İstanbul'un Anadolu yakasında mütevazı bir spor kulübü olan Kadıköy Spor mücadelesini sürdürürken bir teklif alır. Tuncay Özilhan, Efes Pilsen markasını spor ile birleştirmek istemektedir. 1976 yılında, Türk sporuna ileride büyük katkıda bulunacak markanın adımları, genel kaptan Pano Natof ve antrenör Faruk Akagün’le atılmış olur.

Takım, 1978 yılında, ikinci ligde yenilmeden şampiyon olur. O yıllarda basketbolumuza damga vuran Eczacıbaşı, birinci ligde yenilmez bir takımdır. Ama Efes, 1979’da rakibini geçerek, Türkiye şampiyonu olur. Efes Pilsen, artık hedefini göstermeye başlamıştır. Aydan Siyavuş’lu yıllarda, üçüncü kez şampiyon olurlar. Kulüp, yüzünü Avrupa’ya çevirir. Amaç, uluslararası başarıdır ve Koraç Kupası’nda çeyrek finale yükselir Efes. Bu başarı, geleceğin habercisidir sanki...

1991-1999 yılları arasında altın dönem başlar. Takımın başına, mütevazı ama inanılmaz çalışkan ve gecesini gündüzünü basketbola ayıran önemli bir şahsiyet gelmiştir: Aydın Örs. Altyapı hocası olduğu için, kulübün damarlarını bilmektedir. 7 yıl sonra, takımı şampiyon yapar. 1993 yılında, 40 maç hiç yenilmeyen bir takım ortaya çıkmıştır. Avrupa kupasında finali yakalamıştır Aydın Örs. Aris’e, olaylı maçta 50-48 yenilen takım, buna rağmen final oynayan ilk takım olarak tarihe geçer.

Özellikle Petar Naumoski’nin önderliğindeki takım, 1996 yılında hedefine ulaşır. Rakip Stefanel Milano’dur. Efes, 2 maç üzerinden oynanan finalin ilk maçını 76-68 kazanır. Rövanşı 77-70 kaybeder ama sayı avantajıyla bir Avrupa kupası kazanan ilk kulübümüz olur. Koraç Kupası Türkiye’ye gelmiştir artık. Aydın Örs, Volkan Aydın, Ufuk Sarıca, Mirsad Türkcan, Tamer Oyguç, Murat Evliyaoğlu, Petar Naumoski ve Conrad Mc Rae; bu büyük başarının mimarları olarak hâlâ unutulmadılar.

Sonraki dönem, 2000 yılında, Final Four ile başlar. Selanik’te ilk kez Avrupa üçüncülüğü gelir. 2007 yılında Oktay Mahmuti ile ikinci kez Avrupa’da üçüncülük kazanır Efes. Ardından yeniden yapılanma, biraz da arayış ile geçmeye başlayan bir süreç başlar.

Alkol ve tütün ürünlerinin sportif ve müzikal faaliyetlerde kullanılmasına ilişkin yasa gereği takımın adı, 2011 yılında, Anadolu Efes olarak değiştirilir. 2017 yılında Ergin Ataman, tekrar takımın başına getirilir. Bundan sonra tek bir hedef vardır: Avrupa şampiyonluğu. 2019 yılında, finali yakalar Anadolu Efes. Rakip CSKA Moskova maçı 91-83 kazanınca, bu kez ikincilikte kalır Efes. Ama bu da Türk spor tarihine geçen bir başarıdır.

Pandemi dönemi ise tam bir karabasan gibi geçer herkes için... Efes için de... Türkiye’de ve Euro- Legue’de lider olmasına rağmen sezon iptal edilince, emekler de maalesef boşa gider. Ama Ergin Ataman ve öğrencileri pes etmez. Yine inançlıdırlar. Kupa yine Türkiye’ye gelmelidir. 2021’de önce CSKA Moskova’yı ve finalde de Barcelona’yı 86-81 yenerek, büyük bir başarıya imza atar Anadolu Efes. 1970’li yıllarda, büyük hayallerle çıkılan yolda, hak edilmiş bir başarı böylece gelmiştir.

Nice şampiyonluklara... Sizi ayakta alkışlıyorum.