Dün sabah Odatv’nin haberiyle güne başladım... Çünkü... Bu haber beni de yakından ilgilendiriyordu! Bu haber, ABD destekli Fetullah kalkışmasının yaşandığı 15 Temmuz 2016’dan sonra Türkiye’nin son 50 yılda nasıl kuşatıldığının fotoğrafıydı... Odatv’nin haberini okuyalım: “... FETÖ yöneticilerinin örgüt üyeleriyle iletişim kurma yöntemlerinden biri de ankesörlü telefon hatları üzerinden oluyordu. Sistemin ortaya çıkmasıyla örgüt bağlantılı kriptolar da açığa çıktı. Bu FETÖ’ye karşı verilen mücadeleyi de büyük ölçüde ilerletti. Bu bilgiyi neden mi veriyoruz... Anlatalım... Odatv çok önemli bir belgeye ulaştı. Belgeye göre büyük bir ilin başsavcısının adına kayıtlı telefon hattı ‘ankesörlü ardışık aramaya’ takıldı. Ardışık aramaları gösteren belgede başsavcının adına kayıtlı olan hattın 22 Temmuz 2016’da yani darbe girişiminden bir hafta sonra Ankara’daki bir büfenin telefonundan iki kez arandığı tespit edildi. Aynı gün yapılan iki görüşmenin 56’şar saniye olduğu görüldü...”



Soru şu: Kim bu BAŞSAVCI?

Bu haberi okuyunca aklıma bir açıklama geldi.

Tarih 24 Ocak 2020... Hakimler ve Savcı Kurulu (HSK) Başkanvekili Mehmet Yılmaz tarafından devletin resmi haber ajansı Anadolu Ajansı’na şu açıklama yapıldı: “... Şu anda 400 hakim savcı ile ilgili devam eden dosya var. Bu soruşturma adalet müfettişlerimizin elinde aynı titizlikle inceleniyor...”

İşte dün Odatv’de yayımlanan haberin ipuçları! O dönem HSK Başkanvekili Mehmet Yılmaz da 400 hakim ve savcıyı incelediklerini açıklamış.

Biraz daha geriye gidelim.

1500 hakim ve savcıya soruşturma


Tarih 21 Mart 2019...

Fetullah’la mücadelenin kalesi olan SÖZCÜ Gazetesi’nin manşetinde benim imzam var: “1500 hakim ve savcıya ankesör soruşturması!” SÖZCÜ’nün ses getiren manşetini okuyalım: “...15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminde iki yıl sonra savcılıklar, Fetullahçı Terör Örgütü’nün TSK’daki kripto yapılanmasını ortaya çıkaran ankesör soruşturmasına başladı. Örgütün, TSK’daki binlerde üyesini araştırdı, operasyon yaptı... Örgütün, TSK’nın yanı sıra savunma, emniyet ve yargıda kritik konumda bulunan ve ‘mahrem’ olarak nitelendirilen kripto elemanlarını da ankesörlü/sabit hatlardan aradığı tespit edildi. 4 Yargıtay üyesi ve bin 500’e yakın hakim-savcının soruşturulduğu öğrenildi...”

Bitmedi...

Görev Adalet Bakanı Gül’de!


Tarih 19 Eylül 2019...

Balyoz kumpasını yaşamış emekli Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok, SÖZCÜ’de şu açıklamayı yapmıştı: “... Yargı’da halen 2 bin 221 hakim ve savcı ya FETÖ’cü ya da FETÖ destekçisi!..”

O gün konuştuğum Üçok şu cümleleri kurmuştu:

... Sayın Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e seslenmek istiyorum: Siz 2014 yılında yapılan Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) seçimlerinde FETÖ üyesi hakim ve savcıların Türk yargısı için ne kadar büyük bir tehlike olduğunu görmüş ve bu ucube yapıyı adalet sistemimizden tasfiye etmek için Yargıda Birlik ile beraber mücadele etmiş birisisiniz. Sayın Gül, şimdi size düşen en önemli görev, Adalet Bakanı olarak o günlerin artıkları olan Kripto FETÖ’cüleri temizleyerek yarım kalan bu işi tamamlamaktır. Diğer yandan yeni adıyla Hakimler ve Savcılar Kurulu’na büyük bir görev düşmektedir. Türk Yargısının içerisindeki Kripto FETÖ’cüleri tespit ederek yargı önünde hesap vermelerini sağlamak onların boyunlarının borcudur.” Üçok şunları eklemişti: “Basında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nca bin 500 hakim-savcının ankesörlü telefon ile aranmaları nedeniyle soruşturma yürütüldüğü haberleri yer almıştır. İşte haberlere konu olan bin 500 kişi bu şekilde tespit edilmiş olan Yargıtay, Danıştay üyeleri ile adli ve idari yargı hakim ve savcılarıdır.”

Üçok, dün Odatv’nin gündeme getirdiği “Ankesör soruşturmasıyla” ilgili de iki yıl önce şu cümleleri kurmuştu:

“Tüm bu hakim savcıların isimleri MİT’e, Emniyet İstihbarat ve terör birimlerine bildirilmiştir... Her biri FETÖ abileri tarafından ankesörlü veya sabit telefonlardan aranmış olan ve savcılıklar tarafından isim isim bilinen bin 500 hakim ve savcı vardır. İşin aslı budur. Şimdi yapılması gereken –öyle yaptıklarını tahmin ediyorum- HSK tarafından, Türk adalet sistemi içerisinde halen fiilen görev yapan bu kişilerin isimleri MİT ve Emniyet’ten istenilerek haklarında FETÖ üyesi olmak suçundan derhal soruşturma izni verilmesidir.”

SONUÇ: İki yıl önce başlayan soruşturmanın bir noktaya geldiği ortaya çıktı. Şimdi görev HSK’da... Şimdi görev Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’de!

HATIRLATMA: Kritpo Fetullah’ı ortaya çıkaran SÖZCÜ Gazetesi ve Odatv... İki medya kurumu da bugün bir kesim tarafından hedef tahtasında. SÖZCÜ Gazetesi yöneticileri ve yazarları hakkında kriptoların başlattığı bir dava sürüyor. Odatv de 570 gündür kapalı!