Galatasaray kaybetmiş, puanları eşitleme şansı yakalanmış ama Fenerbahçe yine bildiğimiz gibi fırsat tepiyor.

Yenilmezlik serisini 13 maça çıkaran Antalyaspor hiç de hafife alınacak bir takım değil. Fenerbahçe’nin özellikle ilk yarı, ligin takım savunmasını en iyi yapan ekibine karşı hücum planı hiç yoktu.

Sahadaki kötü futbola bir de Tisserand’ın Antalyaspor’a yaptığı asist eklenince Fenerbahçe için işler daha da zorlaştı. Son 20 dakikada yapılan değişikliklere kadar da reaksiyon verilemedi.

Erol Bulut’un kadro tercihlerinde de sıkıntı var. Samatta’yı kazanmak isterken formda Valencia’yı yedek kulübesinde oturtuyor. Ferdi geçen hafta Trabzon’da oyunun kaderini değişten isimlerdendi ama 79 dakika kenarda bekliyor. Osayi kapanan savunmalara karşı zorlanır bu belli, Ferdi neden bu kadar kenarda oturur! İrfan Can da oyuna girdikten sonra büyük hareketlilik getirdi. İrfan’ın da bir an önce takıma monte edilmesi gerekir.

Bu kadar kaliteli orta saha ayaklarının olduğu bir takımda santrfor tercihi ancak bu kadar kötü olabilirdi. Birinci santrfor 30, ikinci santrfor 15 atacak oyuncular olacak dendi ama gel gelelim toplasan 4 hücum oyuncusunun gol sayısı bu rakamların yarısı bile etmedi. Santrfor ihtiyacı bu kadar net şekilde ortadayken, rakiplerin de bu bölgeye kaliteli takviyeler yaparken nasıl olur da Fenerbahçe bunu görmezden gelir, gerçekten inanılır gibi değil.

Bir sohbetimizde Emre Belözoğlu başarısızlıkta ilk sıraya kendisini yazacağını bana söylemişti. Bu sorumluluğu alması önemli bir liderliktir ama ilk sıraya kimin yazıldığı önemli değil, Fenerbahçe’nin koca bir senesi daha gitmiş olacak. Buna gerek kalmadan takım içinde birlik ve beraberliği sağlamalı.

Sonuç olarak Trabzonspor maçında gösterilen mücadele ve iyi futboldan eser yoktu. Fenerbahçe bir ileri bir geri giderek mutlu sona ulaşamaz. Özellikle santrforlarının bu performansıyla.