SÖZCÜ TV’nin YouTube’tan yaptığı ilk yayına çok sayıda gazeteci ve siyasetçi katıldı. Binlerce vatandaş mesajlarıyla desteklerini iletti.SÖZCÜ Gazetesi, SÖZCÜ TV’yi hayata geçirmek için uydu üzerinden yayın yapan bir TV kanalı satın aldı. Bu kanalın logosunu değiştirip “SÖZCÜ” adını vermek için RTÜK’e 27 Şubat 2020’de başvuruda bulunuldu, istenen belgeler teslim edildi. SÖZCÜ’nün başvurusunu 6 ay boyunca değerlendirmeyen kurul, ağustos ayında henüz yayına başlamayan TV kanalına izinsiz ‘Logo değişikliği yaptığı’ gerekçesiyle 26 bin lira para cezası verdi. Ceza, kayıtlarda yer alan “Sivas SRT” logosu yerine “SRT Sivas” logosu kullanıldığı gerekçesiyle verildi. Ardından da dosyada eksiklik olduğunu belirtti. Bunun üzerine, istenen tüm belgeler tamamlanıp dosya eksiksiz şekilde RTÜK Başkanlığı’na yeniden teslim edildi. Normal şartlarda başvurular 7-8 günde sonuçlandırılırken, SÖZCÜ TV’nin başvurusu 428 gündür bekletiliyor. Mülkiyeti SÖZCÜ’ye ait olan, uydu kirası dahil, her türlü masrafı SÖZCÜ tarafından karşılanan TV kanalının, tamamen rutin bir işlem olan logo değişikliği talebinin neden onaylanmadığına ilişkin açıklama yapılmıyor.
SÖZCÜ TV gibi bir alternatif iktidarda korku yaratıyor
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Erdoğan Aktaş’ın “SÖZCÜ TV olarak 428 gündür bekletiliyoruz, bu Meclis’ten nasıl görünüyor” sorusuna karşılık şu değerlendirmeyi yaptı:
■ İktidara yakın, Recep Tayyip Erdoğan’ı yere göğe sığdıramayan magazincilere, 6-8 gün içinde logo tahsisi yapan RTÜK’ün SÖZCÜ TV’yi 427 gündür bekletmesinin cevabı bende değil. Cevabı, bu rejimin damarlarında, iliklerinde. Kendinden olmayanları şeytanlaştıran, hedef gösteren bu iktidarın, duruşundan rahatsız olduğu SÖZCÜ Gazetesi’ne karalar çaldığını biliyoruz.
■ Vatandaşların, iktidar partisinin yankı odasına dönüşmüş televizyon kanallarından, muhalif sesleri duyuran, objektif habercilik yapan alanlara yöneldiğini de gayet iyi görüyorlar reytinglerde. Bu KRT için öyle, Halk TV için öyle, TELE1 için öyle. Eskinin en çok izlenen haber kanallarının nasıl dibe vurduğunu da görüyoruz. Burada, SÖZCÜ gibi bir alternatif korku yaratıyor. Böyle bir alternatife tahammül edemiyorlar, bütün korkuları, kaygıları bundan ibaret.
■ Şu yayınla başladığınız yolda bile vatandaşın çok büyük teveccühü ile karşılaşacağını, bu adaletsizliğe gerekli cevabın izleyiciler tarafından verileceğine inanıyorum. Göreceksiniz ki bu mecralarda size öyle sahip çıkılacak ki, diğer mecraları açmak istemeyenler en etkin cevabı buradan alacaklar.
RTÜK Başkanı cevabıyla beni yanıltmaya kalkıştı
İYİ Parti Grup Başkan Vekili Lütfü Türkkan, SÖZCÜ TV’ye yayın izni verilmemesi konusu hakkında Meclis’te bir konuşma yaptığını, ardından da soru önergesi verdiğini kaydetti. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in kendisine verdiği yanıtı, SÖZCÜ Gazetesi’nin avukatlarıyla paylaştığını anlatan Türkkan, şu çarpıcı ayrıntıyı verdi: “Tamamen bir milletvekilinin yanıltmaya yönelik, yanlış bilgi vermeye yönelik bir cevaptı bu.” Türkiye’nin, kendi ülkesinde muhalif ses istemeyen yöneticiler tarafından yönetildiğini kaydeden Türkkan, “AKP iktidara geldiğinde Türkiye basın özgürlüğü 134 ülke arasından 99’uncuymuş.180 ülke arasında 134’üncü sıraya gelmişiz. Türkiye bu şekliyle devam ederse, dış dünyaya tamamen kapılarını kapatmış, o kapalı rejimlerdeki ülkelere dönmemize an ve ramak var. Aynı suyun içinde kaynayan kurbağa gibi. Bu kadar sıcaklık bizi rahatsız etmez diyerek sonunda haşlanmaya doğru gidiyoruz.”
Ülkeyi savunun, bu millet sizinle beraber
SÖZCÜ TV’nin yayınına katılan Demokrat Parti Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, “2023 seçimlerine geldiklerinde, acaba 428 gündür engelledikleri SÖZCÜ’nün engelini bu millet kaldıracak mı, kaldırmayacak mı onu hep birlikte sandıkta göreceğiz” dedi. Enginyurt’un sözleri şöyle:
■ 428 gündür SÖZCÜ TV açılmadı. Böyle giderse bir 428 gün daha açılmayacaksınız. Çünkü, “128 milyar dolar nerede” diye soruyorsunuz. Belediyelerden kaçak insanlar götürülüyor, gündeme getiriyorsunuz, Ruhsar Pekcan kendi bakanlığını soyuyor, siz yazıyorsunuz. Korkmadan, çekinmeden her şeyi gündeme getiriyorsunuz. Şimdi ben de hükümet olsam, her şeyi gündeme taşıyan ve ciddi de bir halk desteği olan bir gazeteyi, televizyona niye çıkartayım? Ona niye yayın hakkı vereyim?
■ Türkiye’yi yöneten irade, SÖZCÜ Gazetesi’nden, SÖZCÜ TV’den, Halk TV’den, Tele 1’den, KRT’den, FOX TV’den tabii ki rahatsız olacak. Bu ülkeyi savunmaya devam edin, bu millet sizinle beraber olacaktır.
Bırakın neyi izleyeceğine halk kendi karar versin
SÖZCÜ TV’nin konuklarından biri de eski CHP milletvekili gazeteci Barış Yarkadaş’tı. Yarkadaş, “Sayın Cumhurbaşkanı her konuşmasında iş adamlarına çağrı yapıyor; ‘Herkes birer kişi alırsa işsizlik sorununu çözeriz’ diyor. SÖZCÜ ailesi bu televizyonu kurarak en az 200 kişilik istihdamı vaat ediyor. Buna neden engel oluyorsunuz” diye sordu. Kısa süre önce OLAY TV’nin yayına başladıktan 26 gün sonra iktidarın baskısıyla yayınına son vermek zorunda kaldığını hatırlatan Yarkadaş, “Ankara’daki beyefendiler, OLAY TV’nin yayınlarından rahatsız oldukları için orayı kapattırdılar, 230 arkadaşımız orada işsiz kaldı” dedi. “SÖZCÜ’nün aslında nefesini kesmeye çalışarak yaptıkları şey, halkın haber alma hakkını engellemektir. Yaptıkları da bir Anayasal suçtur” diyen Yarkadaş, “Bırakın halk neyi okuyacağına, neyi izleyeceğine kendisi karar versin” ifadesini kullandı.
SÖZCÜ bu mücadelede tek başına kalmayacak
SÖZCÜ TV’nin yayınına katılan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fatih Aydın, “Biz Saadet Partisi olarak SÖZCÜ TV’nin yapmış olduğu bu yayın hakkı mücadelesini, basın özgürlüğü mücadelesini tebrik ediyoruz. Bu mücadelede yanınızda olduğumuzu ifade etmek istiyoruz” dedi. “Bu gün sözle birlikte sesi de yükselmenin zamanıdır” diyen Aydın konuşmasınışöyle sürdürdü: “Çünkü fikri hür, vicdanı hür olan insanların haksızlık karşısında bir araya gelmeleri, dayanışma içerisinde olmaları ve birlikte ses yükseltmeleri hem özgürlüklerin temini hem de adaletin tesisi bakımından çok kıymetlidir. Türkiye’yi her anlamda adeta nefes alamaz hale getiren iktidarla karşı karşıyayız. İktidar, ısrarla ve inatla ‘ya bendensin ya da yok olmaya mahkumsun’ anlayışıyla hareket ediyor. Bunlar kendi gidişlerini hızlandırmaktan başka bir işe yaramayacaktır.”
Dündar: İnandığımız çizgide devam edeceğiz
Uğur Dündar: RTÜK, bin dereden su getirerek SÖZCÜ’nün önünü açmamakta direniyor. O zaman geriye bizim Youtube kanalından yayın yapmak gibi bir seçeneğimiz kalıyor. Meslek ilkelerine sarılarak özgür, bağımsız yayıncılık yapacağız ve inandığımız çizgide devam edeceğiz.
Öztürk: Ülkemiz için acınacak bir durum
Saygı Öztürk: Basının içerisinde bulunduğu böyle bir dönemde, bir gazete patronu çıkıp televizyon kurmak istiyor. SÖZCÜ Gazetesi’nin 3 harfinden böyle çekinilmesi ülkemiz açısından acınacak bir durum. SÖZCÜ muhabirleri bakanlıklara giremiyor, gazete akredite edilmiyor.
Zeyrek: İktidar keyfi bir şekilde engelliyor
Deniz Zeyrek: Frekans var, o frekansın logosu var, biz o logo yerine başka bir logo koymak istiyoruz. Bu logoyu devlet ancak iki şeyle engelleyebilir. Birincisi terör örgütünün sembolüdür der, ikincisi logo başka şirketin patentli logosudur. İki durum da yok. Keyfi olarak engelliyorlar.
Saymaz: En çok izlenen kanal olacağını görüyorlar
İsmail Saymaz: SÖZCÜ TV kurulmasın, yayın yapmasın istiyorlar. Türkiye’nin ‘yerli ve milli muhalefeti’ başını kaldırmasın, itiraz etmesin istiyorlar. Bu televizyonun Türkçe’nin konuşulduğu her yerde en çok izlenen kanal olacağını öngörüyorlar. Doğumunun önüne geçmenin peşindeler.
Hacır: Vatandaş gerçek habere ulaşmak istiyor
Gürkan Hacır: KRT, Halk TV ve TELE1, toplam 18 kanal içerisinde 15 kanaldan daha fazla izlenirliğe sahip. Halk, gerçek habere ulaşmak istiyor. Çok iyi biliyorlar. SÖZCÜ Gazetesi bugüne kadar gündemi nasıl belirlediyse SÖZCÜ TV de gündemi öyle belirleyecek. Buna engel oluyorlar.
60’ıncı günün sonunda mahkemeye başvurduk
İsmail Yılmaz (SÖZCÜ Avukatı): RTÜK Başkanı’nın iddia ettiği gibi SÖZCÜ’nün patent sorunu yok. 2007’den beri çıkan gazetenin patentinin olmadığını söylemek mantıklı mı? Yasal olarak, logo değişim isteği 60 gün içinde sonuca bağlanmayınca reddedilmiş sayılıyor. Biz de RTÜK’ün ret işleminin iptali için dava açtık. Şu anda İdare Mahkemesi’nde yürüyor.
