Ellerinde sahaya sürecek bir tek Yiğit Bulut kaldığına göre, işlerin iyice içinden çıkılmaz hal aldığı aşikâr... Dolaşıyor kanal kanal...

Konuşmasından anladığım, dünyanın önümüzde diz çökmesine çok az kaldı! Ekonomik zaferimizi ilan etti. Televizyonda anlattıklarını Erdoğan bile dinlese “Ne diyor bu?” diye şaşırırdı. Ekleyecek daha fazla şey bulamazdı.

★★★

“Dolar 8 liranın altını zorluyor” falan dedi... Yahu iki hafta evvel 7.20’deydi... Yurtdışı piyasalar tatilde... Kamu bankaları lebalep satışta... Yine suni olarak baskılıyorlar dövizi... Gelecek sefere 9 liraya indirmese bari...

Zira nasıl oluyorsa Cumhurbaşkanımız önderliğinde Türkiye ekonomisi yine şahlanışta... Hatta “Faiz sebep, enflasyon neticedir” dediğinden beri kendisine inandığını, hayranlığını falan anlattı.

★★★

Madem öyle, denesinler işte... İndirsinler faizi, düşürsünler enflasyonu... Nobel Ekonomi Ödülü’nü ülkeye getirsinler. Ödül Saray’ın salonunu süslesin... Neden yapılmıyor?

Mevduata yüzde 20 faiz verip aynı zamanda dövizi yükseltmek için hakikaten çok kabiliyetsizlik gerek... Bu da büyük bir başarı... Hanelerine yazmayı unutmasınlar!

★★★

Anlattığına göre vatandaş tabiri caizse “Türkiye’ye çok saldırıyorlar, siz bir durun kenarda, biz bu işi hallederiz” demiş...

Kendisi Erdoğan’ın telekinezi yani düşünce yoluyla öldürülmeye çalışıldığını da iddia etmişti. Yani vatandaş gelip ona “Sen karışma ben hallederim” demiş de olabilir. Fazla ilişmeyin!

“Çekilin ben vatandaş... Türkiye’ye saldırıyorlar ve bende de para var. Hey dostum senin derdin benimle... Şimdi elindeki dolarları yavaş yavaş yere bırak ve bu işi bugün burada bitirelim!” gibi bir şey mi hayal etti?

★★★

Gücü elinde tutana yaranmak için kraldan çok kralcı olmak, yanlışlara kılıf bulmak, karakter turnusolü haline geldi. Turnusole gerek yoktu gerçi...

Ahmet Hakan tam 10 yıl önce attığı tweet ile “Yiğit Bulut’un yalaklığı boşa gitti diyenler! Unutmayın: Hiçbir yalakalığı boşa gitmeyeceğini en iyi yalakalar bilir” demişti.

Sonrasında kendisi de onun yolunu takip etmişti. Nereden de aklıma geldi şimdi?

★★★

Takvimler 2014 yılını gösterdiğinde ekonomi hafiften taklaya gelmeye başladı. Ali Babacan, döviz kurlarındaki hızlı artışı frenlemek için hazırladığı paketi Başbakan Erdoğan’a sundu.

Nitekim o dönem dolar kurunun 2.30’a yükselmesi halinde ekonomide ciddi bir sıkıntı yaşanacağını ve bu nedenle acilen faiz artırımına gidilmesi gerektiğini anlattı.

★★★

Başbakan Erdoğan, Babacan’ın anlattıklarını dinledikten sonra, “Yiğit öyle demiyor Ali” diyerek, faiz artırılmasına yönelik kararı veto etti!

Zaten o dönemden beri Türkiye ekonomisi toparlayamadı berisini... Sonrası malum... Yaşadık gördük hepsini...

Canlı yayında “3 liranın üzerinde, 3.50’nin üzerinde bu millete dolar aldıran... nokta noktalar, neredesiniz?” de demişti... Hepsi zengin oldu gitti. Biz de Yiğit’e kaldık iyi mi?