Kalp-damar, yüksek tansiyon ya da diyabet hastaları başta olmak üzere kronik hastalıkları olan kişilerde solunum yolu hastalıkları ve enfeksiyonlar çok ciddi sonuçlar yaratabiliyor. Coronavirüsün, akciğer ve beyin tutulumu başta olmak üzere kalpte de tutulum yapabildiği biliniyor. Virüs kanda pıhtılaşmaya neden olarak farklı problemlere de yol açabiliyor. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Yalçın, hastalık anında ve sonrasında virüsün kalbe etkilerini şöyle anlattı...

Doç. Dr. Murat Yalçın


NASIL ETKİLİYOR?

Enfeksiyonlar ile kalp-damar hastalıkları arasındaki ilişki uzun zamandır biliniyor. Tüm enfeksiyonlarda olduğu gibi coronada da vücudun savunma mekanizmaları devreye giriyor ve inflamasyon dediğimiz yangı oluşabiliyor. Oluşan bu yangı kalp damarlarında bulunan stabil plaklarda hasara neden olabiliyor ve kan akışkanlığı veya kan damarlarının yüzeyini kaplayan endotel fonksiyonları bozabiliyor. Yine oluşan bu yangı tansiyon düzensizliklerine yol açabiliyor. Tüm bu değişikliklere bağlı olarak enfeksiyonlar kalp krizlerini tetikleyebiliyor. Nitekim coronavirüs ile ilgili yapılan bazı araştırmalarda bu hastalığı geçirenlerin yaklaşık yüzde 28’inde kalp problemlerinin ortaya çıktığı tespit edilmişti.


NELERE YOL AÇIYOR?


Coronavirüs pıhtı oluşumunu tetikleyerek veya kalbin oksijen ihtiyaç sunum dengesinde bozukluğa yol açarak kalp krizini tetikleyebiliyor. Kalp krizinin yanı sıra miyokardit denilen kalp kası iltihabına neden olabildiği gibi kalp yetmezliğine ve kalpte ritim bozukluklarına da neden olabiliyor. Bu tablolar hastalık anında da veya sonrasında da görülebiliyor.



Bu hastalığa yakalanan bazı hastalarda sitokin fırtınası adı verilen durum görülebiliyor. Vücutta enfeksiyon görülmesi durumunda sitokin salınımı bağışıklık sisteminin enfeksiyonla savaşabilmesi için gereklidir. Ancak coronanın bağışıklık sistemi üzerinde yarattığı değişim nedeniyle yüksek miktarda sitokin çok hızlı bir şekilde kana salındığından, sitokin fırtınası meydana gelir. Bu da çoklu organ yetmezliğine neden olarak; kalp kan pompalama işlevinde bozulmaya ve kalp yetmezliğine yol açabilir.


KONTROL UYARISI


Kalp sağlığı sorunu olsun olmasın herkes enfeksiyon sonrası mutlaka bir kardiyoloji uzmanı tarafından kontrol edilmeli. Öte yandan aşılanmanın yaygınlaşıp salgın kontrol altına alınıncaya kadar maske, mesafe ve hijyenden taviz verilmemeli. Kronik kalp hastalığı bulunan kişilerin, yüksek tansiyon hastalarının, ileri yaş grubunda olanların, virüsün şu ana kadar bilinen ateş, öksürük, soluk almada zorlanma, nefes darlığı, halsizlik, kas ve eklem ağrısı, baş ağrısı, koku ve tat alamama gibi belirtilerinden bir veya birkaçını yaşamaya başladıkları an vakit kaybetmeden sağlık kuruluşlarına başvurmaları gerekir. Ayrıca kalp hastalıkları salgının bitmesini beklemez. Dolayısıyla, bu dönemde kalp kontrolleri ihmal edilmemeli.