ABD’nin kara para aklama suçundan yakalanmasını ve iadesini istediği Sezgin Baran Korkmaz (SBK), 19 Haziran’dan beri Viyana’nın sekizinci bölgesindeki ceza mahkemesiyle aynı binada bulunan tutukevinde kalıyor.

Koğuşunda iki genç mahkum var.

SBK ile görüşmek için Viyana’ya giden avukatı Volkan Dülger’e “Yabancı dil biliyor mu?” diye sordum.

“O her türlü anlaşıyor” dedi.

Eğer öyleyse bu kabiliyetini daha sık kullanması gerekebilir.

Çünkü SBK’yı hayli zor günler bekliyor.

İKİ AY DAHA AVUSTURYA’DA

Avusturya makamları, yargılamaya ve kanıtlara ilişkin ABD’den ayrıntılı bilgi istedi. Yazışmanın 40 günü bulabileceği ifade ediliyor. Savunma hakkı için SBK ve avukatlarına 20 gün süre tanınacak. Ardından iade için duruşma günü verilecek. Duruşmada iade için nihai karar çıkacak. Yani SBK en az iki ay daha Avusturya’da.

SBK’nın suçtan kaynaklı malvarlığı değerlerini aklamaktan yargılandığı İstanbul 10. Asliye Ceza Mahkemesi de, iade süreci için geçen hafta düğmeye bastı. SBK’nın avukatları ise pazartesi günü bu yönde dilekçe sundu. Ancak Türkiye’nin resmi yazısı Viyana’ya ulaşmadı. SBK’nın avukatları Türkiye Büyükelçiliği ile temasta...

Avukatlar Türkiye, Avusturya ve ABD’de üç koldan faaliyet sürdürüyor.

Dülger, şöyle konuşuyor:

“Viyana’da çalıştığımız hukuk bürosu SBK’nın Avusturya’da kalabileceğini, en kötü ihtimalle Türkiye’ye iade edileceğini söylüyor. ABD’ye iadesi en düşük ihtimal.”

SBK, GÜVENCE İSTEMİŞTİ

Aslında SBK, bir ay önce bu fırsatı elleriyle tepmişti.

İstanbul 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 17 Mayıs’ta görülen ilk duruşmada Dülger, SBK’nın davaya katılması için tutuklanmama güvencesi istemiş ve şöyle demişti:

“Müvekkilim tanınan saygın bir işadamıdır. İfadesini mahkemede vermek istemektedir. Tutuklamaya yönelik tedbir kararı verilmiştir. Kararın kaldırılarak, ifadesinin alınmasını talep etmekteyiz.”

Hakim yakalamayı kaldırdı.

Ancak daha ağır bir karar verdi: SBK’nın yokluğunda tutuklanmasına...

SBK, mahkemeyle pazarlığa girişmese belki birkaç ay cezaevinde kalacak ve sonra özgürlüğüne kavuşacaktı. İranlı uyuşturucu kaçakcısı Naci Şerifi Zindaşti’nin bile Prof. Burhan Kuzu’yu bağlayarak tahliye olabildiği şu ülkede ‘saygın işadamı’ SBK’nin neyi eksikti ki? Pekala o da, şimdi el konan Boğaz’daki yalısından Marmaraya’ya bakarak, ayakkabı boyacılığından milyarderliğe uzanan Karslı Robin Hood’un ‘küresel güçlerin hedefi’ olduğunu açıklayabilirdi.

Fakat ABD’deki soruşturmadan haberdar olmadığı için Avusturya’daki SPA otelinde yakalandı.

Şu günlerde Viyana’daki tutukevinde akıbetini düşünüyor.

Yarın ABD’de dört duvar arasında yılları saymak da var.

SBK, cezaevinden sorularımı yanıtladı


SBK, dün tutukevinde görüşe giden Avukatı Volkan Dülger aracılığıyla gönderdiğim sekiz soruyu yanıtladı.

- Otelde nasıl yakalandınız?

Yabancı ve milyarder bir işadamı arkadaşımın evinde kalıyordum. Otele kahve içmeye gittik. Kahve içerken yakalandım.

- Sorguda neler soruldu?

Hiçbir sorgu olmadı. İfadem alınmadı. Yalnızca hangi nedenle yakalandığımı söylediler.

- Türkiye’de rüşvet verdiğiniz emniyet müdürü, bürokrat ve gazetecilerin ismini açıkladığınız iddiası doğru mu?

Ben namus ve şeref nedir bilirim. Tek bir para verdiğim bürokrat veya gazeteci yoktur. Zaten ifadem alınmadığı için yazılanların tümü yalandır.

- Tutukluluk ve sağlık koşullarınız nasıl?

Sorunum yoktur. Tutuklulukta olabilecek kadar iyiyim. İki genç yabancı arkadaşla kalıyorum. Sakin ve sessizler.

- ABD’de vergi dolandırıcılığıyla elde edilen geliri Türkiye’de aklamakla suçlanıyorsunuz. Bu suçlamaya ilişkin savunmanız nedir?

Asla böyle bir şey söz konusu değil. Paranın bana kredi olarak geldiği sözleşmelerle ortadadır. Para gelirken tüm denetimlerden geçti. Tüm uluslararası finans programlarında denetlenip öyle hesabıma girdi. Para bana geldiği zaman Jacop Kingston, Türkiye’de banka lisansı alacak kadar temizdi. Kendisine Utah Valisi ve Senatosu, Türkiye’de iş yapması için referans mektubu vermiştir. Amerika ve Türkiye’nin güvendiği bir adama ben nasıl güvenmeyeyim?

- İkinci Reza Zarrap olacağınız konuşuluyor.

Bu çok aşağılıkça bir ithamdır. Asla kabul etmiyorum. Ben bayrağına, vatanına bağlı bir Türk vatandaşıyım. Böyle şey sözkonusu olması mide bulandırıcıdır.

- Hem ABD, hem Türkiye tarafından iadeniz isteniyor. Hangi ülkede yargılanmak istiyorsunuz?

Bir irade göstermem sözkonusu değil. Hukuki bir süreç. Tabi ki ben ülkeme gelmek istiyorum.

- ABD tarafından aranmadığınızı söylüyordunuz. Fakat şimdi ABD’nin kararıyla yakalandınız. Bu durumu nasıl yorumluyorsunuz?

Amerika’daki yargılamada bütün gerçekler ortaya çıkacak. Suçsuz olduğum konusunda zerre şüphem yoktur. Kime sorarsanız sorun, biraz hukuk ve finans bilen, yoldan geçen insana bile sorsanız, bu şekilde kara para aklanamayacağını size iki dakikada anlatır. Bendeki her şey açık, kayıtlı ve ortadadır.