Başakşehir'in iyi dönemlerini hatırlayalım: İyi pas, sakin koordinasyon. Kontrataklarda etkili olma. Fenerbahçe korner atarken, top kaybını çok pahalı ödedi. Genetiğine çabuk atak yeteneği işlenmiş olan ev sahibi, Ömer Ali’nin nefis golüyle öne geçti. Pelkas kaleye vurmak isterken, müdahale ile faul beklemişti. Ne Cüneyt Çakır ne de VAR odası, bu beklentiyi kabul etti.

Başakşehir attığı golden sonra, bu seneki bunalımlı oyun yapısına döndü. Tamamen kapanma ve hiç atak düşünememe, bunun adı.

Fenerbahçe ise hücumun prensiplerini denemeye başladı ve iyi baskı kurdu. Gol ‘geliyorum’ sinyalleri veriyordu, doğal olarak. Szalai, beraberliği getirdi, Ozan’ın iyi servisi sonrası.

Pelkas tam bir usta. Attığı gol sırasında yaptığı vuruşu hiçbir kaleci çıkaramaz.

Mağlubiyetten galibiyete uzanan zaman diliminde orta sahayı çabuk geçen Fenerbahçe, dün akşam bunalıma girmedi. Mahmut’un ikinci sarısı ile bütün avantaj Fenerbahçe’ye geçti. Savunmasını da orta saha çizgisine yaklaştıran Fenerbahçe, uzun süre zorlanmadı. Başakşehir’in tek umudu duran toplar veya sürpriz şutlardı.

Fenerbahçe maçı tam kazandım derken Başakşehir ummadığı anda penaltı kazandı. Visca’nın vuruşunda Harun gole izin vermezken bir anda maçı getiren isim oldu.

Kayıp puan çok moral bozardı Fenerbahçe’de.