Penaltı atmak sanattır. Topa vurmak için gelirken, kaleci çaresizdir. Hislerini ön planda tutar. Ama vuracağınız yeri kaleciye belli edersiniz, gol olmaz.

N’Koudou antrenmanda bile bu kadar kötü penaltı atamazdı bence. Son aylarda bu kadar kötü bir penaltı vuruşu görmedim. MAÇIN hemen başında Beşiktaş golü atsa inanılmaz rahatlardı.

Sezon bitimine yakın maç trafiğinde sakatlıklar normal olarak artmaya başladı. Oğuzhan erken sakatlandı. İyi başlayacak oyun, böyle aksiliklerle sıkıntıya girdi. Çünkü kapanan takımlar gol yemedikçe moral motivasyonları her geçen dakika yükselir. İşler zora girerken Kulusic kendi kalesine atınca Beşiktaş, soyunma odasına mutlu gitti. Kulusic, herhalde kariyerinin en talihsiz maçını dün akşam oynadı. İkinci devre Ankaragücü hücumu daha çok düşünürken, Rosier’in sert ortasını bir kez daha kendi ağlarına gönderen Kulusic, Hikmet Karaman’ın bütün hesaplarını altüst etti.

Ama Beşiktaş öne geçince, enteresan bir şekilde savunmaya ağırlık veriyor. Savunma arkasına atılan toplarda rakipleri pozisyon arayışında başarılı oluyor bu yüzden. Paintsil’in penaltı golü ile maça tutundu Ankaragücü. Sonra, puan için her şeyini ortaya koyan Ankaragücü’nü izlemeye başladık. Beşiktaş resmen baskı yedi, kendi evinde. Atiba ve Mensah kayboldular. Larin çok etkisiz kaldı. VE son dakika gelen penaltı. Böyle takım savunması hata yapmaya mahkûmdur. Paintsil penaltıyı yine attı.

Beşiktaş eline gelen galibiyeti koruyamadı. Umarım bu, büyük bunalıma götürmez Beşiktaş’ı...