Sonunda Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın istifası kabul edildi. Öncesinde de denemişti, başaramamıştı. Azmiyle göz dolduran bir performans sergiledi. Emeline ulaştı.

Açıklamaya göre Cumhurbaşkanı kararı ile görevden af talebi kabul edilen Lütfi Elvan’dan boşalan Hazine ve Maliye Bakanlığına Nureddin Nebati atandı.

Ülke yönetimi Survivor gibi... Her hafta biri yolcu misali... Adanın sabiti de belli... Dolar bile çıkmaktan yoruldu. Sert tepki veremiyor. Dinlenmek istiyor.

★★★

Benim merakım aralarında nasıl bir diyalog geçmiş olabilir ki?

-Ben affımı istiyorum?

-Ne yaptın ki Lütfi?

-Bir şey yapamadım bırakıyorum işi...

- Peki, ben de seni affediyorum Lütfi...

- Gerçekten mi? Özgür müyüm ben şimdi?

- Hem de kuşlar gibi... Çağırsana bana Nureddin Nebati’yi...

★★★

Sahi affedilmek diye resmi bir kavram var mı? “İstifa etmek” değil mi o işin adı? Kovulursa da ayıp olmasın diye kullanılan “görevden alma” yerine bir şey var mı? Kurumsal yapı mı, aile meclisi mi belli değil!

“Af” kelimesi nasıl oluyor da Resmi Gazete’de, kararnamelerde, açıklamalarda geçebiliyor anlamsızca... Bu sayede “doğal bir gerekçe” havası mı verilmeye çalışılıyor acaba?

Ters giden hiçbir şey yok, ülke hazine ve maliyesini yönetmekten sıkılmış sanki hissine kapılmamızı mı bekliyorlar böyle açıklama yapılınca?

★★★

Lütfi Elvan’ın ekonomiden anlayan herkes gibi faiz indirimleri ve gevşek politikalarına rızası yoktu. Bunu çeşitli ortamlarda dile getirdi.

Bu değişiklikle dünya ve ekonomi görüşleri aynı olan Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu ve yeni Bakan Nureddin Nebati tencere kapak misali buldu birbirini...

Kendisinin ekonomiyle alakası tekstil işiyle uğraşması ve akaryakıt istasyonu işletmeciliği yapmasından geliyor muhtemelen... Nitekim Hazine ve Maliye Bakanı olmak için ekonomist olmasına gerek yok. Zaten ülkenin başında ekonomist var!

★★★

Nureddin Nebati attığı tweetlerle zaten rengini belli etmişti. “Mevcut piyasa koşullarında politika faizinin enflasyonun altında tutulmasında herhangi bir sorun yoktur” yazıp saraya mesaj göndermişti.

“Arz enflasyonu” diye bir tabir kullandı. Ne olduğunu bilen çıkmadı! Kuvvetle muhtemel üretici maliyetlerini kast etti. Faizleri indirince doların rekor kırması maliyetlere nasıl yansıdı? Bak işin orasını hiç anlatmadı!

★★★

“Milletimiz ile elbirliği içinde ekonomimizin bu bağımsızlık mücadelesinden de Allah’ın izni ile zaferle ayrılacağız” diye yazması klasik “dış mihrak” suçlaması... Ülke yönetiminde görev alanların olmazsa olmazı...

Suç kimde? Valla etrafta o kadar çok günah keçisi var ki günahsız keçi kalmadı. Bence keçilerde değil sıkıntı... Ne fark eder Ekonomi Bakanlığı’na kim atandı?