Usta gazeteci Tufan Türenç yeni kitabında 1964’te mezun olduğu Türkiye’nin en eski okullarından Saint Benoit Fransız Lisesi’ni kaleme aldı. Saint Benoit’nın Çanları isimli romanda kurgulanan her olay, aşk ve arkadaşlık hikayesi ise gerçekten yaşanmış anılara dayanıyor. Türenç’le yeni romanının yanı sıra 50 yıl aktif olarak çalıştığı gazetecilik mesleğini konuştuk.

Basının dününü bugününü nasıl değerlendirirsiniz?

Ben bir tek gazete okuyorum; SÖZCÜ. Haberleri doğru veriyor. Diğerleri, iktidarın istediği şekilde haberleri veriyor. İktidar değişince bunlar da değişecek. Erol Simavi, ‘şunu şöyle yapın’ diyecek bakanların telefonuna cevap bile vermezdi. Şimdi gazetecilik emirle yürüyor. SÖZCÜ, Cumhuriyet gibi bir iki gazete kaldı.

‘SÖZCÜ HEP DİRENDİ’

Basın özgürlüğünden de söz edilemiyor...

Bu sene Basın Konseyi, Basın Özgürlüğü Ödülü’nü mücadele ettiği için SÖZCÜ’ye verdi. Yılmadığı, dayandığı için. Patronu dese ki ‘yeter kardeşim, politikayı değiştirin, ben de ülkeme geleyim’ ama demedi. O da orada direniyor. Bu kutsal bir şey. Bu direncin sonucu sandıkta alınacak. Ben gazeteciyim, sokağı koklarım. Rüzgar iktidarın aleyhine kuvvetli esiyor.

Umut hep var demişsiniz daha önce. Aynı fikirde misiniz?

Tabii ki var. Kimse kazık çakmamış ki. Ne hayatta, ne siyasette.  İklim değişir. Bundan endişe duymamak gerek.

Okuduğu lisenin romanını yazdı


Memur çocuğu olarak yolunuz Saint Benoit Lisesi’ne nasıl düşüyor?

Babam doktordu. İlkokula Afyon’da başladım. Bitirince dil öğreneyim diye beni İstanbul’da bir koleje vermek istemeleriyle Saint Benoit’ya yolum düştü. O dönem Fransızca da önemliydi.

Nasıl başladınız romanı yazmaya?

Saint Benoit Türkiye’nin en eski okuludur. Tarihi 1300 yılına gider. Çok enteresan bir okuldu. Korkunç bir disiplin, müthiş bir hoşgörü var. Çok anılarımız var. Bunları yazayım dedim ama anı niteliğinde olmasın istedim. Saint Benoit’nın romanı olsun istedim. Kuruluşundan bugüne kadar romanını yazayım dedim. Oradaki olayları, aşkları, hepsini toplayarak yazdım. Müdür duyunca çok sevindi.

Eğitimin hali maalesef içler acısı


Eğitimi tartışmadığımız bir dönem neden yok?

Çocuğun kültür yapısı ortaöğretimde gelişir. Üniversite kültür vermez. Mesleğin inceliklerini öğretir. Liselerin çok kaliteli eğitim vermesi gerek ama liselerimiz dökülüyor. Süleyman Demirel’i bilmiyor, Kenan Evren’i bilmiyor. Bir Atatürk biliyor, belki İnönü biliyor, gerisi yok. Kültürlü insanların yetiştirdiği toplum daima ileriye gider. Lise çok önemli ama bugün maalesef lise eğitimi içler acısı.

[old_news_related_template title="İfade ve düşünce özgürlüğü savaşçısı SÖZCÜ’nün gurur günü" desc="Türkiye’nin en prestijli basın ödüllerinden biri olan Basın Konseyi 2021 Basın Özgürlüğü Ödülü töreni tele konferansla gerçekleştirildi. Basın Konseyi Başkanı Türenç, “Gerçek gazetecilik yaptığınız için, bağımsız, özgür gazetecilik yaptığınız için SÖZCÜ önde koşuyor” dedi." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/05/12/iecrop/11dekupe_16_9_1620861424.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/ifade-ve-dusunce-ozgurlugu-savascisi-sozcunun-gurur-gunu-6428389/"]

[old_news_related_template title="TGC ve Basın Konseyi'nden basın özgürlüğü açıklaması" desc="Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) ve Basın Konseyi, '3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü' öncesinde yazılı bir açıklama yaparak Türk basınının içinde bulunduğu zor duruma dikkat çekti. Açıklamada ayrıca polislerin görüntülerinin alınmasını yasaklayan Emniyet Genel Müdürlüğü genelgesine de tepki gösterildi." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/05/02/iecrop/tgc-foto-sozcu_16_9_1619956617.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2021/gunun-icinden/tgc-ve-basin-konseyinden-basin-ozgurlugu-aciklamasi-6409005/"]