Türkiye Şeker Fabrikaları (Türkşeker A.Ş.) bünyesindeki kamuya ait 15 şeker fabrikasının, Türkiye Varlık Fonu’na (TVF) alınmasına karar verildi.

Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı Tayyip Erdoğan’ın yaptığı TVF’ye, yani halka, son 4 yılın maliyeti yaklaşık 5 milyar TL.

Şeker fabrikalarının arsa ve gayrimenkul satışlarının, 2025 yılına kadar tamamlanması öngörülüyor.

Gayrimenkul rantından para toplayıp borç kapatacağız; biz bunu hep yapıyoruz!

★★★

2016 yılından bugüne kadar şeker fabrikalarında oluşan zarar nerelerden kaynaklanıyor?

1 milyar 127 milyon lirası maliyetin altında belirlenen şeker fiyatından, 911 bin 693 lirası özelleştirilme programından, 626 milyon lirası tesislerin eskimesinden kaynaklanan toplam 3 milyar lira 394 milyon lira borçla TVF’ye alınan işletmelerin; 1 milyar 810 milyar lira da kredi borcu bulunuyor.

Toplam mali yükü 4 milyar 905 milyon liraya ulaşan şeker fabrikaları, NBŞ kotası arttırılarak kâra geçmez!..

★★★

Nişasta Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri İsmail Kemaloğlu, “Nişasta bazlı şeker (NBŞ) kotası yükselmedi, değişmedi. 2023 yılına kadar belirlenen yüzde 2.5 kota geçerli” diyor.

Önümüzde 3 yıl var; hayırlara gelsin...

★★★

Cumhurbaşkanı Erdoğan, imzası ile 5 Haziran’da Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelikte kullanılan ve 4634 sayılı Şeker Kanunu’nda yer alan “Cumhurbaşkanı yüzde NBŞ kotasını 50’sine kadar arttırmaya ve eksiltmeye yetkilidir” ifadesini NBŞ kotası yüzde 2.5’den yüzde 5’e çıktı yorumuna yol açmıştı.

Tarım ve Orman Bakanlığı da “Kota değişmedi” diye kamuoyu açıklaması yaptı.

★★★

Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı ve Kayseri Şeker Fabrikaları Genel Müdürü Hüseyin Akay, başka bir pencere açıyor:

“NBŞ kotası son 2 yılda yüzde 10’dan yüzde 2.5’e çekilmişti. Cumhurbaşkanı bu oranı yüzde 7.5’e-10’a çıkarma yetkisini kullanabilir.”

★★★

Avrupa’da NBŞ kotası yüzde 2’yi geçmiyor.

Bu oranlar tatlıda kullanılan; mısırdan üretilen nişasta, glikoz ve früktoz şurubu miktarını belirliyor.

Avrupalı obeziteyle savaşı tarladan başlatıyor.

★★★

Piyasa, endüstriyel gıdada pancar şekerine oranla daha düşük maliyetli NBŞ ürünlerine talebi canlı tutuyor.

Burada kamu yönetimine halk sağlığını korurken; küspe ve etanol gibi diğer endüstrilerin de ihtiyaçlarını karşılayan şeker fabrikalarını ve pancar üreticisini destekleme görevi düşüyor.

★★★

Akay, “Pancar, Orta Anadolu çiftçisinin 1 numaralı ürünüdür. Buğday, arpa sonra gelir. Pancarda sözleşmeli tarım yapılıyor.  Çiftçiye ayni ve nakdi destek sağlanıyor. Çiftçi bu desteklerden uzaklaşınca diğer tarımsal ürünlerini de ekemiyor” diyor.

★★★

Türkiye’deki 10 NBŞ üreten şirketin 5’i iç piyasaya, 5’i de yalnızca ihracata çalışabiliyor.

İç piyasaya üretim yapan firmaların başında Amerikan gıda devi Cargill geliyor.

Onu Yıldız Holding’in iştiraki Pendik Nişasta, yine bir Amerikan şirketi olan Archer Daniels Midland Company (ADM) iştiraki Amylum Nişasta, Tezcan Yatırım (Tezkim Grubu) iştiraki Tat Nişasta ve geçen yıl 85 yaşında vefat eden Yüksek Mühendis Nuri Çomu’nun kurucusu olduğu Sunar Mısır izliyor.

★★★

Akay piyasadan alınan verilere dayanarak, NBŞ imalatçılarının piyasaya kotanın üzerinde ürün vermiş olma ihtimali üzerinde duruyor.

★★★

Piyasada tüketilen NBŞ miktarına göre, kota dışında 200 bin tonluk fazlalık gözlemlediklerini belirten Akay, “Yeni yönetmelikte denetim mekanizmalarını etkin hale getiren düzenlemeler yapılmış” diye de ekliyor.

★★★

Geçen yıl 23 milyon ton üretilen pancarın bu yıl elverişsiz iklim koşulları ve çiftçinin ekonomik sorunları nedeniyle ekim yapamaması sonucu 19 milyon tona düşeceği tahmin ediliyor.

Akay, şeker pancarı ihracatına uygulanan kota miktarında artış beklediklerini ifade ediyor. Böylece işletmelerde stok maliyetinin azalacağına dikkat çekiyor.

★★★

Türkiye’de “Amerika” kelimesini aynı cümle içinde geçirmeden “şekeri” konuşamıyoruz.

Hep bir pazarlık, bir pazarlık...

Brüksel’de 14 Haziran’da yapılacak NATO Zirvesi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden’ın randevusu var diye ağzımızın tadı kaçmasın.