İbn Haldun...

19 Mayıs 1332’de Tunus’ta doğdu...

Modern sosyolojinin kurucularından...

1375’te Cezayir’de, Kal’atu ibn Seleme adlı kalede Beni Arif kabilesinin himayesinde yaşadığı dönemde kaleme aldığı “Mukaddime”de şöyle dedi: “Bir iktidar ne zaman yıkılır? Beşinci evre, ölçüsüzlük ve israftır. Bu aşamada hanedan (iktidar) kendisinden öncekilerin birikimlerini sorumsuzca şatafat ve gösterişe harcar. Bunun yanı sıra en yakınındaki aile efradına da oldukça cömert davranır. Bu yüzden etrafına toplumun en karaktersiz, en kötü insanlarını çeker. Bunlara, liyakat sahibi olamadıkları için altından kalkamayacak görevler yükler, sorumluluklar verir. Kapılarını halka kapatır, insanlardan uzaklaştıkça söz dinlemez olur, etrafına etten duvar örer. İyileşme umudu tükendiği için kendi içine çökerek yıkılır.”

646 yıl önce... “Kapılarını halka kapatan”, “etrafına etten duvar ören” tespitini yapmış
İbn Haldun! Erdoğan acaba son günlerde yeniden “Mukaddime”yi mi okudu? Neden mi?

Metiner’in isyanı hangi bakana?


Tarih 20 Haziran 2021... Antalya’da açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, parti mensuplarına uyarıda bulundu. Erdoğan şu cümleleri kurdu: “Bu davanın mensupları birbiri aleyhine konuşmaz. Birbirimizin arkasından en ufak bir laf etmeyeceğiz. Bırakın gidenler gitsin, umursamayın.”

Tarih 18 Temmuz 2021... Erdoğan Erzurum’da konuştu: “Bizim siyasetimizde milletle inatlaşmak yok. Kibir, böbürlenme, vatandaşla arasına duvarlar örme bize yakışmaz. Hele millete rağmen hareket etme kesinlikle söz konusu olamaz. Bu harekette genel başkanın sorumluluğu ne kadar büyükse il başkanının, vekilin sorumluluğu da büyük...”

Tarih 20 Temmuz 2021... Yenişafak yazarı ve AKP eski milletvekili Mehmet Metiner, Erdoğan’ın Erzurum’da yaptığı konuşmayı analiz etti ve köşesinde şöyle dedi: “... AK Parti’de her düzeyde ciddi bir kibir-böbürlenme sorunu var... Milletin acil bir sorunu için şahsi cep telefonlarından aranıp not bırakıldığı halde tenezzül edip bir türlü dönüş yapmayan bakanlarımız ve yöneticilerimiz de var...”

Aslında AKP içerisinde uzun zamandır yaşanan rahatsızlığı dışa vurumu Erdoğan ve Metiner’in cümlelerinde gizli. Çünkü...

Yalansalar bile... Milli Görüş geleneğinden gelenler yani “1994 Ruhu”na dönüş isteyenler, güvenlikçi politikaları savunanlar, 2002’de kurulan partinin fabrika ayarlarına dönmesini isteyenler, yeniden açılım ve liberal ittifakı savunanlar kapalı kapılar ardında savaş veriyor! Erdoğan yoksa “Birbirimizin arkasından en ufak bir laf etmeyeceğiz” cümlesini kursun ki?  Ya da Mehmet Metiner, “Tenezzül edip bir türlü dönüş yapmayan bakanlarımız ve yöneticilerimiz de var” desin.

Kesin olan da şu: Ülkeyi 19 yıldır yöneten iktidar sorunun neden kaynakladığını biliyor. En iyi bilen de Erdoğan! Partinin tutkalı olan da o! Aklıma İbn Haldun Külliyesi’ni açılışı geldi...

İbn Haldun Külliyesi’nin açılışı geldi...

Mukaddime’yi yasaklatan kim?


Tarih 19 Ekim 2020... Erdoğan, İstanbul Başakşehir’de bulunan İbn Haldun Üniversitesi Külliyesi’nin açılış törenine katıldı ve şöyle konuştu: “... Hayatı Tunus, Cezayir, Fas, Endülüs, Mısır gibi coğrafyalarda ilimle, yöneticilikle geçen İbn Haldun bu tecrübelerini Mukaddime adıyla bildiğimiz eserinde insanlığın istifadesine sundu. İbn Haldun, izi kazınmak istenen bir medeniyetin devasa birikimidir. Bu millete en büyük zulmü bağrından çıktığı toplumun değerlerine düşman, yasakçı, baskıcı Jakobenler yapmıştır. Bu böyle bilinmelidir. İbn Haldun’un eserleri hak ettiği değeri görememiştir. Ibn Haldun adeta mahkum edilmiştir.”

Çok ilginç...

İbn Haldun’un Mukaddime’sini yasaklatan 2. Abdulhamit’ti. Çünkü... Haldun’un devlet anlayışından korkuyordu! Cumhuriyet ise İbn Haldun’u özgürleştirdi... Örneğin... Gladyo suikastına kurban giden Turan Dursun tarafından titizlikle incelendi ve halka sunuldu.

Unutmayın...

Bugün de İbn Haldun’a sahip çıkan yine Jakobenler!

(Not: İbn Haldun’u sadece AKP’liler değil siyaset yapan ya da ideali arayanlar tekrar tekrar okumalı. Kaynak Yayınları’ndan Turan Dursun çevirisiyle okumak en doğrusu...)