Kırmızı et, insan hayatında sağlıklı beslenmenin ve yaşamsal fonksiyonların devamı için gerekli olan en önemli besin öğelerinin başında gelir. Ancak aşırı ve dikkatsiz et tüketiminin sağlık sorunlarına davetiye çıkarttığına dikkat çeken Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. İhsan Alur, bu konuda şunları söyledi:

Op. Dr. İhsan Alur

Ne kadar tüketilmeli?


Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre, sağlıklı bir insanın günlük protein ihtiyacı kilogram başına 1 gram proteindir ve bunun yüzde 40’nın hayvansal kaynaklı olması gerekir. Yani ortalama 70 kilo bir erişkinin günlük protein gereksinimi 70 gramdır. Bir başka ifadeyle, bu miktarın (70 gram protein) 28 gramı hayvansal kaynaklı olmalıdır. Geri kalanı yani 42 gramın ise bitkisel kaynaklı protein (soya fasulyesi, baklagiller, mantar) olması icap ediyor. Eğer kırmızı et tüketirken bu verilere dikkat etmezsek, birçok hastalığa kapı aralamış oluruz.


İşte araştırma sonuçları


Günümüzde yapılmış birçok araştırma taze kırmızı et veya işlenmiş türevlerinin abartılı miktarlarda ve dengesiz bir şekilde tüketildiği takdirde morbid obezite, kanser, kalp ve damar hastalıkları, Tip 2 diyabet, hipertansiyon, diyaliz gerektiren kronik böbrek yetersizliği, Gut hastalığı, inme/felç vb. birçok kronik hastalığa yol açabileceğini ortaya koymuştur. Günlük ihtiyacın üzerindeki kırmızı et tüketiminin pankreas ve prostat kanseri riskini artırdığı bildirilmiştir. Yine başka bir çalışmada haftada dört ya da daha fazla sığır eti tüketenlerin tüketmeyenlere göre 2 kat daha fazla mide kanserine yakalanma riskini artırdığını bulmuşlardır.


Mangalda pişirilen etlere dikkat!


Tütsülenmiş veya ızgara/mangalda yüksek ateşte pişirilmiş kırmızı ette vücut için zararlı bileşikler olan polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAH) oluşur ve bu PAH’ların hücrelerde bulunan DNA’ya zarar verdiği ve mutasyona zorladığı tespit edilmiştir. Bu yüzden tütsülenmiş veya ızgara/mangalda yüksek ateşte pişirilmiş kırmızı etleri tüketirken dikkatli olmalı ve mümkün olan en az miktarda tüketmeye çalışmalıyız.