Paramount Oteli’nin ilk sahibinin kızı, otelimize devletin tankı ile girildi” demişti de son “çökmelerin” tank ile yapıldığını duymuştuk fakat milli ve yerli tankı” bir türlü yapılamadı.

Paralar savruluyor.

Ortada kibir.

Meydan okuyuş.

Kendini beğenme.

Övünme.

Tarih verme var.

Henüz tank  yok.

Partili iş adamı Ethem Sancak, “Altay Tankı”nı yapıp orduya satmak için göz göre göre dört koldan desteklenmişti. 2018 yılının ocak ayıydı. O tarihte Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli idi. Milli Tank Altay’ın üretimi ile ilgili açıklamaları o yapıyordu. Arşivden baktım şöyle demiş: “Milli tank Altay’ın motorunun da yerli olmasını plandık. Tank seri üretimine 2019 sonu başlayacağız.”

2021 yılını ortaladık.

Tank yapılamadı.

Ethem Sancak, tankı yapıp orduya satacak olan ve başından beri kayrılmış, korunmuş, desteklenmiş şirketinin hisselerini, geçen hafta Fuat Tosyalı adlı başka bir iş adamına sattı. Bu satış sonrası bu kez Cumhurbaşkanı 2 yıl sonrasına tarih verip, 2023’te yerli ve milli tankımızı yapacağız inşallah” dedi.

★★★

Bir varmış.

Bir yokmuş.

Tank uyutma.

Hikayeyi ben sizlere, hatırlayın diye özetleyeyim: Altay Ana Muharebe Tank Projesi, Genelkurmay’ın bundan 29 yıl önce 1992’de Acil Harekat İhtiyacını dile getirmesiyle başladı. Henüz AKP iktidarda değildi. İhale, “geliştirme ve seri üretim” olmak üzere iki safhalı açıldı. Otokar firması kazandı. 500 milyon dolar devlet parası verildi ve Otokar yaklaşık 10 yıl çalışarak yerli ve milli Altay Tankı’nı geliştirdi. Bunu yaparken devletin savunma sanayi şirketleri ASELSAN, MKEK, ROKETSAN da sözleşmeli olarak görev aldılar.

Geliştirme bitti.

Başarılı oldu.

Adı “Altay Tankı” kondu. Sıra seri üretim sözleşmesi imzalamaya geldiğinde iktidarda AKP vardı ve dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın da yönlendirmesiyle Ethem Sancak adlı partili ilaç deposu işi yapan iş adamı, tank yapacak yerli ve milli sanayici” diye ortaya çıktı.

Çıktı mı?

Çıkarıldı mı?

★★★

Onu da anlatayım.

Siz karar verin.

İzmir’de 2 bin dönüm şehir arazisi üzerinde kurulu BMC’nin (British Motor Corporation) eski sahibi Mehmet Emin Karamehmet batmıştı. BMC, TMSF’nin yani devletin malı olmuştu. Devlet BMC’yi Ethem Sancak’a göstere göstere sattı. Ethem Sancak BMC’yi satın alsın diye gerekli parayı devlet bankaları kredi olarak verdi. Devletin elinde 500 milyon dolar kamu parası ödeyip geliştirilen tank prototipi vardı. Devletin elinde tankın haberleşme sistemini yapabilen ASELSAN vardı. Devletin elinde tankın silah sistemini yapabilen ROKETSAN vardı. Devletin elinde tankın gövdesi ile hareket sistemlerini (palet) yapan Ağır Bakım Fabrikaları (Sakarya’daki Tank Palet) vardı. Zaten tank; “gövde- motor- palet- haberleşme-  silah sistemlerinin” bir araya getirilmesinden oluşuyordu. Devlet, elinde tuttuğu ASELSAN’ı, ROKETSAN’ı, TANK-PALET’i bir araya getirip tankı kendisi yapmadı. Ethem Sancak’ı buldu, kâr garantisi verdi: Tankı sen yapmış ol Ethem...” dedi. Oysa İzmir’deki BMC’nin “Tank’ı yapacak uygun tesisi” yoktu, eksikliği kapatmak için Tank Palet Fabrikası da (yüzde 49’u KATAR ortaklı yapılarak) Ethem Sancak’a sunuldu.

Hem partili!

Hem iş adamı!

Hem devlet görevlisi!

Hem tank yapıcı!

Hem tank satıcı!

Ethem Sancak oldu.

★★★

Ethem Sancak, “Tankla girilerek çökülen” Paramount Otel’de yatmayı seven iktidar yanlısı gazetecileri karşısına aldı, TV’de açık oturuma” çıktı. El-kol hareketleri, seçtiği kelimeler, tarzı, tavrı; “Ben Allah’ın yeryüzündeki görüntüsüyüm” havasındaydı... Muhalefet partisi liderine; “Ulan sen 20 milyar doları ya bir arada görmemişsin ya da dayak yememişsin” diye kaba laflar bile sokuşturdu. Şunu demeye getiriyordu: Ben Tayyip Erdoğan ile varım. Siz dışardan bakınca beni özel girişimci olarak görüyorsunuz ama benim kamusal yanım daha ağır basıyor. Ben Orduyu tank sahibi yapmak için özel görevlendirilmiş” biriyim. Bana Cumhurbaşkanı, “devlete tank yap Ethem...” vazifesi verdi.

İşte bu Ethem Sancak!

Hisselerini sattı.

Tank işinden çekildi.

Tankı, BMC hisselerini satın alan Fuat Tosyalı adlı iş adamı yapacakmış!

Bir varmış!

Bir yokmuş!

Tank üstünde uyku!

Devlet parası savruluyor.

TARİHLE RÖPORTAJ (Unutkanlığa ilaç)



Kaç çeşit yalan var?


Minareye kılıf uydurma yalanı var. Beyaz yalan var. Şair yalanı var. Sunturlu yalan var. Blöf yalan var. Allah ile aldatma yalanı var. Abartılı yalan var. Saklayıcı yalan var. Cumhurbaşkanı, bir hafta içinde ikinci kez “Avrupa’da Kovid aşısının ücretli olduğu” iddiasını dile getirdi. Avrupa ülkelerinde 4-5 milyon Türk yaşıyor, şaşkınlığa uğradılar. Aşıyı parayla vurduran ülke ABD kıtasında yok. Asya ile Afrika kıtasında da... Dünyada 192 ülke var. Pek çok ülke aşı işini hızlandırmak için kampanya düzenliyor. ABD, Yunanistan, Sırbistan aşı olana para veriyor. Rusya “otomobil” çekilişi, Tayland, “inek”, Hong Kong “apartman dairesi” çekilişi ile aşı yapmayı özendiriyor. Dünyada bir tek “Çekya” adlı ülkede fakirler dışındaki vatandaşlarından aşı için para alınıyormuş. Bu durumda Cumhurbaşkanının iddiası hangi yalan türüne denk geliyor?