“Çağ atladık, Ay’a, uzaya gidiyoruz” derken bir de baktık ki, eski döneme, mafya çağına dönmüşüz!

Ülkede organize suç örgütlerinin kol gezmesi, eski yıllarda kaldığı düşünülen yeraltı dünyasının hâlâ varlığını sürdürmesi bir ülke için hiç hoş olmasa gerek!

Sedat Peker’in internetteki video paylaşımları Türkiye’yi karıştırdı.

İddialar, testere dişleri gibi keskin, paralayıcı...

Sedat Peker, devletin organize suç örgütü yöneticisi olarak aradığı bir isim... Aynı devlet geçen yıl ocak ayında Peker’e pasaport vermiş, o da yurt dışına çıkmıştı. Bir daha geri dönmedi.

İnternetteki 3 video paylaşımıyla ortalığı sarsan Sedat Peker “7 video daha var” diye açıkladı. Kasetlerin her biri birer bomba etkisi yaratıyor!

İddialardan, mafya düzeninin siyasetle iç içe girerek âdeta koyun koyuna yaşadığı, çete, suç örgütü gibi yasa dışı yapıların devlet düzenini kemirdiği anlaşılıyor.

★★★

Sedat Peker ifşa ettiği derin ilişkilerin bazıları:

Kolombiya’dan Türkiye’ye gönderilecek olan bir gemi dolusu kokainin yakalandığı...

Bir iktidar milletvekilinin ricası üzerine, eski milletvekili Fevzi İşbaşaran’ı karakolda kemikleri kırılıncaya kadar dövdürdüğü...

Organize suçluların ülkede elini kolunu sallayarak dolaşmaları...

Bazı kamu görevlilerinin nüfuzlarını kötüye kullanmaları... Ve daha neler neler!

İnternette bunları izleyenlerin sayısı milyonu aştı...

Tabii ki, açıklamaların hepsi birer iddia... Fakat vahim, korkunç, mide bulandırıcı iddialar! Doğru da olabilir, yanlış da... Cumhuriyet Savcıları’nın bunları incelemesi, gerçeği araştırıp soruşturması gerekmez mi?

Aksi halde bu ülkenin hukuk sistemine nasıl güveneceğiz?

★★★

Ekrem İmamoğlu’nun türbe bahçesinde elleri arkasında yürümesi için “Bu bana göre suç” diyen İçişleri Bakanı’mız Süleyman Soylu’nun aslında bu iddiaların üzerine gitmesi gerekmez mi?

Sedat Peker’in kırmızı bülten talep edilen organize suç örgütünün yöneticisi olduğunu belirten Süleyman Soylu onun vahim iddiaları için sadece “İftira ve itham” hükmünü verdi.

Bu peşin hükümle sorun halledildi mi yani?

“Garip olan nedir?”


İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sedat Peker’in iddialarını “İftira ve itham” diyerek pek ciddiye almadı ama siyasi parti liderleri onun gibi düşünmüyor.

AKP ve MHP genel başkanlarının dışında, bütün partilerin genel başkanları Sedat Peker’in vahim iddialarını “Tam bir rezalet” olarak kabul etti.

Meral Akşener, Temel Karamollaoğlu, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan... Hepsi de, devletle mafyanın iç içe geçmişliğinin skandal olduğu görüşünde...  Davutoğlu “Bu çeteler genellikle rant paylaşımının sonuna gelindiği zamanlar ortaya çıkar” dedi...

Kemal Kılıçdaroğlu’nun görüşü de özetle şöyle:

“Devleti yönetememe, bazı çevrelere teslim olma durumu... Değişik mafya örgütleri var Türkiye’de. Bunlar zaman zaman bir araya geliyorlar, zaman zaman da çıkar çatışması içine giriyorlar. Şimdi kendi aralarında kavga var. Devlet bu kavgaya sadece seyirci! İşte, garip olan da bu!”

TEBESSÜM

Motorlar bozulunca...


Temel uçakla Amerika’ya gidiyormuş.

Başlangıçta her şey iyiymiş ama okyanusun üzerinde motorlar arıza yapmış ve uçak hızla irtifa kaybetmeye başlamış:

Temel’in yanındaki koltukta oturan kadın korkuyla haykırmış:

“Eyvaaah! Uçak düşüyor!”

Temel ters ters homurdanmış:

“Ne telaş ediyorsun be kadın? Düşen uçak babanın malı mı?”

GÜNÜN SONU

Yalakalık korkak, uyuşuk ve düzenbaz insanların sanatıdır!