Kanal İstanbul bugün yarın ihaleye çıkar...

AKP Parti Grup Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müjdeyi vermek istiyorum. Kanal İstanbul ile ilgili hazırlıklarımızı tamamladık” dedi ve mevzuyu askıda bırakmadı; “Yaz aylarında başlayabiliriz...” diye ekledi.

Projenin uluslararası boyutunu da ihmal etmedi, “bölge için yeni bir nefes borusu” tanımını kullandı.

★★★

Projenin maliyeti 75 milyar lira olarak öngörülmüştü. Döviz kurlarındaki artışla bu rakam revize edilmiştir...

Finansman sorun var mı? Yok galiba...

Kanal İstanbul’un finansmanı; Çin bankası ICBC Turkey Bank ve Hong Kong merkezli İngiliz bankası HSBC’ye adresleniyor.

★★★

HSBC Türkiye Genel Müdürü Selim Kervancı’nın kurumsal yayınlarında “Kanal İstanbul” ile ilgili yazısı bir anahtar olabilir:

Karadeniz’i, Marmara’ya İstanbul’un Avrupa Yakası’na bağlayacak olan “Kanal İstanbul Projesi” Türkiye’nin “Prestij Projesi” olarak nitelendiriliyor ve bu girişimin, Rusya’yı Kuşak ve Yol Projesi’ne dahil etmede önemli bir rol oynaması bekleniyor.”

Kentsel etkilerinin tartışılması bir yana; Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin Amerika lehine delinmesi olarak da yorumlanan “Kanal İstanbul”; Kervancı’ya göre Rusya’ya da uzatılan bir havuç...

★★★

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanan “Kanal İstanbul” imar planları, 24 Nisan’a kadar askıya çıktı.

İhale hazırlıkları da tamamlanmıştır...

CHP’nin “kamu zararı” soruşturmasına konu olan kamu-özel işbirliği projelerinde imzası olan müteahhitler, bu ihaleye girmekten çekinir mi?

Erdoğan, dünkü grup toplantısında bu konuya da girdi.

★★★

Çin finansmanı, dünya müteahhitlik liginde ilk sırada yer alan ulusal inşaat firmalarını da peşinden sürükleyebilir.

Çin’in “Kanal İstanbul” projesi için büyük emelleri var.

Bu projenin kendilerine verilmesi karşılığında Türkiye’ye 30 milyar dolar teklif ettikleri dile getirilmiş, toplamda Türkiye’ye 65 milyar dolar yatırım vaadinde bulundukları ileri sürülmüştü.

Bütün bu iddialar, Çin’in 2013 yılında ilan ettiği “Kuşak ve Yol Girişimi” ile birlikte okunduğunda ihtimal dışı kalmıyor.

★★★

Yaklaşık 70 ülkeyi kapsayan 21 trilyon dolarlık Çin ticaret yolunun altyapı yatırımları denizlere taştı.

Deniz İpek Yolu’na yatırım yapan  Cosco, China Merchants ve SIPG gibi üç ana Çinli firmanın yaklaşık 40 denizaşırı limana yönelik ilgisi sürüyor.

★★★

Çin Akdeniz’de “Deniz İpek Yolu” yatırımlarında nokta atışları yapıyor.

COSCO liderliğindeki Çin konsorsiyumu, 2015 yılında Türkiye’nin üçüncü büyük limanı Kumport’un yüzde 65 hissesine 930 milyon dolar yatırdı.

Avcılar’daki bu limanın yüzde 35 hissesi de Umman Devlet Fonu’na aitti.

★★★

İsrail Akdeniz’e açılan Hayfa Limanı işletmesini 25 yıllığına Çin firması Shanghai International Port Group’a (SIPG) kiraladı, Aşdod kentinde yeni bir liman ihalesi aldı.

Pakistan’ın Gwadar ve Yunanistan’ın Pire liman işletmelerini de alan Çin’in Karadeniz’den uzak durması şaşırtıcı olur...

★★★

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın, Şincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yer alan Barın kentinde, bundan 31 yıl önce yaşanan katliamı anmaları, Çin’in Ankara Büyükelçisi Liu’nu kızdırdı!

★★★

Liu’nun, “devleti temsil etmeyen” siyasi aktörlere sosyal medyasından verdiği “Çin tarafı karşılık verme hakkını saklı tutuyor” yanıtı, “diplomasi” sınırlarını zorladı.

Akşener ve CHP’nin, Kanal İstanbul’a muhalefetleriyle birleşince Çin’in itirazı daha anlamlı bir hal alıyor.

★★★

Kanal İstanbul’da adı en çok geçen iki devletten biri Çin’se, diğeri de Katar...

Katar’ın, projenin sınırları içinde kalan bir araziyi satın almasını yalnızca arsa rantı olarak görmek eksik olur.

Katar Emiri Şeyh Temim Bin Hamad Al-Sani’nin 2020 Kasım’ında yaptığı Türkiye ziyaretinde imzalanan su yolları anlaşmasını da unutmayalım.

Altyapı yatırımlarından çok “döviz girdisi” sağlayan şirket satın almalarda boy gösteren Katar sermayesi, 140 milyon dolara “Global Ports Holding” Antalya Limanı’nın işletme hakkını alarak ticaret yollarında da varlık beyan etti.

★★★

Türkiye’nin Doğu cephesi hareketli.

Katar ve Çin arasındaki yakınlaşmaya çok sayıda örnek verilebilir.

2009 yılında Çin’e sıvılaştırılmış doğalgaz ihraç etmeye başlayan Katar, Ocak 2022’den itibaren geçerli olacak yeni bir anlaşmaya imza attı.

Katar, Çin’e 10 yıl süre ile 2 milyon ton LNG satacak...