Ülkede tüm yetkileri kendinde toplayan ve uçan kuştan haberi olması gereken Cumhurbaşkanı Erdoğan;

Çalışma çağındaki her üç vatandaştan birinin işsiz olduğunu...

“Kaç gündür siftah etmeden dükkân kapatıyorum” diyerek canına kıyan Mersinli esnafı...

“Dayanacak gücüm kalmadı” diyerek hayatına son veren İzmirli kahvehane sahibini...

“Borcum çok, ödeyemiyorum” diye umutsuzluğa kapılarak canına kıyan Muğla Milaslı çiftçiyi...

“Açız” pankartları ile yürüyüş yaparak dertlerini anlatmak isteyen çaresiz insanlarımızı...

Eğitimde, sağlıkta, tarımda, iç ve dış politikada nereden nereye geldiğimizi...

Ülkede yaşanan tüm bu olumsuz gelişmeleri... görmüyor, bilmiyor olabilir mi?

Çevresini saran “Evet efendimci” danışmanlar ona ne kadar yanlış bilgiler verirlerse versinler, tam yetkili Cumhurbaşkanı’nın, memleketin bu halini bilmemesine imkân yoktur. Halktan bu kadar kopmuş olamaz!

★★★

Fakat o ne yapıyor?

Tüm bu olumsuzluklar yokmuş gibi çevresine toz kondurmayıp sürekli muhalefete hücum ediyor. Onun, 9 Haziran 2021 tarihli şu konuşmasını bir kez daha okuyalım:

“Durmadan hep iftira! Neymiş? Millet açmış! Bundan bahsediyorlar. Biz tüm imkânlarımızı seferber ettik, elimizden geleni yaptık! Yapmaya devam ediyoruz. Milletimizden gayet güzel teşekkürler alıyoruz. Bunlar millet aç diyor. Aç olarak dolaşanları buyurun siz de doyuruverin!”

★★★

Ne anladınız bu sözlerden?

Her şey iyi gidiyor...

Milletimizden gayet güzel teşekkürler alıyorlar...

İnsanlarımız mutlu ve huzur içinde...

İşsizlik mi? Kim demiş işsizlik var diye? İşsizlik  yok, iş beğenmeyip çalışmayanlar var!

Sormak lâzım:

Ülke kaynaklarını eriten muhalefet partileri mi?

128 milyar dolar (yaklaşık 1,5 trilyon Türk Lirası) gibi, ülkenin güvencesi olan muazzam rezervi muhalefet mi yok etti?

Yandaş müteahhitlere milyar dolarları dağıtan muhalif partiler mi?

★★★

Bu yama artık dikiş tutmaz!

Ülke olarak Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin hiç bir faydasını görmedik.

“Tek Adam” yönetimi milletimize yaramadı, sorunları arttırdı!

“Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” derdimize deva olabilir. Başka çare yok!

Pisliklerin üstü örtülür mü?


Sedat Peker’in “itiraf ve ifşaat” videolarıyla ortaya çıkan vahim durum ne olacak? Pisliklerin üstü örtülecek mi?

“Organize Suç Örgütü Lideri” diye tanımlanan Peker’in milletvekillerine “Çanta çanta” para verdiği iddiaları üzerine, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (GİK) üyesi Cemil Çiçek:

“Ortalıkta siyasetçilerin araçlarına çantalar dolusu para konulduğu iddiaları var. Bunu görmezden gelebilir misiniz?” diye sordu.

Şimdi top Cumhurbaşkanı’nda... Vahim iddialar görmezden mi gelinecek, yoksa suçlamalar araştırılıp sorumlulardan hesap mı sorulacak?

Temiz toplum mu olacağız, yoksa ülkeyi saran kirli yaşama dayanmaya devam mı edeceğiz? Bunu zaman gösterecek!

TEBESSÜM

Temel’in çalınan arabası!


Temel, arabasını park edip evine girer... O sırada Dursun telaşla içeri girip bağırır:

“Ula Temel, arabanı çalıyorlar, koş!”

Temel hemen dışarı fırlayıp arabanın peşinden koşar ama yakalayamayınca tekrar eve döner...

Heyecanla onu bekleyen Dursun:

“Ne oldu? Yakalayabildin mi?” diye sorar. Temel neşelidir:

“Hayır” der “Yakalayamadım ama plakasını aldım!”

GÜNÜN SÖZÜ


Devlet adamı, koyunu güzelce kırpar, siyasetçi ise derisini yüzer!