Tasarruf derken, milletin elektrik giderlerini daha da arttırdılar!

Sabahın kör karanlığında işe veya okula gitmek için kalkan milyonlarca aile zorunlu olarak elektrikleri açıyor ve saatler yazmaya başlıyor.

Aslında tasarruf-masarruf  hikâye. Böyle bir şey yok!

Bu işin uzmanı olan “Elektrik Mühendisleri Odası” tasarrufa dair elde bilimsel veri olmadığını açıkladı.

2016 yılında başlatılan “Kalıcı yaz saati” uygulaması toplumda yarattığı maddi ve manevi zararlara rağmen inatla devam ediyor!

Erken mesaiye başlayan çalışanlar ve erken okula giden öğrenciler zifiri karanlıkta yollara düşüyor, eziyet çekiyor.

★★★

Enerji Bakanı Fatih beyefendi, kalıcı yaz saati uygulamasıyla 2016 yılından bu yana 6 milyar lira tasarruf edildiğini açıkladı. Yani onun iddiasına göre yılda 1 milyar liradan biraz fazla tasarruf etmişiz!

Dev bütçeli bir devlet için bu para, leblebi-çekirdek parası gibidir. Koca bir millete böylesine işkence ve azap çektirmeye değer mi?

Kaldı ki ortalıkta gerçek anlamda tasarruf da görünmüyor. Bakan beyin “6 milyar liralık tasarruf yapıldığı” şeklindeki iddiası tartışmalıdır.

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özdağ, Enerji Bakanı’nın iddiasını doğrulamayarak:

“Sayın Bakan’ın açıklamasına göre yılda 1.1 milyar kilovatsaat tasarruf edilmiş. Fakat Bakan Bey’in söylediğini teyit edecek bilimsel bir veri yok ortada. Biz bir tasarruf görmüyoruz” diyor.

★★★

Gün ağarmadan okula ve işe gidenler için elektrik kullanmak şart olduğundan ailelerin gideri artıyor.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer “İktidar, kalıcı yaz saati uygulamasıyla tasarruf sağlanıyor gibi bir görüntü yaratıp, hane giderlerindeki artışı gözden kaçırmak istiyor” diyor.

Kısacası; milleti hiçe sayıp hepimize yazık ediyorlar!

Elbette bunun siyasi bir bedeli olacak. İnsanlarımız aptal değil…

Tepkiler dağlar gibi!


Sokak lambalarının geç yakılıp erken söndürülmesinde vaz geçildi ama millete işkence eden “Kalıcı Yaz Saati” uygulaması acımasızca devam ediyor!

Gelen mesajlardan, birçok vatandaşın, sokakların ıssız ve karanlık olması nedeniyle korktuklarını ve güvenlik duygularını kaybettiklerini anlıyoruz.

“Çok erken kalkıp yola koyulmak zorundayız. Sokaklar ıssız ve karanlık. Çocuklarımız da okula gitmek zorunda… Gecenin köründe, karanlık sokaklarda vazifeye gitmek tehlikeli, hatta korkunç!” diyorlar.

Ne çare ki iktidar, milleti karanlıkta yollara dökmekte ısrarlı!

★★★

Okurum Bülent Değirmencioğlu’ndan gelen bir mesaj da şöyle:

“İleri saat uygulaması konusunda tartışmalar elektrik sarfiyatı ve ıssız sokaklarla sınırlı kalıyor. Diğer önemli etkileri neden tartışmıyoruz? İşte bazıları:

■ En büyük ihracat pazarlarımız olan ülkelerle bir saat daha kopma ile ne kadar sipariş kaybediyoruz?

■ Saat farkını telafi etmek için ne kadar ek mesai yapıyoruz? Bunun maliyeti nedir?

■ Biyolojik saati bozulan çalışanların mesailerinin ilk saatindeki verim kaybının ekonomiye maliyeti ne kadardır? Bakanlık bunu anlıyor mu, emin değilim!”

TEBESSÜM

Kargalar bile güldü!


Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan yüzde 21.31’lik enflasyon rakamı için birçok ekonomist  “Buna kargalar bile güler” dedi.

Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, yıllık enflasyonu iktidarın isteği doğrultusunda yüzde 21.31 olarak gösteren istatistik kurumu için şöyle konuştu:

“TÜİK bugün kendisine sorulan ‘Saat kaç?’ sorusuna bile ‘Siz kaç buyurursanız efendim?’ cevabını verir. Mesele bundan ibarettir!”

GÜNÜN SÖZÜ

Siyasetçinin dürüstlüğü kadının bekâreti gibidir, kaybedince geri gelmez!