Dünya uzun bir süredir COVID-19’la mücadele ediyor. Geçen yıl büyük bir umutla beklenen aşılar konusunda bu yıl kafa karışıklığı yaşanıyor. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Yönetim Kurulu ortaklaşa “COVID-19 aşıları ve merak edilenler” başlıklı bir kitapçık hazırladı. Aşı konusunda toplumun tüm kesimlerinin kafasını karıştıran en temel sorular ve bunların bilimsel karşılıkları kitapçıkta toplandı. Kitapçığın sunumunda ise şöyle denildi:



İSTENİLENİN ALTINDA

“Aşının bulunması ve bazı ülkelerde hızla uygulanması, vaka sayılarının düşmesinde önemli bir etmendir. Vaka sayılarındaki düşüş, toplumların gündelik hayatını da her anlamıyla rahatlatacaktır ve mevcut koşullarda aşı bunu sağlayabilecek en önemli araç. Bu şartlar altında dünya nüfusunun yüzde 40-70’i bağışık olmadan pandeminin bitmesi mümkün görünmüyor. Aşı olmazsa bu salgının daha yıllarca süreceği, virüsle karşılaşan nüfusun en az yüzde 1-3’ünün; duyarlı grupların yüzde 10-30 kadarının ölebileceği belirtilmektedir. Ayrıca virüs insanlar arasında yayıldıkça, daha bulaşıcı olan ve doğal bağışıklıktan kaçabilen varyantlar ortaya çıkmaktadır. Hızla ve kritik eşikte bağışıklık geliştirecek aşılama yapmak, okulsuzluk, açlık, işsizlik gibi ağır hasarlar nedeniyle de zorunludur. Bu salgının durdurulabilmesi için hesaplanan kritik eşik, nüfusun yüzde 75’inin aşılanmasıdır. Türkiye için, en az 60-70 milyon kişinin çift doz aşılanmış olması gerekmektedir. Fakat aşılama oranları ve aşılama hızı ülkenin her yerinde aynı ya da benzer seviyelerde olmadığı gibi çift doz aşılı olanların sayısı istenilen orandan çok uzaktadır.” Kitapçıkta sıkça sorulan sorular şöyle yanıtlandı.



SORULARA YANIT

- COVID aşıları neden hızlı bulundu?
Son 10 yılda, EBOLA, MERS gibi salgınlar için yapılan aşı çalışmaları ve gelişen aşı teknolojisi, bu konudaki adımların hızla atılmasını sağladı. COVID aşıları geliştirilirken daha önce başka alanlarda çalışılmış olan bazı teknolojiler kullanıldı.

- Acil kullanım onayı ne demek?

Bu kullanım onayı, salgınlarla ilişkili süreçler ve öngörüler nedeniyle, Amerika’daki Gıda ve İlaç Düzenleme Kuruluşu Food and Drug Administration (FDA) tarafından 2013’te halk sağlığı tehdidi için kullanılmak üzere yürürlüğe sokulmuştu. Onay kullanım koşulu, “Etkililik, Kalite ve Güvenlilik Verilerinin Sağlanması Durumunda” olarak belirtilmektedir. COVID aşıları için bu onay şartı; yüzde 50 ve üzerinde etkinlik ve en az 3000 gönüllüde yan etki verisi olarak konuldu. Kullanım onayı olan tüm aşıların, bu koşullara uygun olarak sürdürdükleri ve tamamladıkları Faz-3 çalışmalarının yayımlanmış verileri herkesin ulaşabileceği şekilde mevcuttur.


AŞI SİZE HASTALIK BULAŞTIRMAZ


- mRNA aşıları ve ölü aşı kavramı ne anlama gelir?


COVID-19 için onay almış, Faz-3 çalışmalarını sürdüren hiçbir aşıda virüsün kendisi bulunmuyor. İnaktif aşılarda, etkisiz hale getirilmiş virüs kullanılıyor. Diğerlerinde virüsün bağışıklığı uyaran hedef yüzey proteini, mRNA gibi sentetik moleküller tarafından veya bir vektöre yüklenmiş DNA tarafından üretiliyor.

- Yan etkileri var mı?

En sık görülen yan etki kısa süreli kol ağrısıdır. Ateş, halsizlik, kas ağrıları, bulantı, baş ağrısı, aşılanan tarafta lenf bezinde şişme gibi yan etkiler, ilk bir-üç gün içinde ortaya çıkar. 2.5 milyardan fazla kişiye uygulanan bu aşılarda endişe uyandıran yan etki gözlenmemiştir. Ama COVID geçirildiğinde oluşacak yan etkiler hayatı tehdit eden boyuta ulaşabilmektedir.

- Pıhtılaşma bozuklukları ve miyokardit (Kalbin kas tabakasının iltihabı) yapar mı?

Bazı vektör aşıları (Oxford AZ ve Johnson & Johnson ) ile ilişkilendirilen pıhtılaşma problemi 1 milyon kişiden sadece bir kişide görülmektedir. Ergenlerdeki aşılamada karşılaşılan miyokardit ilişkisi kesinlik kazanmamış olmakla birlikte, bir milyon dozda 16 vaka olarak rapor edilmiştir. COVID sırasında miyokardit gelişme riskiyse yüz bin kişide 22’dir. Hastalık geçirilmesi durumunda miyokardit oluşma riski aşı sonrası oluşma riskinden 14 kat daha fazladır.

Aşı öncesi ya da sonrasında antikora baktırmaya gerek yok


- Aşılar kısırlık yapar mı?

Hayır. Yapılan bir çalışma, erkeklerde aşılanmanın semen (sperm) kalitesine olumsuz bir etkisi olmadığını, hatta olumlu bazı etkiler gözlendiğini ortaya koyuyor.

- Aşılar elektromanyetik alan yaratır mı?

Hayır. Hiçbir COVID aşısının içeriğinde elektromanyetik alan yaratacak bir element bulunmuyor.

- Hastalık geçirdim, aşılanmalı mıyım?

Evet. Doğal enfeksiyona bağlı bağışıklığın süresinin, en az üç-altı ay olduğu düşünülmekle birlikte tam olarak ne kadar sürebileceği bilinmiyor. Aşı ile oluşan güçlü bağışıklık tepkisinin daha uzun süreli olacağı öngörülüyor. Hastalık ile ilişkili “izolasyon” süreci bittiğinde hemen aşılanmanızda bir sakınca bulunmuyor. Ancak üç aydan önce tekrar yakalanma riski olmadığından, aşılanmak için üç ay beklemenin bir sakıncası yoktur.

Türkiye’de aşılama istenen düzeye ulaşmadı.


- Hastalığı geçiriyorken aşılanabilir miyim?

İyileşene kadar aşılanmayı ertelemelisiniz. Ama hasta olduğunuzu bilmeden aşılanmış olmanız risk taşımıyor çünkü mRNA aşılarının çalışmalarında, belirtisiz hasta olanlar dışlanmamış, aşı etki ve güvenliği açısından bir soruna yol açmamıştır.

- COVID-19 hastasıyla temasım oldu, aşılanabilir miyim?

Aşılanmak, bu temastan kaynaklı olarak hasta olmanızı engellemez. Aşılanmak için karantina sürenizin bitimini beklemeniz önerilir.

- İlk doz aşımı olduktan sonra COVID oldum, nasıl devam etmeliyim?

İyileşene kadar bekleyip ikinci doz aşınızı olun.

- COVID-19 aşıları ile diğer aşıları birlikte yapılabilir mi?

Evet. Daha önce, diğer aşılarla COVID aşısı arasında 14 gün aralık, yan etkiler karışmasın diye önerilmişti. Ancak artık buna gerek olmadığı düşünülüyor.

- Farklı COVID aşıları ile aşılanabilir miyim?

Mümkünse iki dozdan oluşan aşılama şeması aynı aşı ile tamamlanmalı. Ancak, ilk doz sonrası anafilaksi gibi bir sakınca ya da seyahat nedeniyle farklı aşıların bulunduğu ülkelerde bulunmak gibi zorunluluklar nedeniyle, iki aşı arasında 28 gün olmak şartıyla farklı iki aşı yapılabilir.

- Aşılama öncesi ve sonrası antikor baktırmak gerekli midir?

Hayır. Antikorunuzun pozitif olması, aşı olmanıza engel değildir ve buna rağmen aşılanmanız önerilir. Hangi antikor düzeyinin koruyucu olduğu konusunda bir standart olmadığı için antikor baktırmaya aşı sonrasında da gerek yoktur.

- mRNA aşıları yüz dolgularını etkiler mi?

Nadiren, yüz dolguları olanlarda dolgu bölgesinde şişlik gözlenmiştir. Ancak geçicidir ve tedavi ile iyileşir.

- Aşı öncesi ve sonrası alkol almak sakıncalı mı?

Aşı cevaplarını azaltabileceği biliniyor. Ancak aşı öncesi ya da sonrası makul dozda alkol alımının aşı etkinliği üzerine negatif etkisi bulunmuyor.

- Sigara kullanmak aşıya olan yanıtı azaltır mı?

Tütün, aşı ile sağlanacak korumanın etkinliğini azaltabiliyor. Ancak bu durum, tekrar içilmemek koşuluyla son sigara içiminden 20 dakika sonra geriye dönmektedir.

Aşılanmaya engel tek durum, herhangi bir aşının ilk dozundan sonra dakikalar içinde ortaya çıkan ve müdahale gerektiren ani tip alerji.

mRNA aşıları genetiğinizi değiştirmez


- Aşıların uzun dönemli yan etkileri nelerdir?

Aşı yan etkileri en sık ilk 48 saat ve daha sonrada iki-dört hafta içinde ortaya çıkar. Onay kurumları, son gönüllünün son dozundan sonra iki ay beklemeyi yeterli bulmuştur. İlk aşı uygulaması 8 Aralık 2020, ilk gönüllü aşılanmasının Mart 2020. Bir yılı aşkın sürede olumsuz ve endişe veren yan etki gözlemlenmedi.

- mRNA aşıları genetiğimi değiştirebilir mi?

Hayır. mRNA her gün işlevsel proteinleri kodlamak için milyonlarca kez doğal olarak yaptığımız ve işlevini yapınca dakikalar içinde yok olan genetik bir moleküldür. Aşı için kullanılan mRNA saatler ve en fazla günler içinde yok edilmektedir. mRNA’nın hücre çekirdeğimizdeki DNA’ya geri dönebilmesi de zaten biyolojik olarak mümkün değildir.