Sevgili okurlarım, bu iktidarla birlikte Recep Bey’i de bir konuda takdir etmek gerek!

Ne zaman zorda kalsalar, ne zaman paniğe kapılsalar ülke gündemini değiştirmenin bir yolunu buluyorlar.

Aslında, yukarıdaki cümlede ‘iktidar’ demek çok anlamlı değil...

Parti marti yok, tek şahıs var.

Yani ortalıkta sadece Recep Bey var demek gerek...

O ne isterse, o oluyor!

Peki gündem şimdi nasıl değişecek?

★★★

İşsizlik ve enflasyon giderek artıyor. Dayanılmaz boyutlara ulaştı.

Milyonlarca insanımız, bütün kesimler resmen kan ağlıyor.

Recep Bey’in bu konuda bir şeyler yapması gerekiyor ama elinde bu bozuk düzeni değiştirecek güç yok.

Örneğin işsizliği nasıl düzeltecek?

Partisini ve hükümeti falan zaten hiç saymıyorum. Bu konuda çaresiz olduğunu bu beyefendi hepimizden çok daha iyi biliyor.

★★★

Fiyat artışları onu çok zorluyor...

Ama bu konuda da çaresiz, durduramıyor.

21. yüzyılda dünyanın hiçbir ülkesinde fiyatlar öyle bağırıp çağırmakla, birilerine posta koymakla düzelmez.

Türkiye’de de hiç düzelmez.

Bu ülke geçmiş yıllarda fiyat artışlarını ve arada yapılan vurgunculuğu önlemek için nice önlemler aldı, yasalar çıkardı.

Milli Korunma kanunları çıkarıldı.

Fiyatlara narh koyma uygulamaları yapıldı...

Örneğin falanca malın fiyatı en çok şu kadar olabilir kuralları getirildi.

Ancak hiçbirinden sonuç almak mümkün olmadı.

★★★

Bu konuda tehditler de sökmez...

-“Yasal işlem yaparız haaa!..”

-“Pişman ederiz...”

Milletin karnı bu gibi palavralara tok.

Fiyatları polisiye önlemlerle, korkutarak düşürmek mümkün değildir.

Gidin çarşılarda etiketlere bakın, bunca posta koymaya ve tehdide karşın acaba hangi malın fiyatında düşme olmuş!

★★★

Ülke bu durumlara düştüğünde, bizimkilerin aklına sadece bir tek şey geliyor ve bu, değişmez kural oldu:

Gündemi değiştirip dikkatleri başta tarafa çekmek!

Şimdi durup dururken yeni bir icatlarını gün ışığına çıkardılar!..

Anayasayı değiştirmek!

Bu anayasanın dört dörtlük olduğunu, her şeyin mükemmel olduğunu iddia eden kimse zaten yok.

Şimdi hepimiz işi gücü bırakıp bu konuyu tartışmaya başlayacağız.

Her kafadan bir ses çıkacak...

★★★

Aynı zamanda partisinin genel başkanı olan cumhurbaşkanı, yaratmaya kalkıştığı bu anlamsız yeni gündem sonrasında yine bütün Türkiye’yi dolaşmaya, her gün medyada boy göstermeye, nutuklar atmaya başlayacak.

Sıkıysa katılmayın o tartışmalara!

Bugünkü anayasayı kendileri yapmıştı.

Demek ki 2010 ve 2017 yıllarında yaptıkları anayasa değişiklikleri yetersizmiş ve günümüzde çökmüş.

Kendileri yapıyorlar, sonra kendileri beğenmeyip bozuyorlar, yenisini istiyorlar!

Dedim ya, amaçları, Türk Milleti içine düşürüldüğü zor durumu unutsun ve dikkatler başka taraflara çekilsin.

Bu gerçeği bütün vatandaşlarımızın görmesi ve anlaması gerek.

Bu bir tuzaktır...

★★★

Erken seçime gitmek isteseler, bu da mümkün değildir ve yapamazlar.

Gerek Recep Bey ve gerekse partisinin oyları akıl almaz bir biçimde düşmeye devam ediyor.

O eski tatlı günler, geçmişteki balayı ortamı artık kalmadı!

Yapılacak bir erken seçimde çöküş yaşayacakları kesin.

18 yıl önce iktidara bu tatlı hayallerle gelmişlerdi. Örneğin özellikle savundukları “3 Y” olmayacaktı:

Yasaklar...Yoksulluk...Yolsuzluk.

Yasaklar her gün tepemizde. Polis devleti kuruldu.

Yoksulluk için bir şey söylemeye gerek yok. Milyonlarca insanımız için raflardaki fiyatlara, özellikle maaş ve ücretlere bir göz atmak yeterli.

Yolsuzluk derseniz, aman Allah!..Millet olarak 7’den 70’e her gün her konuda soyulduğumuzu bilmeyen mi kaldı!

Böyle bir ortamda bunların erken seçime gitmesi asla mümkün değildir.

★★★

O halde yapacakları tek şey, “Anayasayı yeniden tartışmanın zamanı artık geldi” deyip milyonlarca insanımızı yeni tartışmaların içine sürüklemek ve kendilerini bu yolla kurtarmaya çalışmaktır...

Çünkü getirip tepe tepe kullandıkları ve adına Başkanlık sistemi dedikleri tek adam rejimi çoktaan çöktü.

Anayasalar dokunulmaz metinler değildir, gerektiğinde değiştirmek elbette mümkündür...

Ama böyle ucuz oyunlarla, tek kişinin gündem değiştirme arzu ve iradesiyle değil.