Erdoğan ekonominin mevcut durumunu anlatırken her zamanki gibi; “Operasyonlarla döviz kurunu hareketlendirerek ülkemizi ekonomik krizlerin altında ezmek için gece yarısı operasyonlarıyla defalarca atağa kalktılar...” cümleleriyle başladı.

Kimler? Dış mihraklar, Tapınak Şövalyeleri, üst akıl, alt bacak... Yine gelecekler. Nereden biliyorum? Bir kere uygulanan maliye politikaları ile para politikası çelişkili... Yürümez bu gemi...  “Ekonomiyi biz batırdık” derler mi? Bu bana biraz abartı geldi...

★★★

Yıllarca süper güç olacağım derken süper market olmuşsun. Üretmeyip, yurt dışından borç alıp yaşamışsın. Paran bitmiş. Şimdi de, yok ekonomiyi yıkmaya çalışıyorlar, yok bize atağa kalkıyorlar...

Damadı Ekonomi Bakanlığı’ndan istifa ettiği gün Türk Lirası değer kazanmaya, dolar düşmeye başladı. Hâlbuki kendisinin “demir yumrukla dolar 5 lira” demeci akıllara kazındı... Acaba onu o makama dış mihraklar mı atadı?

★★★

Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı bir gece yarısı operasyonuyla kovduğu anda dolar 7 liralardan başlayıp önce 8’i sonra 8.50 seviyesini aştı. Türk Lirası hilafsız yüzde 24 değer kaybetti. O da mı dış mihrakların işi?

Net olarak dünyaya, “Biz daha kötüsünü yapana kadar en kötüsü bu” mesajını yolladık hâlbuki... Verdik bu kardeşimize yetkiyi, ekonomi o günden beri doğrultamadı belini...

★★★

Yaptığı saçma sapan hamleler, ekonomiden bihaber açıklamalarla dosta korku düşmana güven veren bir görüntü oluşturmayı başardı... Kur kontrolden çıkınca dışa bağımlı bir ekonomi olan Türkiye için her şey kontrolden çıktı. Ağaca tosladı...

Ekonomiyi düzeltme çabalarıyla kapasite yetersizliğinden yapılan yanlışlar bizi kara delik gibi içine çekildiğimiz, nereye götürdüğünü bilmediğimiz bir ortama soktu...

★★★

Herhangi bir plan, program, taktiğimiz yok! Sınavda hiçbir fikrinizin olmadığı soruları kafanıza göre doldurur gibi yönetiliyor ekonomi... Dış mihrak bundan daha iyisini nasıl yapabilir ki?

Gerçeklik algısını tamamen kaybetmiş... Avrupa’da aşının bedava olduğunu bile ancak 3 gün sonra öğrenen bir yönetim...

★★★

Sarayın yüksek duvarları arkasında cam fanusun içerisinde yaşadığını tahmin ettiğim bir kişi ile geleceğin yer her zaman burasıdır. Ülke açlıktan kıvranırken, yazlık saray yapmak sanki ülke gerçeklerinden çok uzakta yaşamak gibi...

Diğer yandan da hak vermiyor değilim... İtiraz edenlere soruyorum, koskoca cumhurbaşkanımız Suriyelilerle birlikte halk plajında mı girsin denize?

★★★

Ayrıca kendine mi yaptı? Tapulu malı falan da değil hani... Millete hizmet için yaptı. Tamam, etrafı 4 metre yüksekliğinde duvarlarla örüldü ama yine de orası milletin demokrasi yazlığı...

Müsaitse 1-8 Ağustos arası kullanmak istiyorum hakkımı... Yetkili arkadaşlar rezervasyon alabilirlerse ben de orada durdurmak istiyorum gece yarısı operasyonlarını...

Not: Ulaşım konusunda dönüş yapabilirlerse sevinirim.