İçişleri Bakanlığı, 2016’da duyurduğu Mavi Liste’de dokuz IŞİD’çiye yer verdi.

Arananlar arasındaki dört isim aynı ailedendi:

Ömer Deniz ve Mahmut Gazi Dündar öz kardeşti.

Merve, Mahmut Gazi’nin eşiydi. Merve,

Almanya’nın Münchengladbach şehrinde 1996 yılında dünyaya geldi. Devam ettiği Selefi mescidinde Kazakistan asıllı Walentina Slobodjanjuk ile arkadaş oldu.

Merve ve Walentina ile internetten tanıştıkları Dündar kardeşlerle evlendi.

İki elti IŞİD’e katılarak Suriye’ye göçtü.

IŞİD, son kalesi Bağuz’u 2019’da kaybettiğinde Merve ve Mahmut Gazi esir alındı. Eşi YPG’nin cezaevinde tutulurken, Merve bir yıl sonra kaçakçılara 12 bin dolar ödeyerek, çocuklarıyla Türkiye’ye geldi.

Bugün artık IŞİD’in devleti yok ve sahte cenneti çoktan çöktü.

Mavi Liste güncellendi.

Bu yıl ve halen arananlar arasında  sadece Merve’nin adı yer almıyor. Çünkü Merve, 2019’da Türkiye’ye getirildi.

Adıyaman’da yaşıyor.

Eşi Mahmut Gazi, YPG’nin elinde.

Kaynı Ömer Deniz ve Rus Ayşe’den haber yok.

Kim bilir, belki de öldüler.

Merve Dündar, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 10 Ekim Davası’nda tanık olarak dinlendi. Dündar’ın beyanları ‘Sesli ve Görüntülü Bilgi Sistemi’ (SEGBİS) ile tutanağa dönüştürüldü.

İşte, Mavi Liste’deki mücahidenin hikayesi.

IŞİD’in son mücahidesi


- TELEFONDA NİKAH: Dayım 2012’de Suriye’de öldü. Onu araştırmak için birkaç kişiyi takip ettim. Suriye paylaşımları vardı. Türk’tüler. “Dayımı tanıyor musunuz?” diye yazdım. “Araştırırız” dediler. “Ben de gitmek istiyorum Suriye’ye” dedim. O şekilde tanıştık. Telefondan görüştük. Telefonda nikah kıyıldı. Türkiye’ye geldiğimizde telefonla nikah kabul olmaz diye tekrar kıydık. Nikahta Kasım Dere vardı. Suriye’de öldü. Bir de Mustafa Dokumacı. (Adıyaman’da IŞİD hücresinin kurucusu) Dere şahitti, Dokumacı nikahı kıydı. Eşim iş yapmıyordu. Ben Almanya’da okuyordum.

- SURİYE’YE MİNİBÜSLE YOLCULUK: Biz 30 Ağustos 2013’te evlendik. Suriye’ye gittik, iki gün sonra. Ömer Deniz yanımızdaydı. Adıyaman’dan bizi dolmuş aldı. Antep’ten Halep’e gittik. İHH’dan erzak geliyordu, onları dağıtıyorduk. 2014 Ocak’ta Türkiye’ye döndük. Walentina yakalandı, sınır dışı edildi. Almanya’ya gitti. Sahte pasaportla yedi ay sonra Türkiye’ye geldi.

- CANLI BOMBALARLA İFTAR: Adıyaman’dayken bir kere Yunus Emre Alagöz’ün (Ankara’da 100 kişinin öldüğü saldırıdaki iki canlı bombadan biri) evine gitmiştik. Ramazandı. Annesi, kız kardeşi vardı. İftara çağırmıştılar. Kardeşi Şeyh Abdurrahman’ı (Suruç’ta 33 kişinin öldüğü saldırıdaki canlı bomba) öyle tanıdım. Adıyamanlılar birbirini tanıyordu. Arkadaştırlar herhalde. 2014 Eylül ayında Suriye’ye gittik. Ben Almanya’dan çıktıktan sonra El Kaide’ydi, sonradan IŞİD’e katıldık.

- 50 DOLAR MAAŞ: Eşim savaşıyordu. Hepimiz IŞİD’in bölgesindeydik. Silah herkeste vardı. Evimizde de vardı. Bizde keleş, bir de 3-4 tane el bombası... Maaş veriyorlardı. Büyüklere 50 dolar, küçük çocuklara 35. Biz çok yer değiştirdik, bazen tek katlı evlerde, bazen de apartmanda oturduk. Çok fazla Türk aile vardı. Adıyamanlılar, Antepliler... Tapka’dan önce Tel Abyad’da kaldım. Sonra Meadin, Musul’da kaldım. Süse, bir de Bağuz.

- TÜRKİYE’DE TEDAVİ: Kasım 2014’te hastalandım, Türkiye’de birkaç hastaneye gittim. Kendi kimliğimle gittim. Elazığ’da bir kişinin kimliğini verdiler. Masrafı IŞİD karşıladı.

- MUSUL’DA TAKAS: Mayıs 2015’te Suriye’ye gittim. Ocak 2016’da çocuğum kalbi delik doğdu. Musul’a tedaviye gittik. Tedavi IŞİD tarafından sağlandı. Ramazan bayramıydı. Oğlumla yoğun bakımdaydım. Aşırı bombardımandan dolayı hastanede vuruldu. Oğlum öldü. IŞİD şehri terk etti. Enkaz altındaydım, ölmemiştim. Irak ordusu çıkardı. Kasım 2016’da IŞİD’le takas edildim.

- İNTİHAR KEMERİ: 2018’in Şubatı’nda Bağuz’da hendeklerin içindeydim. Bende hizam (İntihar kemeri) ve keleş vardı. Son bölge, çölün ortasındayız. Çatışmak isteyen çatışsın diye herkese silah dağıttılar. Eşimi en son orada gördüm. Walentina 2018’de ayrıldı. “Ömer’in yanına gidiyorum İdlib’e gidiyorum” demişti. Sonradan iletişim kuramadık, gerçekten vardı mı, esir oldu mu, bilmiyorum.

- KAMPTA 10 AY: Kampta 10 ay kaldım. Kaçak yolla çıktım. Kaçakçılara 12 bin dolar verdim. Parayı annem gönderdi. Annemle internet üzerinden görüşebiliyorduk. Membiç’ten Cerablus’a geçtik, kaçakçılar bizi Türk askerlerine teslim etti. Cerablus’ta 48 gün DNA testini bekledik. Ankara’dan geldiler, ifade aldılar. Adıyaman Emniyeti’nde dokuz gün ifade verdim. Tutuklandım. Adıyaman’da yargılanıyorum.

- ADIYAMAN’DA YAŞIYOR: Adıyaman’da kirada tek başıma çocuklarla kalıyorum. Eşimin ailesi ve benim ailem bize bakıyor. Çalışmıyorum. Almanya beni arıyor, biliyorum. Dönmek istemiyorum. Almanya’da anneme gelmiş, sormuşlar; tahliye oldum mu, olmadım mı diye. “Merve buraya gelse ceza alabilir” demişler.

Bu sözler üzerine avukat Senem Doğanoğlu, söz aldı.

Tutanağa göre Dündar’a şöyle dedi:

“Evet, burada ceza almıyorsunuz çünkü!”