Fenerbahçe, zorlu Konyaspor deplasmanından 3 puanı 30 dakikalık sezonun kendi adına en iyi futboluyla aldı.

Neden zorlu deplasman diyorum, çünkü Konyaspor iç sahada hem Beşiktaş’ı hem de Galatasaray’ı 4’er gol atarak yenmişti. Sezonun ilk yarısında da Fenerbahçe’yi Kadıköy’de mağlup etmeyi başarmıştı. Bu tarz Anadolu takımlarına karşı Fenerbahçe’nin de her zaman zorlandığını düşünürsek kritik 90 dakikada alınan 3 puanın önemini daha da fazla anlamış oluruz.

Sarı-lacivertlilerin diğer maçlardan ayıran özellik neydi? İlk 30-35 dakika taraftarını futboluyla mutlu eden Fenerbahçe’de en önemli değişiklik ön alan oyuncularının oldukça hareketli olmasıydı. Pelkas’ın asıl mevkisine geçmesi, Osayi’nin beklenen süratte oyunu, Thiam ve Valencia’nın da üretkenliğiyle pozisyonlar üst üste gelmeyi başladı. Sosa’nın performansının artmaya devam etmesi Mert Hakan’ın Trabzonspor maçından başlayarak yükselen formunun sürmesi Fenerbahçe’nin maçta mutlak hakimiyet kurmasını sağladı.

İyi bir duran top organizasyonu ardından da Pelkas’ın müthiş asisti ve Osayi’nin süratiyle Fenerbahçe aradığı golleri buldu. Sezonun geri kalanındaki problem bu dakikadan sonra kendini göstermeye başladı. Altay yine 2-3 kritik kurtarış yaparak rakibin maça ortak olmasını engelledi. Fenerbahçe skor üstünlüğünden sonra oyunu kontrol etmek de bir kez daha zorlandı. Fark ikinci yarıda bire inseydi daha sıkıntılı anlar olabilirdi. Serdar Aziz’in golü ise sezonun en farklı galibiyetlerinden birinin skorunu belirledi.

Her seferinde Fenerbahçe’nin kadro kalitesinden bahsediyoruz ama yine değinmeden geçemeyeceğim. Gustavo-İran Can Kahveci-Ozan Tufan… Bugün Süper Lig’de hangi takıma sorsanız bu üçlünün olduğu bir orta sahaya sahip olmak ister. Bu üç isim de dün yedek kulübesindeydi. İşte Fenerbahçe’nin kadro zenginliğine bir örnek daha. Gustavo’nun, İrfan Can’ın hazır olmaya başlaması, Mert Hakan ve Sosa’nın yükselen performansıyla ligin geri kalanında forma rekabeti inanılmaz artacaktır. Bu da Fenerbahçe’ye fayda getirir.

Fenerbahçe’nin Konyaspor maçıyla birlikte önünde 5 maçın önemli olduğunu vurguluyordum. Konyaspor başlangıç için önemliydi. Fenerbahçe şimdi ligin son sırasındaki Gençlerbirliği’ni konuk edecek. Açıkçası zor bir maç olacağını düşünmüyorum. Daha sonra ligin kırılma anı dediğim Beşiktaş maçına sıra gelecek. Fenerbahçe, Vodafone Park’ta yenilmez üzerine de Denizlispor ve Malatyaspor maçlarından 3’e puanı alırsa bu ligin çok net en büyük şampiyonluk adayı olarak son düzlüğe girer.

Tabii burada sahanın içinde kalmak da çok önemli. Son haftalarda hakemleri baskı altına almak için Fenerbahçe’nin rakiplerinin hem yönetici hem de teknik adamlarının yaptığı açıklamalar ortada. Hakemlerin bundan ne kadar etkileneceği de ligin kaderini belirleyecek. Şampiyonluğa oynayan takımlar içinde, federasyonun kurullarında kendi önerdiği isimlerin olmadığı tek kulüp Fenerbahçe. Herkes bunun farkında ve açıklamalarla bu durum kullanılmaya çalışılıyor. VAR’da standartsız haksız kararlar olmazsa ve futbol sadece yeşil alanda oynanırsa, sarı-lacivertliler mutlu son için ligin en net adayı konumunda bulunuyor.