Saray düzeni yani; hem parti başkanı ve hem cumhurbaşkanı modeli, kayıp silah, kara para, çürüme, bozulma, enflasyon, işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar, rüşvet, yalan, adam kayırma, haksızca kişi zengin etme; ana konularını” ele alıp inceleyemez, çözüm bulamaz duruma düştü.

Güvenini yitirdi.

Desteğini kaybetti.

Saray düzeni, kendi kadrosunu bile ancak iki koltuk- üç koltuk- dört koltuk- on dört koltuk” sahibi kılarak ve bu kirli pasaklı yöntemle iki maaş, üç maaş, dört maaş, on dört maaş” ödeyerek ancak tutabiliyor.

İki maaş:

Dilini yutuyor.

Üç maaş:

Gözünü kapatıyor.

Dört maaş:

Kulağına pamuk.

On dört maaş:

Vicdanını karartıyor.

Saray düzeni çürüdü.

Saray düzeninin sadece “susup ağzını kapatacak ve vicdanını karartacak” üç koltuklu, dört koltuklu, on dört koltuklu destekçisi kaldı. Bu duruma düşmüş saray düzeni, kayıp silahlar sorununun” üzerine gidebilir mi?

★★★

Gidemedi.

Aydınlatmadı.

Silahlar niçin kayıp?

Kimlere verildi?

Neden geri alınmadı?

Devletin elinde NATO’nun ikinci büyük ordusu, jandarma, polis, bekçi yaklaşık 1 milyonluk silahlı gücü var. Bu büyük silahlı gücün yanında bir de “kayıp silahlı güç niçin yaratıldı?” sorularına cevap verilmedi. Kayıp silahları ellerinde tutanlar, kimden nasıl bir işaret bekliyorlar? Seçimler yapılıp da oylar sayılmaya başlanınca ve saray düzeni ittifakının seçimleri kaybettiği anlaşılınca;memleketi size vermeyiz” diyerek saldırıp sandıklara el mi koyacaklar?

İç çatışma.

Kargaşa.

Vuruşma.

Suriye mi olacağız?

İktidardan gitmemek için böyle bir lekeyi Cumhuriyet tarihine sürmeyi saray düzeni göze alır iddiası ortaya atıldı. Bu iddia boşa çıkartılmalıydı. Meclis, bütün partilerden “kayıp silahları ve dile getirilen iddiaları araştıran adımı atabilir” halkı aydınlatır, dünyayı ikna edebilirdi. Böyle bir adım saray düzenine de faydalı olurdu.

Meclis’in önü kesildi.

Neden?

★★★

Emekli Tümgeneral Haldun Solmaztürk, kayıp olduğu iddia edilen 130 bin silahla20 tugayı donatabilecek bir paralel ordu kurulabileceği bilgisini toplumla paylaştı. Solmaztürk bir asker. Demokrasi adına, şeffaflık adına, sivil toplum adına, hesap verebilirlik adına, seçilmiş sivillere böyle bir uyarı yaptı.

Duymadılar.

İçişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Çataklı, “15 temmuz darbe girişimi sırasında bakanlık bünyesinde toplamda sadece 24 silahın kaybolduğu ve silahların FETÖ’cü hainlerce depolardan çalındığını” açıkladı. Sadece 24 silah ise 130 bin olduğu yazılan kayıp silahlar konusunu” Meclis’in araştırmasını niçin istemiyorsunuz?

Bir iddia var.

Dehşet verici.

Sedat Peker, 20 yıllık iktidar ve saray düzeni ile aynı daire içinde yer alan, ilişkileri iyi olan biriydi. Şu anda bile videolarında “Tayyip Abi...” diye sesleniyor. Bilmediğimiz bir şey oldu; Sedat Peker daire dışına atıldı. O dadevlet envanterine kayıtlı olmayan silahların sivillere ve AKP Gençlik Kolları’na teslim edildiğini” iddia etti.

Yer söyledi.

Kişi söyledi.

Sayı söyledi.

Tarih söyledi.

Peker’in söylediği tarihte AKP İstanbul İl Başkanlığı yapmakta olan Selim Temurci ise “...Savcılarımıza sesleniyorum. Bir bulgu varsa savcılar araştırmak zorunda. Lütfen en azından şehitlerimize ve gazilerimize hürmeten şu kalaşnikof meselesi ile ilgili araştırmanızı yapın... Bana bir şey soracaksanız ben buradayım... Eğer birileri darbe öncesi darbe sonrası bu milleti birbirine kırdırmak için, inanın gözlerim doluyor, silah dağıtmışsa bu alçaklığı bizim ortaya çıkarmamız lazım...” dedi.

★★★

Kayıp silahlar:

Kara, kirli leke.

Anında temizlenmeliydi.

Niçin Meclis’in önü kesildi?

Türkiye Suriye mi olacak?

Tarih sizden hesap sorar.

TARİHLE RÖPORTAJ (Unutkanlığa ilaç)



Hiç kimse adalete bu kadar büyük fenalık yapmadı!


Ülkemizde adalet öldürüldü. Adaletin mezar taşına; “bana hiç kimse bu kadar fenalık yapmadı” diye yazılıp şu örnek verildi: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, kendisine sosyal medya hesabından “çapsız” diyen eski başkan Melih Gökçek hakkında “hakaret” gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Ankara Savcısı “çapsız” ifadesini düşünce özgürlüğü kapsamında bir eleştiri kabul edip dava açmaya gerek duymadı. Ancak halktan birisi de yine sosyal medya hesabından AKP’li Mamak Belediye Başkanı Murat Köse için “çapsız” ifadesini kullandı. Aynı Ankara Savcısı; “çapsız şovmen, koca Mamak’ı nasıl yöneteceksin?” diyen hakkında “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret etmekten dolayı” dava açtı. Adalet böyle öldürüldü. Mezar taşına, “bana fenalık yaptılar” diye yazıldı.