Oyuncu kadrosu ve oynamış olduğu futbolla, saygı duyulan başkanı, hocalığındaki en olgun ve bilinçli dönemini geçiren Sergen Yalçın’la şampiyonluğu hak eden takımın Beşiktaş olduğunu söyleyebiliriz.

Gaziantep müsabakasında rakip ekibin teknik direktörü Pinto, Beşiktaş kazansın diye her şeyi yaptı. Dicko gibi bir kontratak oyuncusuna sahip olan Gaziantep, kendi yarı alanına çekilip kontratak oynaması gerekirken Beşiktaş’a karşı hücum futbolunu tercih etti. Arkada bırakmış olduğu boş alanları da Ghezzal, Larin ve Aboubakar çok iyi kullanarak Beşiktaş’ı galibiyete taşıdı.

Aboubakar'ın tek başına atmış olduğu gol sayısına baktığım zaman Fenerbahçe’de Samatta, Valencia ve Thiam’ın toplam gol sayısına eşit. İki takımın hücum bölgesini değerlendirdiğimiz zaman Beşiktaş’ın Ghezzal, Larin ve Aboubakar gibi çok daha ucuz ve doğru transferlerle ne kadar önemli bir fark attığı ortadadır.

Beşiktaş'ta bir başka özellik ise Adem Ljajic oynayıp formda ve üretken olduğu zaman Beşiktaş’ın ataklarının merkezden de etkili olduğunu görmekteyiz. Ljajic olmadığı zaman Beşiktaş sadece kanatlardan akın yapıyor, merkezi etkili kullanamıyor.

Ofansif başarıdan söz ederken aslında en büyük başarısı orta sahasının rakibin kontratak yapmasına asla müsaade etmemesi. Atiba ve Josef rakiplerin pas yapmasına ve hızlı hücum yapmasına izin vermiyor. Hiçbir orta saha rakibe bu presi yapamıyor.

Sergen Hoca kulübesindeki kaliteli oyuncularla çok doğru müdahaleler ve rotasyon yapıyor. Sergen Hoca hamleleriyle maç kazanıyor, Beşiktaş’ı bir yönetmen gibi yönetiyor.