Sağlık Bakanlığı'nın 18 Nisan Pazar günü açıkladığı Covid-19 tablosuna göre dün 318 kişi hayatını kaybetti. Vefat sayısı ilk kez 300'ün üzerine çıktı ve yeni bir rekor kırıldı. Günlük vaka sayısı ise korkutan seviyede.

Bakanlığın verilerinin “gerçeği yansıtmadığını” söyleyen ve Türkiye’de salgın sürecinin başından itibaren 100 binin üzerinde Covid-19 kaynaklı ölüm gerçekleştiğini savunan İstanbul Tabip Odası (İTO) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Rukiye Eker Ömeroğlu, salgında yaşanan son durumu SÖZCÜ’ye değerlendirdi.

“BAKANLIĞIN AÇIKLADIĞI RAKAMLAR GERÇEĞİ YANSITMIYOR”

Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre vefat sayısının 1 Mart’ta 69 olduğuna, dünkü verilere göre ise bu sayının 318’e çıktığına dikkat çeken Ömeroğlu, hayatını kaybeden kişi sayısının 4.7 kat arttığını belirtti. Bakanlığın verilerinin “doğru olmadığını” söyleyen Ömeroğlu, “ Pazar günü bir çocuk hekimi vefat etti. Bu arkadaş, 8 Nisan’da PCR testi pozitif olarak hastaneye yattı, 10 gün içerisinde hayatını kaybetti. Dün eşiyle görüştük,  ‘doğal ölüm’ yazıldığını öğrendik. PCR testi pozitif çıktıktan ve hastaneye yattıktan 10 gün sonra ölen kişiye bile ‘doğal ölüm’ yazdırtıyorlar. Yani bakanlığın açıkladığı rakamlar kesinlikle gerçeği yansıtmıyor” şeklinde konuştu.

"KONGROLER ÇOK OLUMSUZ FAKTÖR OLDU"

İstatistikçi bir kişinin, nüfusun yüzde 58’ini oluşturan ve fazladan ölümlere ilişkin sayıları alabildiği belediyeler üzerinden yaptığı çalışmayla toplam ölüm sayısının 100 binin üzerinde çıktığının görüldüğünü dile getiren Ömeroğlu, “Vaka ve vefat sayılarının bu duruma gelmesinde kongreler çok olumsuz bir faktör oldu. Türkiye’nin her yerinden otobüslerle insanlar getiriyorsunuz, 20-30 bin kişiyi kapalı bir ortamda maskesiz ve sıkış tepiş oturtuyorsunuz… Sonra o insanları yine otobüslerle şehirlerine gönderiyorsunuz… Virüsün bütün Türkiye’ye yayılması için bundan daha iyi bir hizmet yapılabilir miydi?” diye sordu.

“CENAZE TÖRENLERİNE YÜZLERCE KİŞİ KATILDI…”

“Türkiye’nin her yerinden insanları kongreye getirtip, sonra o insanları Türkiye’nin her yerine, birbirinden virüs alışverişi yaptıktan sonra göndermek virüse yapılabilecek en büyük hizmetti” ifadelerini kullanan Ömeroğlu, “İnanılır gibi değil. 10-15 kişi bir araya gelip milletin, çok sevdiği insanların cenazesine katılmasına izin vermiyorlar; kendilerinin (hükümet yetkililerinin) katıldığı cenaze törenlerine yüzlerce kişi katıldı” dedi.

“ÇOK AMA ÇOK BÜYÜK HATALAR YAPILIYOR”

Bu durumun ortaya iki türlü sonuç çıkardığını söyleyen Ömeroğlu, şöyle devam etti:

“Bir tanesi somut olarak virüs alışverişini, bulaşmayı sağladı. Diğeri de halkın bu konudaki inancını değiştirdi. Yani virüse, pandemiye, ölebileceklerine inanmadılar. Dehşet bir sonuç verdi bu iş. Gerçekten çok ama çok büyük hatalar yapılıyor. Bu hataları, rakamları gizleyerek, rakamlarla oynayarak telafi etmeye çalışıyorlar ama mızrak çuvala sığmıyor.”

"BULAŞMASI İÇİN 1 DAKİKA YETİYOR"

İngiliz mutantının bulaştırıcılığının çok yüksek ve çok kolay olduğuna dikkat çeken Ömeroğlu, “Maskesiz iki insanın arasında bulaşması için 1 dakika yetiyor. Bu virüsün zaten bulaşma etkisi arttı, bir de bu şekilde kalabalıklarla virüse (bulaşmasına) çok kolaylık sağlandı. İstanbul’da geçen hafta vaka sayısı yüz binde 920 idi. Bu, pandeminin başından beri dünyadaki rakamlar içerisinde en yüksek rakamlara çıktı” dedi.

"YOĞUN BAKIM DOLDUKÇA ÖLÜM ORANLARI ARTIYOR"

Ömeroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sağlık sistemi çökme noktasına geldi, yoğun bakımlar tamamen dolu. Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı, (Prof. Dr. İsmail Cinel) ‘Ölüm oranları, yoğun bakım servisleri doldukça artıyor’ diyor. Hastayı yoğun bakıma getirmiş olmak, hastanın illaki kurtulacağı anlamına gelmiyor ki… Hasta sayısı fazlalığından dolayı daha çok ölüm oluyor. Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı, ‘Artık yoğun bakımlarda 65 yaş üzeri görmüyoruz. Eskiden yoğun bakımda hastalarımızın yaş ortalaması 70 gibiydi ama şimdi bu sayı 35-55 yaş aralığına düştü’ dedi.”

"KAPANMA PANDEMİYİ SIFIRLAMAYACAK AMA..."

Tam kapanmaya ihtiyaç olduğunu vurgulayan Ömeroğlu, “Bu kapanma pandemiyi sıfırlamayacak ama sağlık sisteminin üzerindeki yükü azaltmak lazım. Vaka sayılarını azaltmak, sonra da akılcı tedbirlerle, daha kontrollü ve kademeli bir açılma yaparak bu işi yönetmek lazım. Pandeminin başından beri bu hükümetin yaptığı en önemli hatalardan bir tanesi, kapanmalardan sonra kontrolsüz, kademesiz açılmalar oldu. Birden bire açtılar her şeyi” ifadelerini kullandı.

“MUTLAKA TAM KAPANMA VE KONTROLLÜ AÇILMA”

Ömeroğlu, atılması gereken acil adımları ise şöyle sıraladı: “Mutlaka tam kapanma ve kontrollü bir açılma. Çok hızlı bir aşılama. Çok fazla test yapılması. Sistematik filyasyon. Şehirlerarası seyahatin yasaklanması.”