Erdoğan; “Her zaman düşük faizi savundum... Bu konuda taviz vermem, vermeyeceğim. Faiz indirimleri devam edecek” diye konuştu... Oysa daha 15 gün önce ne demişti? “Merkez Bankası bağımsız değil mi? Bırakın o karar versin!” Şaka gibi...

Bazen oluyor öyle işte... “Merkez Bankası Başkanı da benim” dese... Herkes rahat etse... Yoksa garibim ekonomistler oturup bekliyorlar, analiz falan yapıyorlar Merkez Bankası ne karar verecek diye...

★★★

Uyduruk hedeflerle milleti kandırma üzerine kurulmuş bir ekonomi anlayışımız var. Nasıl olsa basın yandaş, medya candaş olunca fazla kurcalayan olmuyor.

Normal bir ülkede iş alemi açıklanan hedefleri baz alarak yatırım yapar, pozisyon ayarlar, nakit dengesini kurar, elaman sayısını hesaplar, kendi stratejisini ortaya koyar...

İyi de burası Türkiye... Laf olsun torba dolsun. Açıklanan hedeflere inanan saf varsa o da kenarda dursun!

★★★

Faiz oranını normal şartlarda piyasalar belirler... İşler iyi gidiyorsa düşürür. Kötü hissediyorsa riski fiyatlar... Lakin piyasaya müdahale edersen iş farklı boyutlara gider.

Etti! Ne oldu? Merkez Bankasının bankalar ile yaptığı alışverişte faizler yüzde 15’te... Piyasaların gösterge faizi kaçta? Yüzde 20.82 seviyesinde... Düşürdüğün faiz ne işe yaradı söylesene...

★★★

Hadi faize takılmayalım... İstediğini yapsın. Zira ekmeğin, benzinin, etin, sebzenin, kiranın, kıyafetin, defterin fiyatları katlamışken düşük faizin yararı ne? Daha az mı hasar verdi sizce?

Hem fakirleştireceksin hem güvenmesini isteyeceksin... Hadi yine iyisin! Ortamlarda faiz hedefi tek hane dersin, halkı kuyruklara mahkûm edersin. İşine gelince Kurtuluş Savaşı’nı örnek gösterirsin.

★★★

İddia ediyorum, bu kadar kötüsünü dış mihrak yapamazdı! Bugün yaşadığımız döviz artışının hiçbir yerinde yoklar dış mihraklar... Ülkeyi yönetenler isim bile veremiyorlar ama tabii ki “var” diyecekler. Aksi takdirde sorumluluğu üslenecekler.

Merkez Bankası rezervlerini eriten dış mihraklar mı? Senin ülkenin vatandaşı bile kendi para birimine güvenmeyip döviz almış... Bankalarda yatan mevduatın yüzde 61.5’i dövize zulalanmış. Neredeyse ortada Türk Lirası kullanan kalmamış. Düşündün mü hiç niye diye?

★★★

Ciddi oranda bütçe açığı ve dış finansman ihtiyacı olan bir ülkede parasal gevşemeye hevesli bir İktidar varsa para kaçınılmaz olarak değer kaybeder.

Bir taraftan faizi düşürmeye çalışıyorsun diğer taraftan kredi verilsin diye piyasaya para sürüyorsun. “Böyle yapılmaz” diyene de kızıyorsun. Nasıl olacak? Kaçınılmaz sonuca gidiyorsun!

Akıl almaz denemeler yapılacağına önce sistem değiştirilmeli... Yöneticiler, suçu el-aleme atmak yerine aynaya bakmayı denemeli... O zaman görecekler ekonominin katilini!