“... 1950- 60’lardan kalma İstanbul fotoğraflarım olmasa, o eski günler, bugün unutulmuş olacaktı...” Usta fotoğraf sanatçısı Ara Güler, bir fotoğraf karesinin ne anlama geldiğini 13 Aralık 2012’de bu cümleyle anlattı...

Bir fotoğraf karesi...



Üç gündür karşımda duruyor!

Bakıyorum, anlamaya çalışıyorum.

İki el sıkı sıkı birbirine sarılmış...

Birinin yüzü gülüyor diğeri biraz daha düşünceli...

Birisi çizgili, diğeri düz kırmızı kravatla objektif karşısına geçmiş... Arkada Cumhurbaşkanlığı forsu var... Cumhurbaşkanlığı forsundaki 16 yıldız, tarihteki 16 büyük Türk imparatorluğunu, ortadaki güneş ise Türkiye Cumhuriyeti’ni simgeler.

Ve o fotoğrafın altında, 23 Nisan 2021 tarihinde, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından yapılmış açıklamayı okuyorum: “...Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Liderler, ikili ilişkilerin stratejik doğası ve karşılıklı çıkar ilişkileri temelinde iş birliğinin genişletilmesi amacıyla birlikte çalışmanın önemi hususunda mutabık kaldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ’nün ABD’deki varlığı ve ABD’nin Suriye’de PKK/PYD terör örgütüne verdiği destek gibi konuların çözüme kavuşturulmasının, Türk-Amerikan ilişkilerinin daha ileri seviyelere taşınması için önemli olduğunu ifade etti. İki lider, haziran ayında düzenlenecek NATO Liderler Zirvesi’nin marjında görüşme konusunda anlaşmaya vardı...”

Bir fotoğraf karesi her şeyi anlatır! Ara Güler ne demişti: “...1950-60’lardan kalma İstanbul fotoğraflarım olmasa, o eski günler, bugün unutulmuş olacaktı...”

ABD ile iş birliği mi?


23 Nisan’da yapılan telefon görüşmesinden bir gün sonra... Akşama doğru ABD Başkanı Biden, 24 Nisan’da, “Amerikan halkı, 106 yıl önce bugün başlayan soykırımda ölen tüm Ermenileri onurlandırıyor” dedi.

Peki o fotoğraf karesi yerinde duruyor mu? Duruyor... Fotoğrafın altında yer alan metni bir kez daha okuyorum: “... Liderler (Erdoğan-Biden), ikili ilişkilerin stratejik doğası ve karşılıklı çıkar ilişkileri temelinde iş birliğinin genişletilmesi amacıyla birlikte çalışmanın önemi hususunda mutabık kaldı...”

Açıklamada yer alan, iş birliğinin genişletileceği konu ya da konular nedir? İkili ilişkilerin stratejik doğasında ne var? Karşılıklı çıkarlar neler?

Sonra, Biden’ın sözde ‘soykırım’ açıklamasına dönüyorum: “...24 Nisan 1915’ten itibaren Konstantinopolis’teki Ermeni aydınları ve cemaat liderlerinin Osmanlı yetkilileri tarafından tutuklanmasıyla bir buçuk milyon Ermeni tehcir edildi, katledildi veya bir imha kampanyasıyla ölüme yürüdü...”

Üç gündür duran fotoğraf canımı acıtıyor! Ya sizin?


O fotoğraf sadece SÖZCÜ’de


Bir fotoğraf karesi daha... Erdoğan ile Biden’ın telefonda konuştuğu 23 Nisan gün yayımlandı. Fotoğraf, 22 Nisan günü çekildi. 25 Nisan günü de sadece SÖZCÜ Gazetesi’nde vardı. Fotoğrafın altında yayımlanan haberi dikkatlice okuyalım: “Amerikan askerleri PKK’nın eğitim kampını ziyaret etti. ABD, terör örgütü PKK/YPG ile iş birliğinde hız kesmiyor. ABD’nin Suriye’de terör örgütünün işgal ettiği bölgelere konuşlandırdığı askerler, PKK/YPG’nin eğitim kampını ziyaret etti. Ziyaretin fotoğrafları Amerikan Savunma Bakanlığı (Pentagon) tarafından yayınlandı. Açıklamada, ziyareti gerçekleştiren ABD askerlerinin bağlı olduğu Özel Operasyonlar Ortak Görev Gücü’nün ‘ortağımız’ diye nitelediği terör örgütü ile birlikte çalışmaya devam edeceği vurgulandı...” (SÖZCÜ Gazetesi/25 Nisan 2021/Sayfa 10)

Tarih 20 Ocak 2021...

ABD Senatosu’nun Dış İlişkiler Komitesi’nde konuşan Dışişleri Bakanı Antony Blinken (yemin etmeden önce yaptığı konuşmasında) “Stratejik, daha doğrusu sözde stratejik bir partnerinizin Rusya’daki en büyük stratejik rakiplerinizle aynı çizgide olması fikri kabul edilemez” dedi!

Evet... Durum tam da bu! ‘Sözde stratejik partner’ tespiti, ağızdan kaçmadı... Bilinçli! Sen kabul et ya da etme. ABD seni böyle görüyor! Çünkü... ABD’nin stratejik ortağı “PKK/YPG”...

SONUÇ: İki fotoğraf karesine aynı anda bakıyorum ve beynimde “Yankee go home” sloganı yankılanıyor! 23 Nisan’da, Pentagon’un yayımladığı fotoğrafların hepsini yarın sizlerle paylaşacağım. Sadece SÖZCÜ’de okuyacaksınız!