Sadrazamsın.
Mühür zenginlik.
İstanbul Boğaziçi’nin iki yakasının sadrazam isimleri ile anılan yalılarla dolu olmasının kök sebebi padişah mühründen geliyor. Padişaha yakın çulsuzun biri göze girip mührü kapıp sadrazam olunca zenginleşmenin çeşitli yolları açılıyor.
Gün oluyor.
Bazen yeniçeriden, bazen ulemadan, bazen ayak takımı halktan yükselen tepkileri dindirmek ve bazen de saray içi entrikaları savuşturmak ihtiyacı doğuyor. Reşat Ekrem Koçu’nun yazdığı “Osmanlı Padişahları” adlı kitapta birçok sadrazamın boğdurulma hikayesi var.
Mühür alınıyor.
Boğduruluyor sadrazam.
36 padişah vardı.
45 sadrazam boğduruldu.
Hep sadrazam suçlu oldu.
Padişahlar hep suçsuz.
★★★
Dün bu yazıyı yazmaya oturduğum saatlerde 1 dolar: 8 TL’yi aşmıştı. Oysa daha bir hafta önce 1 dolar: 7.20’ye kadar inmiş ve hatta daha önceki haftalarda 7 TL’nin bile altını görmüştü. Bu inişi; çoğu dünyanın en iyi üniversitelerinden doktorası olan profesör, doçent, doktor 6 kişilik Para Politikaları Kurulu üyelerinin görüşlerini ve oy desteklerini alarak Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın faizi yüzde 19’a çıkarması sağlamıştı.
Görevden atıldı.
Niçin getirildi?
Niçin atıldı?
Soran da yok.
Cevap veren de...
Ne hazindir! Para Politikası Kurulu üyeleri de “Niçin gönderdiniz Naci Ağbal’ı... Sebep faizleri yükseltmekse bunda bizim oylarımızın da payı var...” demediler.
Sormadılar.
Onlar da sustu.
Sadrazamlar boğdurulurken de padişaha “Siz mührü verip bu adamı niçin sadrazam yaptınız ve sonra mührü alıp onu niçin boğdurdunuz?” diye soran olmazdı, olamazdı.
Padişah!
Soranı da boğdururdu.
★★★
Bilenler anlatıyor.
Naci Ağbal, yüksek yeteneği olan, ağır, oturaklı çekirdekten yetişme bir maliyecidir. Maliye Bakanlığı Müsteşarlığı yapmış, emrinde vergi kontrolleri çalışmış, devletin parasını yönetmiş, Maliye Bakanlığı görevinde bulunmuş, milletvekili, partinin önde geleni olmuştu. Hatta Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanlığı yaptığı dönemde bile Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nı Naci Ağbal’a teslim etmişlerdi.
Böyle biriydi.
Sadrazam boğdurur gibi 133 günde atıldı. Bu zaten öteden beri yol olmuştu. Damat olmasına rağmen Berat Albayrak da sadrazam boğdurur gibi “sorgusuz sualsiz” gönderildi. Şimdi tekrar getirilebilir ve emin olunuz; “niçin gönderilmişti niçin getirildi” diye sorgu sual edilmez. Murat Çetinkaya, kendi döneminde ve dönemin şartları içinde başarılı ve saygın bir Merkez Bankası Başkanı’ydı. O da “laf dinlemiyor bu...” denilerek sadrazam boğdurur gibi gönderildi. Daha sonra Merkez Bankası Başkanı mührü verilen Murat Uysal’ın gidişi tam bir sadrazam boğdurulmasıydı.
Ne soran oldu.
Ne sorgulayan.
★★★
Naci Ağbal’ın yüzde 19’a çıkardığı faiz oranı aynen duruyor, fakat dolar yine yükseliyor. Yeni Başkan Şahap Kavcıoğlu döneminde 1 dolar: 10 TL’ye kadar gidebilir. Bu durumda yeni Başkan’ın görev ömrü sizce kaç ay sürer?
a)- 6 ay.
b)- 10 ay.
c)- 18 ay.
d)- Her an.
Teste cevap vereceklere zihin açıcı ipucu: Kendisini “Ben özgül ağırlığı olan biriyim” diye tanıtan Bülent Arınç, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyeliğine getirildikten 6 ay sonra sadrazam boğdurur gibi gönderildi. Onun için de ne soran oldu ne sorgulayan.
TARİHLE RÖPORTAJ (Unutkanlığa ilaç)
Jöleli konuşmuyor! Lacili sen söyle!
Murat Uysal’ın Merkez Bankası Başkanlığı yaptığı dönemde; kurun azgınca yükselişini frenlemek için 128 milyar dolarlık döviz rezervi bir çekiç gibi kullanıldı. Yükselen doların başına vurularak kur geriletmek istendi. Bu bir kumardı. Tutmadı. Başarılı olunamadığı için 1 dolar: 8.53 TL’yi gördü. Muhalefet açık- şeffaf- demokratik bir toplum olmanın gereğini yerine getirdi. Sorup duruyor; “128 milyar doları kimler, ne zaman, ne miktarda aldılar? Naci Ağbal, başkan yapıldı. Bu bilgiye sahip olmalı. Kayıtlarda mutlaka vardır. Açıklamadı, susuyor. Onun gönderilmesinden önceki 2 gün içinde (perşembe ve cuma) 1 dolar: 7.20 TL iken Merkez Bankası’ndan 1 milyar 100 milyon dolar satıldı. Ve başkan görevden alınınca 1 dolar: 8.20 TL’yi geçti. Bu alışı yapanlar kimse “voliyi” vurdular. Kimlerdi bunlar? Yeni başkan Şahap Kavcıoğlu da 1.1 milyar doları alanları biliyordur. Kayıtlarda olması gerekir. O da susuyor, açıklamıyor. Dün Cumhurbaşkanı ekonomi danışmanı ve lakabı “Jöleli” diye bilinen Yiğit Bulut’a bu köşeden seslenip “bari sen açıkla... ekonomi danışmanısın... Kaynaklara hakimsin...” diye çağrı yaptım. Yiğit Bulut da konuşmuyor. Cumhurbaşkanı Ekonomi Başdanışmanı Cemil Ertem var, o her zaman lacivert takım elbisesi ile fotoğraf verdiği için ona da “Lacili” diyorlar. Lacili, sen söyle: Bu dolarları Merkez Bankası’ndan kimler, ne zaman, ne miktarda aldılar. 128 milyar dolarlık rezerv (halkın kara gün parası) içinden belli bir miktar başka bir ödeneğe transfer edildi de bu mu gizleniyor? Niçin gizleniyor? Bu hangi ödenektir? Lütfen sen açıkla Lacili... Açıklık ve şeffaf toplum adına...
