Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile görüşmesinin içeriğinden çok, oturtulan koltuk ön plana çıktı. Bununla ilgili çok değişik yorumlar yapıldı. Karamollaoğlu ile konuştuğumda, koltuk konusunu hiç önemsemediğini, Cumhurbaşkanlığı’na gelenlerden PCR testi istendiğini, kendisinin aşı yaptırdığını ancak PCR testi yaptırmadığını söyleyince, biraz uzakta olan koltuğa oturtulduğunu söyledi.

Bazen geçmiş dönemi, o dönemde yaşanan bir olayla bağlantısını araştırmak ilginç oluyor. Bunun için 1994 yılına gitmek gerekiyor. O yıllarda Erdoğan ile Karamollaoğlu’nu siyasette karşı karşıya getiren bir olay yaşandı mı? Bakalım neler bulacağız.

GARANTİ GÖRÜLÜYORDU

1994 yılında yerel seçimler için, özellikle İstanbul için büyük bir yarış vardı. ANAP’ın adayı İlhan Kesici’nin seçimi alacağına garanti gözüyle bakılıyordu. Kamuoyu araştırmaları, Kesici’nin büyük bir fark atacağı yolundaydı.

Refah Partisi cephesinde ise ilginç gelişme yaşanıyordu. Genel Başkan Prof. Necmettin Erbakan, Sivas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun bir dönem önceki çalışmalarını başarılı buluyor, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday göstermek istiyordu. Bu yüzden Karamollaoğlu’nu Ankara’ya davet etti, kendisine, “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak sizi göstermek istiyoruz. Sivas’a gidip İstanbul için aday olduğunuzu açıklayabilirsiniz” dedi

Açıkçası Karamollaoğlu, İstanbul için pek gönüllü değildi. Açıklanan kamuoyu yoklamalarına göre RP’nin şansı yoktu. Ayrıca, Sivaslılara aday olacağı sözünü de önceden vermişti. Şimdi, gideceğini açıklamasının olumsuz etkilerini de biliyordu.



ERDOĞAN SİVAS’TA

Karamollaoğlu’nun Sivas’a döndüğü akşam, Erdoğan da Sivas’a geldi. Karamollaoğlu, Erdoğan’la yüz yüze görüşmeyi aslında pek istemiyordu. Erdoğan, Sivas’ta Halil İbrahim Karademir’in evinde misafir edilmişti.

Görüşme, Karademir’in evinde telefonla gerçekleşti. Erdoğan, Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın kendisi için son şans olduğunu belirtiyor, “Siz Sivas’ta devam edin, İstanbul adayı ben olayım” diyordu. Karamollaoğlu ise bu konuda kendisinin yapacak bir şeyi olmadığını, gidip Erbakan’la konuşmasını önerdi.

Erdoğan’ın, Karamollaoğlu’ndan son ricası ise şu oldu: “Siz adaylığınızı bir hafta daha açıklamazsanız o arada düğüm çözülür.” Erdoğan, Karamollaoğlu’ndan bu sözü aldı ve Ankara’ya geldi. Önce, Oğuzhan Asiltürk’le görüştü. İstanbul’a niçin aday olması gerektiğine ilişkin görüşlerini aktardı. Asiltürk, Erdoğan’dan yana görüş bildireceğini söyledi.

ERBAKAN KIZDI

Temel Karamollaoğlu’nun adaylığını açıklamaması, İstanbul için pek de gönüllü olmaması Erbakan’ı kızdırdı. Karamollaoğlu da “Ben, Sivaslılara bir dönem daha başkanlık yapacağımı söylemiştim. Şimdi yanlış olur” diyordu.

Böylece, İstanbul adayı Erdoğan yapıldı. Erdoğan, kamuoyu araştırmalarını parça parça etti ve Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. Üstelik o dönemde Hürriyet grubu ANAP adayı İlhan Kesici’yi, Sabah grubu Zülfü Livaneli’yi gazeteleriyle, televizyonlarıyla alabildiğine destekliyor, Erdoğan’ın oturduğu binanın kaçak olduğu bile yayınlara konu ediliyordu.

ÖZEL UÇAKLA

Sivas’ta Kemalettin İbni Hüman Vakfı tarafından öğrenci yurdu yaptırılmıştı. Açılışa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da Sivas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu tarafından davet edildi.

Ancak, Erdoğan vaktinin olmadığını, açılışa katılamayacağını bildirdi. Sonra, bir özel uçak bulunması halinde “Belki” dedi. Halil İbrahim Karademir’in devreye girmesiyle İstanbul’da Sivaslı bir hemşehrisi özel uçak tuttu, Erdoğan da açılışa katıldı ve aynı gün ayrıldı. Sözünü ettiğim olay tam 27 yıl önce yaşanmıştı.

27 YIL SONRA

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne daha çok denetlenemediği için karşı çıkıyor. Bunun için güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçilmesinden yana olduğunu da her fırsatta dile getiriyor. 27 yıl önce Karamollaoğlu ile siyasette karşı karşıya gelen Erdoğan o günleri unutmamış olacak ki, Saadet Partisi ile ittifak görüşmelerini Temel Karamollaoğlu ile değil, Oğuzhan Asiltürkl’le yapıyordu. Bu yüzden Karamollaoğlu’nun randevu isteğine Cumhurbaşkanlığı’ndan cevap verme gereği bile duyulmamıştı.

Oğuzhan Asiltürk’ün vefatından sonra Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanlığı’na davet edildi ve kameralar önünde, kendisine oturacağı koltuk gösterildi. Bu, Cumhurbaşkanı’na yakın olan tekli koltuk değildi. İşte bu olay basında “Koltuk krizi” olarak yer aldı.

Aslında bu 27 yıl önce yaşananların bir rövanşı gibiydi. En azından bu olayı ayrıntılarıyla bilen ve siyasi gelişmeleri o dönem yakından izleyenler konuyu böyle değerlendirdi. Bize de gizli kalmış bu konuyu yazmak düştü.