Kapatılsın... Kapatılmalı... 6 milyon oy... Kapatılmamalı... Terörle arasına mesafe koysun... Daha da çoğaltabiliriz bu cümleleri... Evet, HDP’den bahsediyorum! Anayasa Mahkemesi, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kapatılması istemini içeren iddianameyi 2 Haziran 2021’de kabul etti ve süreç başladı. Ancak... 2023 seçimlerine doğru giderken 6 milyon oya sahip bir partinin ‘kilit’ rol oynadığı son 15 günde bir kez daha ortaya çıktı! Aslında bugün son 15 gün içinde yaşanan trafiği anlatacaktım ama... (Başka bir güne bıraktım)

İlk önce son açıklamalarla başlayalım...

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, belgesel yapımcısı Günel Cantak’ın “Bay Kemal ve İttifakları” belgeselinin ilk bölümünde, “... Devlet dediğiniz kurum gayrimeşru bir organla muhatap olmaz. Erdoğan bunu yaptı. Devleti, İmralı (Öcalan) ile muhatap kıldı. Mesela, İmralı meşru bir organ değil. Meşru organ kimdir? HDP’yi meşru organ olarak görebiliriz” dedi.

Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamasına eski HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Twitter hesabından yaptığı açıklamayla yanıt verdi: “Unutulmaması gereken şey demokratik çözümün adresi ve asıl muhatabı İmralı’dır.”

Sonuçta CHP, yasal HDP ve Meclis’i adres gösteriyor, yasal HDP ise terör örgütünün muhatap alınmasını istiyor! HDP’nin bu tavrını “Sezai Temelli’nin şahsi fikri” diye okumak mümkün mü?

22 soru 22 cevap


Önce durum tespiti yapalım...

6 Eylül 2021... 
CHP Genel Başkan
Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı başkanlığındaki heyet, Irak’ın kuzeyinde Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani ile Erbil’de bir araya geldi. 5 Eylül’de de IKBY Başbakanı Mesrur Barzani ve Kürdistan Demokrat Partisi Başkanı Mesut Barzani ile buluşma gerçekleşti. IKBY Başkanlık ofisinden yapılan açıklamada Barzani’nin ziyareti, “CHP’nin yeni siyaseti” olarak yorumladığı ifade edildi. Salıcı, ziyaretin ardından verdiği röportajlarda şu vurguyu yaptı: Çözüm yeri Meclis! Nasıl mı?

18 Eylül 2021... 
Oğuz Kaan Salıcı, gazeteduvar’a konuştu: “... Çözüm sürecinde hazırladığımız 22 Soru 22 Cevap başlıklı bir metnimiz var ve bu metin partimizin politik metnine dönüşmüş durumda. Biz o önerilerimizin arkasındayız.” İşte tam da bu noktada altı yıl öncesine dönelim... CHP İstanbul Milletvekeli Sezgin Tanrıkulu, 4 Haziran 2015’te 22 soru 22 cevapla CHP’nin Kürt sorununa bakışını ve çözüm önerilerini anlattı.

“... CHP, Kürt sorununun çözümünün toplumsal mutabakattan geçtiğine inandığı için, çözüm sürecinin salt İmralı görüşmelerine endekslenmesini sağlıklı bulmamaktadır. CHP, şu anda AKP kontrolünde yürütülen İmralı görüşmelerinin, sorunu çözmekten ziyade daha da derinleştirdiğine; toplumda sürece ilişkin kuşkuları artırdığına dikkat çekmektedir. Sorunun boyutları ve çözüm yolları artık bellidir. O halde yapılması gereken Meclis zemininde, meşru aktörlerle bu çözüm yollarını açacak yasal-anayasal düzenlemelere girişmektir. Bu esnada çeşitli diplomatik, siyasi görüşmelerin yürütülmesi, Meclis’ten rol çalmadığı sürece yapılabilir.”

Soruyu bir kez daha soralım: HDP’nin bu tavrını “Sezai Temelli’nin şahsi fikri” diye okumak mümkün mü? Yani asıl adresin İmralı/Öcalan olduğu vurgusu CHP’ye karşı bir hamle değil mi?

AKP, HDP’yi davet ederse


HDP’nin Eş Genel Başkanı Pervin Buldan da Sezai Temelli’den farklı düşünmüyor. Örneğin...

18 Eylül 2021... 
Pervin Buldan, Yeni Yaşam Gazetesi’ne konuştu: “Kürt sorununun çözülmesi için de
muhataplarının esas alınması gerekiyor. Muhataplar dediğimiz kimdir? İmralı’da Sayın Öcalan’dır. Sayın Öcalan’ın bu konuda yani Kürt meselesinin çözümünde muhatap olarak alınması elzemdir. Yine diğer siyasi partilerin de Kürt sorununun çözümü konusundaki duruşlarını, bu konudaki samimiyetlerini ortaya koymalarının tam da zamanı. İşte başka kesimleri ziyaret edip Kürt sorununda muhatap arayanlar, İmralı’da
Sayın Öcalan’a uygulanan tecridi görmek zorundadır.”

Geldik mi yine “Çözüm yeri İmralı” politikasına... Peki... AKP, “Biz zaten İmralı ve Öcalan’la görüşüyoruz. Siz de adres olarak İmralı dediniz. O zaman buyurun görüşün, görüşelim” derse... HDP ne yanıt verecek?

SONUÇ: CHP, elinde silahı olmayan HDP’yi ve Meclis’i adres gösterirken, HDP’nin Öcalan’ı adres göstermesi akla yatkın bir çizgi değil. Devam edeceğiz...