İLK devre, tamamen tek taraflı bir maç izledik. Kendi yarı sahasında Galatasaray ataklarını bekleyen Gençlerbirliği, hücum organizasyonu olarak çabuk atağı benimsemişti. Top sanki, hep Galatasaraylı oyuncuların ayağındaydı. Tabii bu, rakamlara da yansıdı. İlk yarı yüzde 75 topa sahip olan Galatasaray için gol, er ya da geç gelecekti. Halil iyi vurdu ve devre biterken Galatasaray öne geçti.

LİGDE var olma mücadelesi veren ev sahibinin sadece 56 isabetli pasla ilk yarıyı kapatması, çok başarısız bir grafiğin ortaya çıkmasına neden oldu. İşin ilginci, ev sahibi bir tane şut bile atamadı.

İKİNCİ yarı, Galatasaray daha rahattı ve ikinci gol için fazla beklemedi. Emre klas vuruşuyla takımının ikinci golünü attı.

YALNIZ şunu belirtmem lazım: Dün sahada olan kadro, derbi maçının 11’i olmayacak. Derbi maçında, özellikle hücum bölgesinde değişiklikler bekliyorum.

MAÇIN en büyük özelliği, sezon başı hazırlık maçlarına benzemesiydi. Tempo yerlerdeydi. İki takım da vites yükseltemedi. Terim, yaptığı değişiklerle oyuncularının son durumunu da gördü.

GALATASARAY, hiç zorlanmadan kazandı ve normal olarak artık derbiye kilitlendi.