Yerleşik savunmaya hücum edilirken, oyuncuların geçişlerde istenileni yapması lazım. Hatlar arasında iyi yer tutup hücumu etkili organize etme düşünceniz, o zaman başarılı olur. Gelelim ön alanda prese... Her takım baskıyı aynı şekilde uygulayamaz. Ama dener. Hücumu düşünen rakip sahada etkili olmak isteyen Fenerbahçe, maça iyi başladı. Rakip Gaziantep, bir ara, 3 pası bile yapamadı. Dönen toplar, hep Fenerbahçe’deydi. Oyun hakimiyeti, hep Fenerbahçe tarafında kaldı. Pozisyon üretme iştahı fazlaydı. Ama bu tarz oyunların mutlaka gole ihtiyacı vardır. Oyunu tamamen sağ tarafa, Gökhan ve İrfan’ın olduğu sağ bölgeye yayıp, pozisyon arayışına girmek, çok gördüğümüz bir görüntü oldu, uzun süre... Bir de çok maç oynamak, biz seyredenler için iyi olabilir. Ama futbolcular, bu trafikte enerjilerini haftalar geçtikçe aynı tutamazlar. Bu sezon böyle... Maçta dakikalar geçtikçe, Fenerbahçe’nin topu geri kazanması ve atak devamlılığı, istikrarı açısından önemliydi. Gol böyle geldi. Ozan, Mert Hakan’a çok iyi top attı. Mert Hakan kaleyi ustaca gördü. Golü yedikten sonra, Gaziantep biraz kıpırdandı ve serbest vuruş kazandı. Barajı iyi kurdurmak, bu işin önemli şifresi... Yere yatan Pelkas bundan vazgeçince, Maxim barajın altından vurdu. Altay hata yaptı.

Beraberlik, Fenerbahçe’yi bozmadı. Caner ve Pelkas’ın hazırladığı pozisyonda, Valencia affetmedi. Sonrası sakatlıklar ve oyuna devam edemeyen futbolcular... Dedim ya, arka, arkaya maçlar, vücudu sarsar. Golden sonra arkaya çok yaslandı, Fenerbahçe... Mirallas net gol pozisyonunu kaçırmasa, Fenerbahçe çok üzülürdü. Sonrası, başarılı kontra atak Sinan’la sonuç verdi. Bu maçı hasarsız atlatmak önemliydi, ev sahibi için...