıktır. Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri 2023 yılının haziran ayında yapılacaktır. CHP'den İP'e, HDP'den diğer sipariş ve kumandalı partilere kadar bütün siyasi aktörler hesabını buna göre yapmak durumundadır.

* Tezvirat müelliflerinin erken seçim dayatması beyhude çabadır. Millete hizmeti değil hezimeti reva gören zillet ittifakının içine düştüğü yozlaşma ve çaresizlik acınacak seviyelerdedir. CHP'nin Dersim isyanından özür dileme sırasına girmesi, yüzleştik, helalleştik hezeyanları bir bakıma aziz Atatürk'ün eserlerine ve emanetlerine tam bir ihanet olarak karşımızdadır.

* Kılıçdaroğlu'nun terörist Demirtaş'ın haksızlığa uğradığını ifadeyle birlikte HDP'yi siyasal hayatımızın vazgeçilmez unsuru olarak tanımlaması terör örgütüyle suç ortaklığını teşhir etmiştir. Bölücülüğün siyasi ayakları alenileşmiştir. CHP yönetiminin Cumhuriyet'in kuruluş rotasından sapması hem kendi tarihine hem de milletimizin hükmü şahsiyetine dış bağlantılı operasyondur.