Prostat, idrar kesesinin hemen çıkışında bulunan, idrar borusunu çevreleyen bir salgı bezidir. Semen sıvısının bir kısmı prostatta bulunan salgı hücreleri tarafından üretilir. Prostat kanseri, bu salgı hücrelerinden gelişen bir kanser türüdür. Genel olarak dünyada erkeklerde üçüncü en sık görülen kanserdir. Tanı ve tedavide geç kalınan hastalarda ölümcül bir kanser türü olup erkeklerde kanserden ölümlerde 3. sırada yer almaktadır.

HER ERKEK BU RİSKİ TAŞIR

Prostat kanserine nelerin yol açtığını henüz tam olarak bilmiyoruz. Ancak, bazı risk faktörlerinden söz edebiliriz. Yaş, genetik miras ve etnik köken önemli risk belirleyicilerdir. Prostat kanseri görülme sıklığı yaş ile birlikte ciddi artış göstermektedir. Örneğin, 40 yaş altında son derece nadirdir, sadece 10 binde 1 oranında görülür. 60’lı yaşlara gelindiğinde, her 10 erkekten birinde prostat kanseri vardır. Aile öyküsü diğer önemli bir risk faktörü. Baba, abi veya kardeşte prostat kanseri varsa, risk en az 3 kat artmaktadır. Yeme içme alışkanlıkları, aşırı alkol tüketimi, sigara ve hormonlar da prostat kanseri riskini etkileyebilir. Bilinmesi gereken, her erkek az ya da çok prostat kanseri riski taşıdığıdır. 45-50 yaşından itibaren düzenli aralıklarla PSA (Prostat Spesifik Antijen) testi ve muayene yaptırmak, erken tanı ve tedavi şansını ciddi oranda artırmaktadır.

BAŞLANGIÇTA BELİRTİ VERMİYOR

Bazı hastalarda idrar yakınmaları ilk uyarı olabilir:

- Sık idrara çıkma

- Gece idrara çıkma

-  Kesikli işeme

- İdrarda zayıflama n Mesaneyi tam boşaltamama hissi. Ancak bu belirtiler prostat kanserine özgü olmayıp iyi huylu prostat büyümesinde de görebiliriz. İdrar bölgesinde ağrı ve idrara kan karışması hastalığın etrafa yayılmaya başladığının işareti olabilir. Kalça kemiklerinde, sırt, bel veya diğer bölgelerdeki ağrılar ise genellikle uzak metastaz göstergesidir. Ancak, prostat kanserinin başlangıç aşamasında hiç belirti vermeyebileceğini unutmamak gerekir.

İŞTE KORUNMA YOLLARI


Prostat kanseri riskinizi azaltmak için;
1-) Fazla kilolarınızdan kurtulun, sağlıklı beslenin.
2-) Fiziksel aktivitenizi artırın.
3-) Düzenli cinsel hayatınız olsun.
4-) Aşırı hayvansal gıdalardan kaçının.
5-) Alkol ve sigaradan uzak durun.
6-) Gereksiz hormon içeren ilaçlar almayın.


TEDAVİ YOLLARI NELERDİR?


Prostat kanserinde amacımız “gereksiz tedaviden kaçınmak” ve “gerekli tedaviye geç kalmamak”tır. Prostat kanseri çok farklı şekillerde karşımıza gelebilir. Hayat boyu hiç hastalık yapmayabileceği gibi bazen de çok hızlı ilerleyebilir veya ilk tanı koyulduğunda ileri evrede karşımıza gelebilir. Bunları ayırt etmek en kritik aşamadır. Erken yakalanan ve tedavi gereken hastalık için birçok başarılı tedavi seçeneğimiz bulunmaktadır. Ameliyat, radyoterapi veya bazı hastalarda sadece tümörlü kısmı tedavi ettiğimiz ablasyon gibi yöntemleri mevcut. Ameliyat sonrası idrar kaçırma ve cinsel fonksiyonları kaybetme korkusu haklı bir çekince nedeni. Yapılan büyük ölçekli çalışmalar gösteriyor ki, ameliyat başarısında en önemli konu cerrahın tecrübesi. Cerrahın deneyimi arttıkça başarı oranı yükselir. Robotik cerrahi, yeni teknoloji ile deneyimi birleştirme fırsatı vermektedir. Günümüzde yüksek oranda mükemmele yakın sonuçlar elde ediyoruz.