Türkiye, 1993 doğumlu, AKP büro çalışanı Kürşat Ayvatoğlu’nu lüks yaşamını ve uyuşturucu kullanırken kamuoyuna yansıyan görüntülerini konuşuyor. Çünkü... “Değirmenin suyu nereden geliyor” sorusuna yanıt yok! Ayvatoğlu ‘zenginliğin’ sembolü oldu! Peki ya genç köylüler? Onların durumu ne?

Tarih 13 Aralık 2018...

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından gerçekleştirilen İkinci 100 Günlük Eylem Planı Tanıtım Toplantısı’nda çiftçilere yönelik müjdeler de vardı: “Genç Çiftçi Projelerinin Desteklenmesi Programı kapsamında 2 bin 250 genç çiftçiye 30’ar bin lira hibe desteği verilecek...” Bu projenin amacı, gençleri tarımsal üretimde tutabilmekti. Tarım Bakanlığı bütçesinden 40 yaş altı köylerde yaşayan ve tarımsal üretim yapmak isteyen gençlere kullandırılan bir destekleme ödemesi olarak 2016’da başlatıldı.

CHP’li Okan Gaytancıoğlu, köylünün sorunlarıyla ilgileniyor.


GENCİ KÖYDE TUTMAK

Peki Genç Çiftçi Projesi’nde son durum ne? CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, köylünün sorunlarını yerinde takip eden siyasetçilerden. Gaytancıoğlu, “Çözüm gençleri köyde tutmak, üretimi cazip hale getirmek iken AKP’nin bu yönde politikalarının çok yetersiz olduğu görülmekte. Büyük umutlarla tanıtılan Genç Çiftçi Projesi kırsaldaki gençleri tarımda tutamadı” dedi.

KAYNAKLAR YETERSİZ

Bu proje neden tutmadı? CHP’li Gaytancıoğlu şu bilgileri verdi: “Genç Çiftçi Projesi doğru kullanıldığında Türkiye tarımı için kurtarıcı olabilecekken, uygulamaya geçtiği 2016’dan sonraki pratiğe bakıldığında amacı doğrultusunda kullanılamadığı anlaşılmakta. Çünkü Tarım Bakanlığı projeyi düşük bütçeler ve az finansman ile uyguladı. Kırsaldaki gençleri tarımsal üretime teşvik etmek, gençleri üretici yapmak aslında çok kolaydır. Önemli olan destekleme miktarlarını doğru tespit etmek ve doğru yöntemlerle kırsalda üretimi sağlayabilmek. Gençleri köyde tutmak için ciddi bir kaynak ayırmak gerekiyor. Genç Çiftçi Projesi’nin uygulandığı dönemde AKP’nin ayırdığı kaynak ise çok yetersizdi. Nitekim 2016-2018 yıllarında 450-500 milyon TL gibi az bir kaynak ayrılmış ancak 2019’dan sonra proje uygulanmadı.”

Peki... Projede sorun neydi?

Doğrudan para yardımı yok


Okan Gaytancıoğlu, “Genç çiftçi projesinin uygulamasında 40 yaşına kadar olan 15 bin gence 30’ar bin TL hibe vererek istihdam yaratılması uygun görüldü. Ayrıca, bu hibenin nakdi olarak ödenmeyerek ayni yardımlar yani ‘Doğrudan parasal olmayan; ürün ya da hizmet olarak sağlanan yardım’ şeklinde yapılması, genç çiftçiler üzerinde olumsuz etki yaratmıştır” dedi ve devam etti: “Bu konuda bir başka sorun ise 30 bin lira hibeyi hak edenlerde görülmüştür. Başvurularda çiftçilerin daha önceden bir sosyal güvenlik kurumuna üye olmamaları ön koşulu bulunmakta. Başvurusu kabul edilen çiftçinin sosyal güvenlik kurumuna kayıt olması gerekmekte. Bu da çiftçinin ayda en az bin 150 TL Bağ-Kur primi ödemesi anlamına gelmektedir. Bu da projenin köyde kalmayı teşvik edecek bir proje olmaktan uzak bir destekleme olduğunu göstermekte.”

‘GENCİN CEBİNDEN PARA ÇIKTI’

Gençlerin projeden uzak durmasının esas nedenini de Gaytancıoğlu şu cümlelerle anlattı: “Hibe karşılığı genç çiftçilere büyükbaş hayvan, koyun, keçi, arı kovanı, meyve fidanı vb. dağıtılması ve bu materyalin mutlaka sigortalanması öngörüldü. Örneğin büyükbaş süt hayvanı için başvuran bir üretici, 4 adet hayvanı aldı ancak bu hayvanları sigortalamak için 1000 TL civarında bir sigorta primi ödemesi yaptı. Bunun dışında hibe almaya hak kazanan genç çiftçi, nakit olarak yüzde 8 KDV’yi ödemek zorunda kaldı. Bu da iki bin 400 TL’nin cebinden çıkması anlamına gelmektedir. Kısacası nakdi değil de ayni olarak verilen 30 bin TL’lik hibenin nakdi olarak 3-4 bin TL’si genç çiftçiden nakit olarak alınmakta, bu da projesinin başarısız olmasına bir etken olmakta.”

Peki çözüm ne?

Gençler köyde nasıl kalır?


Önce tespit: AKP’li yılların başında yüzde 22’lerdeki tarımsal nüfus 2020’de yüzde  7’lere kadar geriledi, köyden kente göç arttı. Örneğin İstanbul’un nüfusu 2002’de 10 milyon iken 2020’de 16 milyonu geçti. Türkiye’de, köylerde yaşayan nüfus yaşlandı. Köylerde yaş ortalaması 55 civarında. Gençler çiftçilik yapmak, hayvan bakmak, hayvan yetiştirmek istemiyor. Çünkü tarımsal üretim, gelir yönünden cazip değil. Girdi fiyatları sürekli artarken, ürün fiyatları sürekli yerinde saymakta.

KÖYDE, SİGORTALI İŞÇİ

CHP’li Okan Gaytancıoğlu’na göre gençlerin en önemli sorunu, sigortalı bir işte çalışmak ve sigortasının düzenli olarak ödenmesi: “Kırsalda gençleri tutabilmek için devletin belirli bir yaşa kadar SGK primlerini ödemesi gerekiyor. Sigorta priminin ödenmesi için de ön koşul, gençlerin köyde kalarak üretim yapmalarını sağlamak. Gençlerin köyde kalıp, kendi işlerinde çalışarak sigortalı işçi olmaları aslında mümkün. 2020 yılı verilerine göre 1 kişiye istihdam yaratmanın maliyeti 652 bin TL. Kırsalda kalıp üretim yapmak isteyen 1 gencin SGK priminin aylık 1150 TL, yıllık 14 bin TL olduğu kabul edilirse, genç nüfusun köyünde kalarak istihdam edilmesi çok kolay.  Hatta gençlerin askerliğini tamamladıktan sonra yani 21 yaşından 30 yaşına kadar tarımsal üretimde kalmak koşuluyla SGK priminin devlet tarafından karşılanması çıkartılacak bir yasa ile mümkün.”

SONUÇ: Köylerinde kalıp üretim yapmalarını daha da cazip hale getirmek için SGK primi devlet tarafından karşılanan genç çiftçilerin Ziraat Bankası’ndan alacakları kredilerin faizi de normal tarımsal kredi faizlerinin yarısı olarak uygulanırsa köylerde kalmak ve üretim yapmak gençler için cazip olabilir.